30 yıllık mesleki hayatına birçok anıyı sığdıran Emekli Öğretmen Mustafa Uyar Gazetemiz Türkeli’ye öğretmenlik yıllarında yaşadığı anılardan, Afyonkarahisar’ın hayatındaki önemine, sanatsal yapıtlarındaki Afyon’un yerine kadar birçok konuya değindi.
Tekrar dünyaya gelsem yine öğretmenlik mesleğini seçerdim diyen Uyar: “Öğretmenlik emek isteyen bir meslek, öğretmenliği bir muma benzetiyorum. Bir mum nasıl yanıp eridikten sonra ışık saçarsa, öğretmenlik mesleği de yetiştirilen yeni nesillerle birlikte topluma ilmin ışığını saçar”dedi.
“AFYON’DA DOĞDUM, AFYON’DA BÜYÜDÜM”
Taci Ahmet Mahallesindeki 3 katlı ahşap evde gençliğinin geçtiğini ifade eden Emekli Öğretmen Mustafa Kemal Uyar: “Afyonkarahisar’da doğdum. Çocukluğum ve gençliğim Mevlevi Camisi’nin yakınındaki Taci Ahmet Mahallesindeki 3 katlı ahşap evde geçti. İlk ve ortaokul yıllarımda Afyonkarahisar’lı Semazenler Mevlevi Camisi’nde Mevlevi ayinleri yaparlardı. Hatırladığım kadarıyla Semazen Ahmet Öğüt, Neyzen Saatçi Kemal Bayık, kudümzenler Kemal Alper Gün, Zahit Sagun gibi Mevlevileri hatırlıyorum. Hepsi de Afyonkarahisar için çok değerli insanlardı”dedi.
“MESLEĞİM VE ÖĞRENCİLERİM BENİM TÜM SERVETİMDİR”
Öğretmenlik mesleği sorumluluk isteyen bir meslektir diyen Uyar: “Mesleğimin ilk 10 yılını köylerdeki çiçeklerime, geriye kalan 20 yılını da şehir merkezindeki çiçeklerime, öğrencilerime adadım. Öğrencilerime, çiçeklerime eğitim, öğretim vererek onları en iyi şekilde hayata hazırladım. İlkokul öğretmenleri öğrencilerin hem annesi, hem de babasıdır. Onlara daima anne ve baba şefkati ile yaklaşarak bilgi ve becerilerini geliştirip, hayata hazırladım. Okula yeni başlayan öğrenciler annelerinin elini bırakmazdı, bende öğrencilerimin anneleri ile birlikte derse girmelerine müsaade ederdim. Anneleri ile günlerce ders dinleyerek okula zamanla alışırlardı. 30 yıllık öğretmenlik mesleğimde yüzlerce öğrenciyi mezun ettim. Öğretmenlik mesleğini çok seviyorum. Tekrar dünyaya gelmiş olsam yine öğretmenlik mesleğini seçerdim. Mesleğim ve öğrencilerim benim tüm servetimdir. Öğretmenlik mesleği sorumluluk isteyen bir meslektir. Ben ilkokulu Cumhuriyet İlkokulunda okunda, liseyi ise Afyon Lisesinde okudum. Üniversiteyi ise Eskişehir Üniversitesi Eğitim Fakültesinde tamamladım”dedi.
“O ANI HİÇ UNUTAMIYORUM”
Öğretmenlik yıllarında yaşadığı ve unutamadığı anıları da aktaran Emekli Öğretmen Mustafa Uyar: “Öğretmenlik görevime 1967-1968 yıllarında başladım. İlk görev yerim Demirçevre Köyü idi. Sonraki görev yerim Kütahya ilinin Dumlupınar Kasabası idi. O yıllarda Kütahya’nın Gediz İlçesinde büyük bir deprem meydana geldi. Dumlupınar Kasabası, Gediz’e yakın olduğu için deprem Dumlupınar’da büyük bir yıkıma sebep oldu. O gece deprem esnasında ertesi gün öğrencilerime vereceğim derse hazırlık yaparken büyük bir sarsıntı ile sallandık. Bulunduğum ev ahşap olduğu için yıkılmaya başladı. Hemen kendimi pencereden dışarıya zor attım. Ben dışarıya çıktıktan sonra ise ev tamamen çöktü. Öğretmenlik yıllarımda bu anım unutamadığım anılarım arasında yerini aldı. Depremde maalesef ölenler ve yaralananlar vardı. Depremin ertesi günü okullar tatil edildi. Devletimiz bir bir yaraları sardı. Görev yaptığım okulun içerisine bir çadır kurdum ve artık oraya yaşamaya başladım. Daha sonra ise bulduğum başka bir eve geçtim”dedi.
“SANAT BENİM İÇİN BİR TUTKU OLDU”
Toplamda 5 adet sergisinin olduğunu ifade eden Uyar: “İlkokuldan bu yana sanata aşırı derecede ilgim olmuş ve bir takım sanat çalışmaları sürekli yapmışımdır. Sanat benim için bir tutku oldu her zaman. Emekli olduktan sonra yapmış olduğum 100 eser ile toplamda 5 sergi açtım. Dediğim gibi sanata aşığım”dedi.
“ŞEHİRLERİN EN GÜZELİ AFYON”
Afyonkarahisar’ın hayatındaki yeri ve öneminden de bahseden Uyar: “Afyon benim için şehirlerin en güzelidir. Her yönüyle Afyon bir başka bir şehirdir. Çok farklı şehirlerde yaşadım ama Afyon’u bırakamadım. Afyon’un en güzel yönü çevremizin hep burada olmasıdır. Onları bırakmak, gitmek kolay değil. Şehrimiz her yönüyle yaşanılacak bir şehirdir. Eşim ve çocuklarımın tamamı Afyon’da. Afyon emekliler için de ideal bir şehir. 2 çocuğum var, onlarda burada görev yapıyor. Emeklilik yıllarımı Afyon’da geçirmekten mutluyum”dedi.
“TÜRKELİ GAZETESİ HALK TARAFINDAN HER ZAMAN TAKDİR EDİLDİ”
Aynı zamanda Türkeli Gazetesi köşe yazarı olan Mustafa Uyar: “Türkeli Gazetesi Afyon için o kadar önemli bir gazete ki; Afyon’un en eski gazetesi olma özelliği taşıyor. Doktor Sadettin Aygen’i tanıyorum. Rahmetli Hacı Hakkı Özsoy’u tanıyorum, Önder Bey’i tanıyorum. Türkeli Gazetesinde yazı yazmak her zaman içimde bir uhde idi, bana bu fırsatı veren herkese teşekkür ediyorum. Türkeli Gazetesi’nin çalışmalarını yakından takip ediyorum. Başarılı ve gayretli işler ortaya çıkıyor. Buradan tüm çalışanları ve Gazete’nin şimdiki imtiyaz sahibi Önder Bey’i kutluyorum. Rahmetli Hakkı Özsoy ve Sadettin Aygen Bey’e de tekrardan Allah’tan rahmet diliyorum. Önder Bey bu bayrağı devam ettiriyor. Önder Bey’i hem Türkeli Gazetesindeki emeklerinden dolayı hem de Afyon’daki eğitim alanındaki çalışmalarından dolayı tebrik ediyorum. Çünkü Afyon’a ve topluma hizmet ediyor. Türkeli Gazetesi halk tarafından her zaman takdir edildi ve edilmeye de devam ediyor. Kutlarım”dedi. >>ÖZEL HABER: YASİN AY
Yorumlar 1
Kalan Karakter: