“YAPILAN HATANIN BEDELİ ÖLÜM DEĞİLDİR”
Şiddetin her türlüsüne karşı olduğunu ifade eden Milletvekili Yurdunuseven, Yunus Emre’nin ‘Yaratılanı sev yaratandan ötürü’ sözünü örnek verdi. Yurdunuseven: “Biz her türlü şiddete karşıyız. Öncelikle şunu söyleyelim. Yaratılanı severiz, yaratandan ötürü. Kim olursa olsun cinsiyeti, meşrebi, rengi, ırkı ne olursa olsun. Allah'ın yarattığı bir candır bunun içinde hayvanlar da dahil olmak üzere hepsini bir mahluk olarak görürüz. Hepsini de bir yaratandan dolayı severiz. Ama tabii bunu bazen özümseyemeyen maalesef bazı insanlarımız çıkıyor. Özellikle eşe karşılığını çok daha fazla görüyoruz. Tabii ben bir hukukçu ve milletin temsilcisi olarak buna yine şiddetle karşı olduğumu belirtiyorum. Ne olursa olsun kadın bir suç işlemiş olabilir, yanlış yapmış olabilir. Bunun cezası öldürmek değildir. Bunun cezası farklı mecralarda konuşulur. Bazı şikayet mercileri var. Onlarla çözüm bulunmaya çalışılır. Dolayısıyla en son biz Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde bildiğiniz gibi bu şiddetle ilgili cezaları arttırdık. Bunun yanı sıra eski eşe karşı suçlarda özel bir caza uygulaması yoktu. Boşanmış eşi öldürünce normal ölümün cezası veriliyordu. Eski eşe karşı da eğer bu suç işlenirse diye bu suçu da yine cezai işlem yani nitelikli suçlar içerisine aldık. Dolayısıyla biz her zaman dediğimiz gibi hükümet olarak kadına her türlü şiddete özellikle karşıyız. Kişi olarak da, İnsan Hakları Komisyonu Üyesi olarak da bir insan olarak da ben de bu tür şiddete karşıyım. Sorunun çözümü şiddet değil. Farklı mecralarda, farklı şekillerde varsa bir suç cezasını alır zaten. Benim şahsi olarak görüşüm bu” dedi.
“ŞİDDETE MEYİLLİ BİREYLERİN EKSİĞİ AİLE İÇİ EĞİTİM”
Toplumda şiddetin önüne geçmenin ailede başlayan eğitimle ve devamında eğitim kurumları vasıtasıyla pekiştirilmesinin mümkün olacağını söyleyen Milletvekili Yurdunuseven, bireyin ailede gördüğü davranışları kendi hayatında da benimsediğini dile getirdi. Yurdunuseven: “Tabii ki önleyici anlamda çözümün başlangıç noktası aile. Eğitim önce ailede başlıyor. Bitey dünyaya geldiğinde bir şeyleri ilk ailede öğreniyor. Ailede bir şeyler öğrenen birey daha sonra eğitim kurumlarında ve çevresinden gördükleriyle eğitiliyor. Çocuklar özellikle anne babadan nasıl birbirine karşı davranış görürse onu kendilerine entegre etmeye çalışıyorlar ve dışa vuruyorlar. Dolayısıyla aile temelinde biz zaten dinimizin de gereği. Biz, kadın kaburga kemiğinden yaratıldığı için çok nazik, çok müstesna bir varlık olarak yaratılmış olduğu için daha çok önem veriyoruz. Bizim değerimizde eş anne, bacı her zaman baş üstünde. Her zaman başımızda gezdirdiğimiz insanlardır. Özellikle annenin ayağının altı öpülür, cennet analarının ayağı altındadır. Eşler birbirlerine karşı eğer gerçek manada anlayış anlamında kadın ve erkek üzerine düşen görevleri, birbirine sevgi çerçevesinde bir aile ortamı çerçevesinde yani bunu gerçekleştirmezse zaten bu ortamda yetişen çocuk daha sonra eğitimde daha sonra etrafında örf ve adetlerle, çevresinde toplumda gördüğü davranışlarla karşımıza çıkacaktır. Bu şiddeti onaylamayacaktır. Onun için dediğiniz gibi temel aileden başlıyor. Eğitim kurumlarımız ve diğer çevremiz toplumumuzda buna önderlik etmeli. Bu gençlerimizi, bu kardeşlerimizi bu sevgi ortamında, şefkat ortamında, hoşgörü ortamında yetişmelerine katkıda bulunmalıyız” ifadelerini kullandı.
>>ÖZEL HABER: Hilal PARLAK - Hüseyin ER - Mustafa KILINÇ
HİLAL PARLAK