Ciltçilik mesleğinin 3.kuşak temsilcisi olarak ata mesleğini devam ettirdiğini ifade eden Şeref Cilt evi sahibi Mustafa Öztaylan: “Yapmış olduğumuz ciltçilik mesleği bu işin bir bahanesidir. Burada önemli olan gerçekleştirmek istediğimiz konu, manevi bir huzur ortamının sağlanarak, geçmişimizin unutulmamasını devam ettirebilmektir ”dedi.
“CİLTÇİLİK MESLEĞİNİN 3.KUŞAK TEMSİLCİSİYİM”
Ciltçilik mesleğinin kendisine atalardan kalan bir meslek olduğunu aktaran Şeref Cilt evi sahibi Mustafa Öztaylan: “53 yaşındayım. Afyonkarahisar Belediyesi’nden emekliyim. Aynı zamanda da şuan ciltçilik mesleği ile ilgileniyorum. 5 yıl önce emekli oldum. Hali hazırda yapmış olduğumuz ciltçilik mesleği bizlere atamızdan kalan bir vasiyettir. Bende bu mesleğin 3.kuşak temsilcisiyim. Aslında yapmış olduğumuz ciltçilik mesleği bu işin bir bahanesidir. Burada yapmış olduğumuz önemli olan konu ise, manevi bir ortamın sağlanmasıdır. Bu mekân yaklaşık olarak 58 yıldır var, bizlerde 3.kuşak olarak devam ettiriyoruz”dedi. “AFYONKARAHİSAR’IN ÇOK KATLI APARTMANLARININ BAŞINDA GELİR”
İçinde bulundukları apartmanın 1955 yılı yapımı olduğunu ifade eden Mustafa Öztaylan: “Bulunduğumuz apartman Afyonkarahisar’ın çok katlı olarak yapılmış olan ilk apartmanlarından bir tanesidir. Bulunduğumuz bina, daha önce birçok siyasi partilere, derneklere ve sendikalara ev sahipliği yapmıştır. Bana göre şuan ki en son hali, burasının en güzel halidir. Bunun sebebi de şuan buraya mübarek, Allah dostu, piri hanilerin geliyor olmasıdır. Elbette cilt işimiz bizim mesleğimiz. Olduğu takdirde işimizi yine devam ettiriyoruz. Bunların yanı sıra burada yapmış olduğumuz manevi görevler, bizler adına daha kıymetlidir. Aramızda bulunan mübarek Şah İsmail dedemiz ve Yıldırım Şanlı dedemiz bir tanesi takva ehlidir, diğeri ise fetva ehlidir”dedi.“GÖNÜL KAPIMIZ HERKESE AÇIKTIR”
Sıkıntılı olan kişilere ellerinden geldikleri yönde destek olmaya çalıştıklarını ifade eden Öztaylan: “İş yerimize ve manevi huzurun temsil edildiği bu mekânımıza birçok insanlar gelir, giderler. Morali bozuk olan, strese giren, durumu sıkıntılı olan kardeşlerimize maddi ve manevi destekler oluyoruz. Yani burada gönül kapımız herkese açıktır. İyi niyetli olan herkese kapımız sonuna kadar açıktır. Dedelerimizin duasını almak insanları rahatlatıyor. Şuanda bilen ve tavsiyeler sonucunda burayı öğrenerek gelen insanlar sağ olsunlar, bizleri yalnız bırakmıyorlar”dedi.“BİZLER İÇİN BİR SINAVDIR”
Yaşanılan sıkıntılı günlerin atlatılmasının birlik ve beraberlik ile olacağının altını çizen Şeref Cilt evi sahibi Mustafa Öztaylan: “Ülkemiz hepimizin bildiği gibi sıkıntılı bir süreçten geçiyor. Umarım en kısa sürede hayatımız normale döner. Temennimiz en kısa sürede bunu atlatabilmektir. Çünkü kolay değil. Her insan bu süreçte bir takım sıkıntılarla uğraşmak durumunda kaldı. Fakat bu durumda bizler için bir sınavdır, elbette bu günleri de hep birlikte birbirimize vereceğimiz desteklerle aşacağız. Buna inanıyorum”dedi.“BOŞLUKLAR BULUNUYOR”
Manevi mekânların günümüzde giderek azaldığını ve bu mekânların artması gerektiğini belirten Mustafa Öztaylan: “Samimiyetle gelen insanlara ikramda bulunmak, onun derdini dinlemek, onlara yardımcı olmaya çalışmak, ibadet etmek, kişilere moral vermek önemli konulardır. Özellikle günümüzde bu konularda maalesef çok boşluklar bulunuyor. 1970’li yıllarda aramızda daha önceden olup, şimdi olmayan önemli insanları çok arıyoruz. Halen onların boşluğunu doldurmaya çalışıyoruz. Günümüzde daha çok işin, direk olarak maddiyata döndüğüne tanık oluyoruz”dedi.“AFYONKARAHİSAR’IN BİRÇOK MANEVİ ÖZELLİKLERİ VAR”
İlimizde Mevleviliğin önemli bir yeri olduğuna dikkat çeken Mustafa Öztaylan: “Öncelikle burada ben Türk Kültürünü yaşatmak istedim. Türk milleti çok önemli ve özel bir millettir. Kim ne derse desin yeryüzünde bizim milletimiz kadar asil bir millet yoktur. Bunun yanı sıra Afyonkarahisar’ımızın ’da birçok manevi özellikleri bulunuyor. İlimizin manevi olarak çok büyük sahipleri var. Örnek vermek gerekirse Mevlevilik, Hz. Mevlana’nın 1230 yılında Afyonkarahisar’a gelmesi ve çocukları Alaattin Çelebi ile Sultan Veled’in Afyonkarahisar’da sünnet olmaları ile ilimizde Mevleviliğin ilk kıvılcımları başlıyor. Mevlevilik burada devam ediyor. Mevlana hazretlerinin altıncı kuşak torunu Sultan Divani hazretleri hepimizin malumudur. Mevlevilik ilimizde de asırlarca faaliyet göstermiştir. Bu konu es geçilemeyecek bir konudur”dedi.“ALİ ÇETİNKAYA’YI UNUTMAMIZ MÜMKÜN DEĞİLDİR”
Gerçek anlamda dinimizi anlatmanın çok önemli bir konu olduğunu söyleyen Öztaylan: “İnsanlar arasında şuanda maalesef fıkıhı tam olarak bilmeyenler bulunuyor. Onu anlatmamız gerekiyor. Burada örneğin Afyonkarahisar’ın yakın zamanda yetiştirdiği simalardan Ali Çetinkaya’yı unutmamız mümkün değildir. Kurtuluş Savaşımız çok önemli bir savaştı. Var olmak, ya da yok olmak savaşıydı. Atatürk ve silah arkadaşları işte bu birlik ve beraberlik ruhuyla bunu başardı. O İslam ruhunu, manevi ruhu ve birlik olma ruhunu hayata geçirdiklerinden dolayı bu başarılar geldi”dedi.
“GENÇLERİMİZE SIKILMADAN AKTARIYORUZ”
Vatanın ne şartlar altında kazanıldığını yeni nesillere anlattıklarını ifade eden Şeref Cilt evi sahibi Mustafa Öztaylan: “Burada kurtuluş panomuz bulunuyor. Orada Çanakkale Savaşı’ndan, Sakarya Meydan Savaşı ve Kurtuluş Savaşına kadar, savaş esnasında yaşanılmış olayları panolarımıza yansıttık, anlattık. Bizleri ziyarete gelen gençlerimize sıkılmadan anlatıyoruz. Geçmişte neler yaşadığımızı, neleri bertaraf ettiğimizi, bu vatanın kolay kazanılmadığını, vatanın her bir tarafının şehit kanları ile sulandığını yeni nesillerimize aktarıyoruz”dedi.
“TARİHTE ÖNEMLİ BİR YERİ VARDIR”
Afyonkarahisar’ın kurtuluşunun, Türkiye’nin kurtuluşu demek olduğunun özellikle altını çizen Öztaylan: “Tarihimizde ilimizin çok önemli bir yeri vardır. Fakat bizler bu manevi değerlerimizden eğer uzaklaşırsak, toplumda bir yozlaşma meydana gelecektir. Bunu yeni nesillerimize aktarmamız gerekiyor. Bunu anlatmamız içinde bir takım sorumluluklar almamız gerekiyor”dedi.
“İYİYE GİTME ÜMİDİMİZİ HER ZAMAN TAŞIYACAĞIZ”
Günümüzü değerlendirecek olursak diyerek sözlerine devam eden Öztaylan: “İyiye gitmek ümidimizi her zaman taşıyacağız. İyi düşünmek, iyi talep etmek gerekiyor. Şuanda insanlarda bir boşluk bulunuyor. Bir ümitsizlik hakim. Özellikle gençlerde bu durum biraz daha fazla. Tabi ki insan düşünüyor; geleceğim ne olacak? İlerde ne yapacağım şeklinde kendini sorguluyor. Ama ümitsizlik, kişiye herhangi bir şey kazandırmaz. Sabırlı, çalışkan, dürüst, kararlı, pes etmeyen ve gösterilen doğru yolda gitmeye özen göstermeliyiz. Gençlere tavsiyem bu yönde olacaktır”dedi. >>Özel Haber: Yasin AY
Yorumlar
Kalan Karakter: