BİR GARİP DÜNYA Kİ!

                    BİR GARİP DÜNYA Kİ!

Atalarımızın bir sözü vardır; “ imam yellenirse (kibarca) cemaat ne yapmaz” diye.

İşte tam da öyle bir dönemi yaşıyoruz!

Önce bağırıyorlar, sonra söylüyorlar, daha sonra da inkâr edip bir de suçlu arayıp yaratmaya çalışıyorlar!

Ne güzel dünya değil mi?

Oysa bu güzel dünya her kese yeter ama niyet o niyet değil işte.

Bakın neler söylendi, daha da söylenmekte!

“Beyazlarımızı giydikte geldik” diyenler bunlar!

Bu beyazları bile daha kime karşı giydiklerini de söylemediler ama “gözüken köy kılavuz istemez”.

Bunu bütün vatanseverler biliyor.

Hani imam hesabı!

“Doksan yıldır bize ne çektirdiler” diyerek ilk söyleme hız verenler de bunlar!

Sonra; “biz ayrı yollardan aynı hedefe giden kutsal bir birlikteliğin mücadelesini veriyoruz diyerek bunu pekiştirenler de bunlar!

Eeee geriye ne kalıyor?

Cemaat!

Peki bu cemaatten biri ne diyor?

“Yeni bir devlet kurduk” diyor!

Ve hasbin Allah!

İşte bütün kötü esintiler de buradan geliyor!

İmam bunları demese cemaat bunu yapar mı, der mi?

İşte imam cemaat meselesi bu!

Ey benim güzel ve kahraman halkım!

 Var oluş adına, özgürce, kardeşçe ve insanca yaşama adına, namus ve şerefi adına, Üniter bir devlet olma ve bayrağımız adına, dünya coğrafyasında onurlu bir şekilde yer alma adına, İstiklâl savaşından kaçmayıp, buna katılıp da bu uğurda kanlarını ve canlarını veren dedelerin torunları adına kulak verin!

Size bir tek sözüm var!

Bu Türkiye Cumhuriyeti Devletini sevin be kardeşim!

Sevin.

İnsanlığı, vicdanlılığı, adaleti ve hukuku sevin!

Sevin be kardeşim sevin.

Neyimiz eksik ki?

                        ***

Yıl 1951-1952. Nato’ya girmemizle birlikte bir askeri birliğimizi Kuzey Kore güçlerine karşı Kore’de savaşır bir konumda buluyoruz!

Ne adına?

Güya Nato birliği adına.

700 den fazla orada Şehit’imiz var!

Nedendir, niçindir, bunu bile tartışamadık!

Türk Askeri seul’de, Kunuri de, oradaki savaş alanlarında adeta destanlar yazıyor!

Amerikalıların kuzey askerlerine karşı terk ettiği önemli tepeleri, Mehmetçik süngüsüyle ve kanıyla tekrar/ tekrar alıyor Nato güçlerine teslim ediyor.

Kore’de adeta tarih yazıyor tarih! (bakınız Tahsin Yazıcı anıları kitabi).  

Hem üzücü hem de gurur verici bir olayımız.

Bu gün bizim/hepimizin, ülkemizde bulunan, daha doğrusu geriye kalan gazilerimiz için duymadığımız ve göstermediğimiz saygıyı bakın yakın zamanda ülkemize gelen Koreliler nasıl gösteriyorlar!

Gördünüz, izlediniz değil mi?

Adeta tapıyorlar!

Sevginin/saygının en büyüğünü sergilemeye çalışıyorlar!

Bravo onlara.

Ya biz?

Üzerimize düşeni yapıyor muyuz?

Ne gezer.

Boş yere, kin ve nefretle adeta sürtüşüp duruyoruz.

Yazık!

Yazık ki ne yazık?

Sevin kardeşim sevin!

Sayın kardeşim sayın!

Bu ülkeyi, bu ülkenin insanlarını sevin/sayın.

Tarihimiz bu gurur duyduğumuz insanlarla doludur!

Ama bir cemaat diliyle ayrıştırmacı bakarak değil…

 Bir vatansever olarak, bir Türkiye Cumhuriyeti Devleti bireyi olarak sevin, böyle bir anlayışla, böyle bir dille, böyle bir bakışla sevin.