Büyük Taarruz 4. Uluslararası Kısa Film Festivali kapsamında Afyonkarahisar’a gelen Türk sinemasının efsanevi ismi Türkan Şoray, sinemaseverlerle buluştu. “Yeşilçam’da Aile” başlığıyla gerçekleştirilen söyleşide Türkan Şoray, sinema kariyerinden kesitler paylaşarak Yeşilçam’ın toplumsal değerlere etkisini anlattı. Ünlü sanatçı konuşmasında duygusal anlar yaşadı. AKÜ Atatürk Kongre Merkezi’nde düzenlenen söyleşi, öğrencilerin ve sinemaseverlerin yoğun ilgisiyle gerçekleşti. Programa Afyonkarahisar Valisi Doç. Dr. Kübra Güran Yiğitbaşı, AKÜ Rektörü Prof. Dr. Mehmet Karakaş ve çok sayıda öğrenci katıldı.
“YEŞİLÇAM FİLMLERİ NESİLLER ARASI KÖPRÜ KURUYOR”
Ünlü oyuncu Türkan Şoray, Türk sinemasında “aile” temasının her dönemde özel bir yere sahip olduğunu belirterek, Yeşilçam filmlerinin nesiller arası bir köprü kurmadaki rolünü vurguladı. Şoray, "Öncelikle yapay zeka videonuzla beni çok mutlu ettiniz, bugün izleyince çocuk Türkan Şoray'ı, genç Türkan Şoray'ı gördüm videonuz sayesinde, çok başarılısınız. Tekrar kutlarım. Bu yapay zekanın ileride ne olacağını çok merak ediyorum, inşallah çok güzel yerlerde kullanılır. Çok teşekkür ederim. Ben bugün burada olmaktan çok mutluyum." ifadelerini kullandı.
"BEN SİNEMASIZ YAŞAYAMAM"
Sinema ile geçen yıllarına değinen Şoray, "Sinema benim artık nefes aldığım bir yer oldu. Ben sinemasız yaşayamam. Sinema okuyan, Güzel Sanatlar’dan olan var mı? Onlar çok iyi bilirler o duyguyu, oraları eskitmek, bir şeyler yaratmak, bir şeyler üretmek, o yaptığınız filmin halka ulaşması, size çok güzel bir şekilde geri dönmesi, insanlara bir şeyler anlatabilmek... Bana hep onu söylediler; 'Biz aşkı sizin filmlerinizde öğrendik.' Ben o sevinci, sinemanın yaşamımda bana getirdiği o sinemayı anlatmak istiyorum. Yıllardır sinemadan aynı saatte onu hasretle çekiyorum." şeklinde konuştu.
“AFYON’UN KÖYLERİNDE ‘DERTLİ’ FİLMİNİ ÇEKMİŞTİK”
Afyonkarahisar ile ilgili eski bir anısını da paylaşan Şoray, "Çok yıllar önce, 1974'te zannediyorum, tarihini tam hatırlamıyorum, Afyon'a gelmiştim ve bir ay kadar kaldık burada. Afyon’un köylerinde çok güzel bir film çektik, 'Dertli' diye. Yönetmen de bir kadındı. Sinema okuyanlar varsa aranızda bilirler, o zamanların ilk kadın öğretmeniydi. Çok zor bir filmdi; kıtlığı anlatan bir yapımdı. Açlığın insanı ne hallere getirebileceğini, nasıl yaşama savaşı verdiklerini anlatan bir filmdi.” ifadelerinde bulundu.
"İYİ Kİ BENİ TANIDINIZ"
Sanatçı ayrıca, yaşın ilerlemesiyle sinema sektöründeki değişimden de bahsederek, "Keşke imkan olsa tekrar hissettiğimi görebilsem ama maalesef dünyada da öyle, Türkiye’de de öyle. Otuz yaştan sonra artık başrol oynamıyorsunuz, karakter oyuncusu oluyorsunuz maalesef. Ama olsun, böyle şeyler güzel oluyor. Sizlerle beraber olduğumuz zaman diyorum ki iyi ki o filmi çevirmişim, iyi ki tanıdınız, iyi ki bu sevgiyi kazanmışım." dedi.
"SİNEMA ÇAĞI YANSITAN BİR SANATTIR"
O dönemle bu dönem arasındaki aile anlayışına da değinen Şoray, geçmişle bugünün farklı olduğunu ifade ederek, "Sinema çağı yansıtan bir sanattır, bugünkü aile nasılsa onu yansıtır. O zaman nasılsa onu yansıttık. Eskiden tabi sıcak bir aile vardı, saygı vardı, büyüklerin sözü dinlenirdi. Hâlâ böyle aileler var ama bazı aileler çocukları özgür yetişsin diye her şeye tamam diyor. Bunun bir sınırı olmalı. Ailede saygı ve sevgi çok önemli, onu muhafaza etmek lazım. Ekonomik şartlar da önemli ama eski Türk filmlerinde aile kavramı çok önemliydi. Mutlaka iyiler kazanırdı." dedi
Yorumlar
Kalan Karakter: