ŞEHİT ARKADAŞLARINI UNUTMADI

Afyonkarahisar’ın Sandıklı ilçesinde yaşayan ve 4 Nisan 1953 yılında yaşanan Dumlupınar faciasının son canlı tanığı olan 88 yaşındaki emekli deniz astsubayı Mustafa Pekbey, Korono virüs covit-19 sebebi ile evinde kapandığı evinde, şehit arkadaşlarını rahmetle andığını belirtti.
Pekbey, Dumlupınar faciasının yıl dönümünde salgın hastalık nedeni ile gazetecilere evinin penceresinden el sallamakla yetindi . Gazetecilerin telefonla ulaştığı Dumlupınar faciasının yaşayan son tanığı Mustafa Pekbey "Ben Dunlupınar anılarımı birkaç defa anlatmıştım. Ama biliyorsunuz bu salgın hastalık nedeni ile 20 gündür evimden çıkmıyorum, evime misafirde kabul etmiyorum. Zor günlerden geçiyoruz. Devletimizin aldığı önlemlere uyarak, hep birlikte yardımcı olmamız gerekli. İnşallah el birliği ile bu salgın hastalığı atlatacağımız. Dumlupınar faciasında şehit olan silah arkadaşlarıma bir kez daha Allah'tan rahmet diliyorum" dedi.

Mustafa Pekbey daha önceki röportajlarında Dumlupınar faciası ile ilgili olarak, Deniz Kuvvetlerinde görev yaptığı sürece Çanakkale boğazından yüzlerce defa geçtiğini, özellikle de sabaha karşı geçtiklerinde deniz suyu ile abdest alarak Çanakkale şehitlerine selama durduğunu, sonrada namaz kıldığını anlatmıştı. 88 yaşındaki emekli astsubay Mustafa Pekbey ‘’Gemimiz boğazdan genellikle sabaha karşı geçerdi ve o saatlerde gemide derin bir sessizlik olurdu, adeta gemi de şehitlere selam verirdi. Ayrıca Çanakkale boğazında içlerinde benim Deniz Astsubay Okulundan sınıf arkadaşlarımında bulunduğu Dumlupınar denizaltı faciasında şehit olan 11 arkadaşım var. Biliyorsunuz 4 Nisan 1953 de Çanakkale boğazı Eceabat Nara burnu açıklarında İsveç bandıralı Niboland isimli şilep ile Dumlupınar denizaltımız çarpışmış gemimiz batmıştı. O kazada NATO tatbikatından dönüyorduk, sabaha karsı Çanakkale Boğazına girdik Dumlupınar önde idi biz arkadaki gemide idik kazadan sonra imdat şamandırası ile su yüzüne atılan telefon konuşmalarına şahit oldum. Telefonun ucundaki Selami astsubay benim sınıf arkadaşımdı. 'Kurtaran geldi mi?' diye sordu, 'Geldi kurtulacaksınız' dedik. 'Bizi kurtaracağınıza inanıyoruz, kurtulamazsak da 'Vatan sağ olsun' dedi" diye anlattı.