Sporda Şiddet Konuşuldu
Gençlik Hizmetleri Spor İl Müdürlüğü tarafı’ndan düzenlenen “Sporda Şiddet Yasası” konulu seminerde, şiddetin önüne geçilebilmesi için alınması gereken tedbirler ve medyanın rolü konuşuldu.
Yeni devlet hastanesi karşısı gençlik merkezi konferans salonunda yapılan toplantıya AFJET Afyonspor Kulüp Başkanı Salih Sel,Afyonkarahisar Spor Yazarları Dernek Başkanı Nadir Güzbey,Afyonkarahisar Çevik Kuvvet Şube Müdürü Ercüment Akaya,Gençlik Spor İl Müdürü Yunus Tortop ,Besyo Müdürü Yücel Ocak, TCDD Avukat’ı Serkan Macif, ve ASFK Başkanı Orhan Küçüksağrıcı konuşmacı olarak katıldı. TSYD üyeleri ve spor basınının yanı sıra seyirci kitlesi semineri takip etti. Özelikle seyirci kitlesine yapılan bu seminere ilginin bir hayli az olması dikkatlerden kaçmadı.AFJET Afyonspor Kulüp Başkanı Salih Sel konuşması’nda şunları söyledi.
“Spor’a siyaseti karıştırmayın”
Afyonkarahisar’da ki sportif faaliyetlerde yaşanan olumsuzluklara ve yola örnek bir kulüp olarak çıktıklarına değinen Afjet Afyonspor Kulüp Başkanı Salih Sel “Bu görev bana tevdi edildiğinde bu işi sen yapacaksın dediler bana. Bizde elimizden geldiğinde en iyi şekilde yapmaya gayret ediyoruz. Benim bir siyasi kimliğim var fakat ben Kulüp Başkanlığıma başladığım zaman Af-Yok grubunun 10’uncu yıl kutlaması vardı ve ben o kutlamalarda spora siyasetin karıştırılmaması gerektiğini söyledim. Bu kim olursa olsun beni de karıştırmayın. Spora siyaset girmez, neden? Fenerbahçe taraftarının ateisti de vardır, sağcısı da vardır, solcusu da vardır her kesimden insan vardır. Bu durum tüm kulüpler için olduğu gibi Afjet Afyonspor için de geçerli” dedi.
Takımı En Üst Seviyeye Çıkardık
Zaman zaman duruyoruz ben kesinlikle spor ile siyaseti birbirine karıştırmamaya özen gösteririm. Ben bu güne kadar hep adil olmaya çalıştım. Biz onun için bu görevi kabul ettiğimizde ilk hedefimiz örnek bir kulüp oluşturmak idi. Bilhassa özellikle taraftarlarımıza küfür oranını düşürdükleri için teşekkür etmiştim fakat maalesef son zamanlarda üzülerek izliyorum, hiç olmaması gereken şeyler yaşamaya başladık. Biz bu olumsuzluklarda dolayı Tarsus maçından sonra 5 Bin TL ceza aldık. Bunu kulüp hak etmiyor. Bizler kulübü en üst seviyeye çıkarabilmek için gayret sarf ediyoruz, birilerinin bunu önlemeye hakkı yok, Afyon’un ismini kötüye çıkarmaya hakkı yok. Allah’a şükür Afjet Afyonspor belirli bir seviyeye geldi, lütfen bunun tadını çıkarmaya çalışın. Takımın ceza almasını gerektirecek hareketlerden sakının. Bu sizin elinizde olan bir şey” diyerek sözlerini sonlandırdı.
“Katılımın yeterli olmaması üzücü”
Karahisar Gençlik Merkezinde gerçekleştirilen 6222 sayılı sporda şiddet yasası ile alakalı konuşan Türkiye Spor Yazarları Derneği Afyonkarahisar İl Başkanı Nadir Güzbey; “Afyonsporumuz ve Afyonumuz spor ile ilgili oldukça iyi yerlerde fakat son günlerde tribünlerde yaşanan bazı olumsuzluklardan dolayı haksız yere cezalar almaktayız. Konu ile ilgili spora yön veren spor ile ilgili ilişkileri olan tüm Kulüp Başkanları burada fakat ben öncelikle serzeniş ile başlayacağım. Af-yok grubunu ve 03 Gençlik grubunu bilgilendirdik, diğer paydaşları bilgilendirdik yeterli katılımın olmamasını ben kabul etmek istemiyorum ve bundan sonra tepkim daha farklı olacak. Günler öncesinden hazırlıklar yapıldı herkes burada asıl bizler sizin için burada iken taraftar gruplarının yeterli olarak burada olmaması beni gerçekten üzdü şu anda. İnşallah burada bu tarz toplantılarda inşallah yeterli katılım sağlanır ve toplantı amacına ulaşır” ifadelerine yer verdi.
“Her insanın başına görevli verilemez”
Karahisar Gençlik Merkez’inde gerçekleştirilen 6222 sayılı sporda şiddet yasası hakkında konuşma yapan TCDD Avukatı, Demirspor Kulüp Başkanı, İnsan Hakları Kurulu’nda görevli ve İl Spor Kurulu’nda da yer alan Serkan Macif, şiddet ve saldırganlığın hukuki boyutunu ele alarak; “Spor Kurulundayım bildiğiniz gibi ve burada gerçekleştirdiğimiz toplantılarda Sayın Valimiz Afyonkarahisar’ın şiddet olayları ile gündeme gelmesinden, insanların gerek fiziksel gerekse manevi olarak zarara uğramasından herkes gibi muzdarip olduğu için bir bilinçlendirme toplantısı yapılması gerektiğini söyledi ve bugün burada bu sebepten ötürü toplanmış bulunuyoruz. İnsanın içerisindeki şiddet dış dünyaya yansıdıktan sonra devreye giriyor ve son sigorta. Hukuktan önce devreye girmesi gereken durum ise aileden önce eğitim olmalı idi. Aile de olacak, eğitim de olacak. Bu durumun cezalar ya da hukuk yolu ile çözülmesi mümkün değil. Her insanın başına bir kolluk görevlisi dikmemiz zaten mümkün değil” dedi.
“Türkiye Cumhuriyeti yokluklar içinde kuruldu”
Açıklamalarına devam eden Macif; “ Türkiye Cumhuriyeti Devleti kuruldu tabii yokluklar içerisinde bir devlet. Zaman içerisinde gelişmeye başladık. Yatırımlarımız arttı, sportif faaliyetlerimiz arttı fakat şimdi görüyoruz eskiden her ilde bir kapalı spor salonu ya da stat var iken, bu sayı gittikçe daha da arttı. Kulüplerimiz büyüdü, maddi imkanlarımız büyüdü, teknoloji büyüdü çabuk bilgiye ulaşıyoruz. Bir şeyler büyürken bence manevi değerlerimiz de azaldı. Birbirimize olan saygı ve sevgimiz azaldı ve bu şiddet olarak dış dünyaya yansımaya başladı. Devlet bu tür olayların engellenmesi için elbette ki düşünüp lafa yordu ve 2004 yılında spor müsabakalarında şiddet yasasını çıkardı. Bu yasa yeterli olmadı ki, 2010 yılında sporda şiddet yasası olarak çıkartıldı ve halen günümüzde de değişiklikler yapılarak güncelliğini korumakta” ifadelerine yer verdi.
“Sporda şiddet kabul edilemez”
Serkan Macif; “Burada bizlere düşen, sporun tadını çıkarmak. Bilindiği üzere yeni bir spor kompleksi yapıldı. Meşgul olmak için bu kadar çok imkanımız var iken şiddeti düşünmenin bir manası yok. Hem kendimize zara veriyoruz, hem yaşadığımız şehre zarar veriyoruz, kulübümüze zarar veriyoruz, sporcumuza zarar veriyoruz. Hiçbir Kulüp Başkanı bu tür bir durumu kabullenemez” diyerek sözlerini sonlandırdı.
“Yasal Çerçeveler içerisinde çalışıyoruz”
Avukat Serkan Macif’in ardından konuşmasını gerçekleştiren Afyonkarahisar İl Emniyet Müdürlüğü’ne bağlı Çevik Kuvvet Şube Müdürü Ercüment Akkaya, sporda şiddettin yaptırımlarına değinerek; “Bizim burada toplanma amacımız, ilimize ve ilimizin takımlarının saha içerisinde düzgün, seviyeli ve Afyonumuza yakışır bir şekilde bu müsabakaların seyredilmesini anlatmaya çalışmak” dedi.
“Kanunlar çerçevesinde hareket ediyoruz”
Sportif faaliyetlerde gerçekleştirilen uygulamalara değinen Akkaya; “Çevik Kuvvet Şube Müdürlüğü Spor Şube Amirliği olarak yapılan iş ve işlemlerde spor müsabakaları neresi olursa olsun yapılan tüm tezahüratları ister ev sahibi takım, ister misafir takım her iki taraf gruplarından yapılan tezahüratları kayda alıyoruz. Aldıktan sonra eğer aşırıya kaçmamış ise müdahale etmiyoruz. Aşırıya kaçtığı takdirde stat ya da saha içerisinde bulunduğu noktada müdahalesini yaparak grup ya da kişi ya da kişileri dışarı çıkarmak suretiyle ilgili polis karakoluna teslim ederek tutanak ile 6222 sayılı kanun muhaliften iş ve işlemleri başlatmayı plânlıyoruz. Nitekim de geçen haftalarda olan olaylarda dolayı işlemlere başladık. Bundan sonra yapacağımız iş ve işlemler tamamen Afyon’da bulunan tüm takımlarımızın ve Afyonumuzun daha güzel, daha nezih ve daha iyi ortamlarda müsabakaların seyredilmesi ve can güvenliğinin sağlanması açısından. Biz Sayın Başkanım ile de bu konuyu görüştük hem fikiriz ve kararlıyız. Emniyet olarak ta bundan sonra statlarda herhangi bir taşkınlığa, küfür ya da kötü tezahürata mahal vermemeyi kendimize amaç edinmiş durumdayız. Bu konuda taraftarlarımız ya da halkımız bilinçlendirilir ise seviniriz. Bizler kanunlar tarafından verilen yetkiler çerçevesinde kendi işimizi yapacağız yoksa hiçbir kitleye herhangi bir olumsuz kin güderek bu sözler ya da bu işlemler yapılmayacak. Biz yasal çerçeveler içerisinde kanunen verilen yetkileri Emniyet olarak 2 hafta öncesinde uygulamaya başladık ve bundan sonra kararlı bir şekilde devam edeceğiz. Bu konunun Sayın Afyon halkımız tarafından da bilinmesini rica ediyorum” diyerek sözlerini sonlandırdı.
“Bu tür toplantılara devam edeceğiz”
Spor’da şiddet yasası ve yaşanan olaylar ile alakalı duygu ve düşüncelerini aktaran Afyonkarahisar Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürü Yunus Tortop; “ Geçtiğimiz hafta amatör bir kulübün başkanı aradı beni ve dışarıda üstlerini değiştirdiklerini ifade etti. Olayın aslını araştırdığımızda o kulübün diğer takım ile yan yana soyunma odalarını kullanmak istemediği anlaşıldı. Bu da şiddete bir sebebiyet ve kulüp yöneticilerinin tavrı. Biz Gençlik Hizmetleri Spor İl Müdürü olarak sporcu, hoca, akademisyen ne olarak düşünürseniz Afyon’da yetişmiş bir insanım. Ben Afyonumuzun kesinlikle şiddet ve saldırganlık ile anılmasını istemiyorum. Denizli’de tel örgülerin kaldırıldığını düşünürsek biz bunu başlatan veya öncü olan bir grup haline gelelim. Bundan sonra da bu tür toplantıları devam ettireceğiz” diye konuştu.
“Spor vazgeçilmez bir faktör”
6222 Sayılı sporda şiddet kanununa ilişkin yükümlülük ve yasak yaptırımların anlatıldığı toplantıda ilk konuşmayı yapan Afyon Kocatepe Üniversitesi Beden Eğitimi ve Spor Yüksek Okulu Müdürü Yücel Ocak; “Biz öyle bir sektörün parçalarıyız ki, bugün dünyada spora harcanan para beş yüz milyar. Oldukça büyük bir sektör, yüksek bir para ve bu sektör olgusu içerisinde bunun birçok paylaşımı var. Biz yıllar önce şunu söylemiştik, bir amatör müsabakada simit satan bir çocuk ta buradan okul parasını kazanıyor, otellerden tutunda büyük sektörlere kadar. Bu kadar büyük bir sektörde büyük paraların harcandığı bir yerde spor elbette vazgeçilmez bir faktör” dedi.
“Biz futbolu çok seviyoruz”
Açıklamalarına devam eden Ocak; “Spor’un içerisinde ayrı bir yer tutan futbol var. Bir çok branş bir tarafta, futbol bir tarafta. Dünya futbolu çok seviyor, biz de futbolu çok seviyoruz. Oynamayı seviyoruz, seyretmeyi seviyoruz, yorum yapmayı seviyoruz her şeyi seviyoruz, futbolun her yerinde varız. Binlerce insan statları dolduruyor da kim dolduruyor bu stadı? Bir seyirci var bu statları dolduran. Seyirci kelimesine diyoruz ki, bir yarışmayı ya da karşılaşmayı izleyen kimseler yani, bir spor olgusuna gönül veren fakat organize edilmemiş topluluklara biz seyirci diyoruz. Seyirciler haz duymak, gerilim yaşamak, hep beraber aynı amaç için gidiyorlar. Seyircinin bir ilerisinde bu sefer taraftar var. Taraftar ise spor kulüplerinin faaliyetlerini maddi ve manevi destekleyen, kulübün hizmetlerini belirli bir ücret ödeyerek satın alan, her türlü zorluğa rağmen takımına destek olmak için yurt içi ve dışında deplasmanlara giden grubun esas kararını oluşturan halk kitlesidir” ifadelerine yer verdi.
Taraftar ve seyirci kavramlarının farklı olduğunu dile getirerek fanatiklik ve holiganlığa da değinen Yücel Ocak; “Biz mesela iyi bir Milli Takım taraftarıyız. Ülkemizi, bu bayrağı ve takımımızı çok seviyoruz. Bunun bir ötesi de fanatiklik var. Kontrolsüz bir heyecan yaşayan insanlar. Sosyal durumları hiçe sayanlar. Onlar için kural, kaide, etik değerler yok. Sadece anti-sosyal bir kişilik bozukluğu gösteren bir grup. Burada bir soru var kendimize soracağımız. Fanatik kişi eğer eleştiriye dayanmıyorsa ve hemen tepki gösteriyor ise bu artık bağımlı bir fanatik haine gelmiştir. Taraftarlığın bir tık ötesine geçtiğimiz zaman, şiddet boyutunu oluşturan bir grup var bunlar da holiganlar. Çevreye zarar veren, azgınca davranışlarda bulunan, kazanmak için her yolu meşru gören, tuttuğu takım yense de yenilse de karşı taraf ile kavga etme içerisinde olan bir grup. Futbol holiganları her ne kadar bir takıma bağlı gibi gözükseler de aslında takım ya da skor ile çokta alakaları yok. Onlar sadece problem çıkarmak ve sadece sarhoş olan alkolün etkisinde olan bir grup. Maalesef seyirciler de taraftar ve holiganların başlattıkları olaylara çok çabuk uyum sağlayarak büyük olaylara sebebiyet vermektedirler. Şehir ve sokaklara yansıyan olaylar ile de karşılaşmak zorunda kalıyoruz. Türkiye de ilk kez tel örgülerini kaldıran takım da Denizlispor” dedi.
Yücel Ocak; “Lütfen sevdamızı ateşe atmayalım. Önce bir kıvılcım düşüyor, bu kıvılcım sonra herkesi içine alıyor, sonra yavaş yavaş elimizdeki değerler alıyor. Bu bir futbol oyunudur, rolleri çok iyi b ilmek lazım. Oyuncusu, futbolcusu, seyircisi, yöneticisi taraftarı. İçimizde bir çok meslek grubundan insanlar var. Siz herhangi bir insana yaptığı meslekten dolayı küfür ediyor musunuz? Futbolcu da öyle, oda mesleğini yapıyor. Dün Fenerbahçe’de ölümüne mücadele eden Gökhan’ı alkışlarken, bugün başka bir takıma gitti diye nasıl küfür edersin? Hiç kimse mesleği yüzünden bir başka kişi tarafından aşağılanamaz. Rollerimizi çok iyi bileceğiz" diyerek görüşlerini belirtti.>>Haber Merkezi
Yorumlar
Kalan Karakter: