Türk Savunma Sanayii Şirketleri Avrupa’da Pazar Payını Büyüttü

Avrupa merkezli 34 şirketin yer aldığı listede, 2023 yılında 133,34 milyar dolar olan toplam savunma gelirleri 2024’te 158,87 milyar dolara yükseldi. Bu artış, yüzde 19,15’lik bir büyümeye karşılık geldi.

Sektördeki büyümede Rusya-Ukrayna Savaşı, Doğu Avrupa’daki güvenlik tehditleri ve NATO’nun artan savunma harcamaları etkili oldu. Kara sistemleri ve füze/mühimmat üreticileri öne çıkarken, havacılık alanındaki büyüme daha sınırlı kaldı.

Türkiye’den 5 Şirket Listede

Türkiye, listede 5 savunma sanayii şirketiyle yer aldı ve toplamda 10 milyar 723 milyon dolar gelir elde ederek dikkat çekici bir performans sergiledi. Türk şirketleri, Avrupa genelinde yüzde 28,02 gelir artışı ile en hızlı büyüyenler arasında oldu.

Listede Yer Alan Türk Şirketleri:

• ASELSAN: 3 milyar 541 milyon dolar gelirle Avrupa sıralamasında 14. sırada.
• Türk Havacılık ve Uzay Sanayii (TUSAŞ): 15. sırada.
• Roketsan: 24. sırada.
• ASFAT: 26. sırada.
• Makine ve Kimya Endüstrisi AŞ (MKE): 27. sırada.

ASFAT Rekor Büyüme Kaydetti

Avrupa şirketleri arasında en yüksek gelir artışına Türkiye’den ASFAT ulaştı. Şirket, gelirini yüzde 100,33 artırarak 1 milyar 276 milyon dolara yükseltti.

• ASFAT’ı sırasıyla:
• SES S.A (Lüksemburg) yüzde 93,70,
• Polish Armaments Group (Polonya) yüzde 58,36,
• Thales (Fransa) yüzde 50,10,
• Rheinmetall AG (Almanya) yüzde 50,08 artışla takip etti.

Avrupa’da İlk 3: BAE Systems, Thales ve Leonardo

Şirket bazında zirvede, 32 milyar 260 milyon dolar gelirle Birleşik Krallık’tan BAE Systems yer aldı. Bu şirketi Fransa’dan Thales ve İtalya’dan Leonardo izledi.

Birleşik Krallık’tan 6 şirket 47 milyar 751 milyon dolar, Fransa’dan 5 şirket 35 milyar 387 milyon dolar, İtalya’dan 2 şirket ise 16 milyar 4 milyon dolar gelir elde etti. Bu üç ülke, Avrupa savunma gelirlerinin yarısından fazlasını oluşturdu.

Türk Şirketleri Avrupa’da Gücünü Kanıtladı

ASELSAN, TUSAŞ, Roketsan, ASFAT ve MKE’nin listede üst sıralarda yer alması, Türkiye’nin savunma sanayiindeki ihracat odaklı stratejisinin başarısını ortaya koydu. Hızlı ürün geliştirme kabiliyeti ve büyüme potansiyeli ile Türk şirketleri Avrupa pazarında etkinliğini artırmaya devam ediyor.