Obezitenin sadece fazla yemek yemek nedeniyle ortaya çıkan fiziksel bir sorun olmağını, başlı başına tedavi edilmesi gereken bir hastalık olduğuna dikkat çeken Misci, “İçinde bulunduğumuz pandemi döneminde ise hali hazırda birçok sağlık sorununa zemin hazırlayan obezitenin beraberinde getirdiği hayati risk pek çok insanı korkutuyor. Covid-19’un obez hastalar da daha ciddi semptomlar göstermesinin ilk ve en önemli nedeni obezitenin direkt olarak bağışıklık sistemi üzerindeki olumsuz etkisi. Obezitenin bağışıklık sistemini baskıladığı ve insanları enfeksiyona daha açık bir hale getirdiği yıllardır bilinen bir gerçek. Ayrıca obezitenin yandaş hastalıklarına bakıldığında hipertansiyon, diyabet ve solunum yolları hastalıkları gibi Covid-19 için risk faktörleri arasında yer alan birçok hastalık mevcuttur. En büyük zararı solunum sistemine. Şişmanlık; boyunda, karında, karnın içinde ve kalpte yağ depolarının artmasından kaynaklanır. Dolayısıyla akciğerler yeterince havalanamaz ve nefes yetersiz kalır. Yürüyünce veya biraz hareket edince nefes almakta zorlanılır. Akciğerler yeterince temizlenemez ve kanı yeterince temizleyemez. Özet olarak solunum sisteminiz yetersiz çalışır, oksijenlenemezsiniz. Geceleri horlamaya sebep olur. Horlama boyundaki yağların sıkıştırması nedeniyle olmaktadır. Uyku apnesi adı verilen uykudan boğulur gibi uyanmaya sebep olan durumu nedeni de yine obezitedir. Doğrudan obeziteyle bağlantılı olan bu hastalıklar sebebiyle de obezite hastaları yaşları kaç olursa olsun korona virüs ve virüse bağlı ölüm açısından yüksek risk altındadırlar” dedi.
TEDAVİ DESTEĞİ ALMAKTAN ÇEKİNMEYİN
Obeziteden korunmak için önerilerde bulunan Misci, “Düzenli fiziksel aktiviteyi hayatınızın bir parçası haline getirin. Fast food beslenme tarzını tamamen terk edin. Raf ömrü uzun hazır gıdalar yerine ev yapımı ürünler tüketin. Market alışverişini haftalık ya da aylık yapın. Hayvansal yağlar yerine zeytinyağı tercih edin. Akdeniz tipi beslenme düzenini yaşamınızın bir parçası haline getirin. Süt ve süt ürünlerini az yağlı tüketin. Sağlıklı pişirme tekniklerini tercih edin. Doğal olmayan şeker tüketmeyin ve günlük tuz tüketimini sınırlı tutun. Düzenli olarak balık tüketin, ancak yağda kızartma yöntemi ile değil; ızgara, fırın ya da buğulama yöntemleriyle pişirin. Hazır meyve suları, gazlı, asitli ve şekerli içeceklerden uzak durun. Obezitenin gelişigüzel diyetlerle çözülebilecek bir sorun olmadığını fark edin ve tedavi desteği almaktan çekinmeyin” ifadelerine yer verdi. >>Yasin AY
TEDAVİ DESTEĞİ ALMAKTAN ÇEKİNMEYİN
Obeziteden korunmak için önerilerde bulunan Misci, “Düzenli fiziksel aktiviteyi hayatınızın bir parçası haline getirin. Fast food beslenme tarzını tamamen terk edin. Raf ömrü uzun hazır gıdalar yerine ev yapımı ürünler tüketin. Market alışverişini haftalık ya da aylık yapın. Hayvansal yağlar yerine zeytinyağı tercih edin. Akdeniz tipi beslenme düzenini yaşamınızın bir parçası haline getirin. Süt ve süt ürünlerini az yağlı tüketin. Sağlıklı pişirme tekniklerini tercih edin. Doğal olmayan şeker tüketmeyin ve günlük tuz tüketimini sınırlı tutun. Düzenli olarak balık tüketin, ancak yağda kızartma yöntemi ile değil; ızgara, fırın ya da buğulama yöntemleriyle pişirin. Hazır meyve suları, gazlı, asitli ve şekerli içeceklerden uzak durun. Obezitenin gelişigüzel diyetlerle çözülebilecek bir sorun olmadığını fark edin ve tedavi desteği almaktan çekinmeyin” ifadelerine yer verdi. >>Yasin AY