“MUHARREM AYI ALEVİ İNANCINDA MANEVİ ÖNEME SAHİPTİR”

Hacı Bektaşi Veli Kültür Dernekleri Federasyonu Genel Başkanı mustafa güllü Muharrem ayının, Alevi toplumu için yas ve matem ayı olarak kabul edildiğini kaydetti. Güllü, “Bu dönemde, kerbela Olayı'nda şehit edilen Hz. Hüseyin ve Ehl-i Beyt soyunun anısına 12 gün yas ve matem orucu tutulur. aşure günü ise matem orucunun sona erdiği gün yapılır. Aşure Günü, birlik, kardeşlik ve paylaşımın sembolü olarak önem taşır.” dedi.

Muharrem ayı İslam dünyasında ve özellikle Alevi inancında büyük bir öneme sahiptir. Alevi inancında Muharrem ayının on ikinci günü Aşure günü olarak kabul edilir. Bu günün anlamını ve önemini Hacı Bektaşi Veli Kültür Dernekleri Federasyonu Genel Başkanı Mustafa Güllü ile konuştuk.

“MUHARREM AYI, YAS VE MATEM AYIDIR”

Muharrem ayı ve Aşure günün Alevi inancında, derin bir manevi ve tarihi öneme sahip olduğunu belirten Güllü, “Kerbela’da, Hz. Muhammed’in torunu Hz. Hüseyin ve 72 yakını, Emevi Yezid’in ordusu tarafından şehit edilmiştir. Bu olay, Alevi inancında derin bir acı ve direniş sembolü olarak yer alır. Hz. Hüseyin’in zalime karşı direnişi ve adalet mücadelesi, Alevi toplumu tarafından büyük bir saygı ve hüzünle anılır. Aleviler için Muharrem ayı, özellikle ilk on iki günü, yas ve matem ayıdır. Bu dönemde, Kerbela Olayı’nda şehit edilen Hz. Hüseyin ve beraberindeki Ehl-i Beyt soyunun anısına yas ve matem orucu tutulur. Muharrem ayında; düğün ve eğlencelerden kaçınma, kesici alet kullanmama, et yememe, Cem evlerinde toplanarak Muharrem cemleri (Toplu ibadetler ve dualar) gerçekleştirilir. Özellikle su içmeme; Hz. Hüseyin’in çektiği susuzluğu hatırlamak amacı taşır. Muharrem orucunun sonunda, lokma ve aşure yapılır. ” şeklinde konuştu.

“MUHARREM AYINDA 12 MUHARREM’İN GERÇEKLEŞTİĞİNE İNANILIR”

Muharrem ayında gerçekleştiğine inanılan 12 Muharrem’in İslam kültüründe ve Alevi inancında önemli bir yer tutuğunu belirten Güllü, “Bu olaylar, peygamberlerin yaşamlarında gerçekleşen mucizeler olarak kabul edilir. Bu olaylar şunlardır: Hz. Âdem’in tövbesinin kabul edilmesi, Hz. Nuh’un gemisinin Cudi Dağı’na oturması, Hz. İbrahim’in Nemrud’un ateşinden kurtulması, Hz. Musa’nın Kızıldeniz’i geçmesi, Hz. İsa’nın göğe yükselmesi, Hz. Yunus’un balığın karnından çıkması, Hz. Yusuf’un kuyudan kurtulması, Hz. Eyyüb’un hastalığından şifa bulması, Hz. Davud’un affedilmesi, Hz. Süleyman’a saltanat verilmesi, Hz. Yakub’un oğlu Yusuf’a kavuşması, Hz. Muhammed’in hicreti. “ dedi.

 “AŞURE, MATEM ORUCUNUN SONA ERDİĞİ GÜNÜ YAPILIR”

Aşure Gününün, matem orucunun sona erdiği ve şehitler için yapılan duaların yoğunlaştığı bir gün olduğunu ifade eden Güllü, “Aşure Günü, aynı zamanda, farklı kültür ve dinlerde de önemli bir yere sahiptir. Aleviler, Aşure Günü’nde aşurelerini kazanlarda pişirerek komşularıyla paylaşırlar. Aşure; 12 farklı malzemenin bir araya gelmesiyle hazırlanan birlik, kardeşlik ve paylaşımı ve 12 imamların anısına muharrem ayı boyunca yapılan etkinliktir. Muharrem ayı boyunca yapılan etkinlikler, Alevi toplumunda dayanışmayı ve paylaşımı pekiştirir. Cem evlerinde yapılan matem cemleri, dualar ve mersiyelerle bu dönemin manevi anlamı derinleştirilir. Aynı zamanda toplumsal yardımlaşma ve destekleme ruhu öne çıkar. Muharrem ayı boyunca, düğün ve eğlencelerden kaçınmak gibi sembolik davranışlar, yasın ve matemin bir ifadesi olarak görülür. Bu dönemde yapılan tüm ibadetler,  Hz. Hüseyin ve Ehl-i Beyt’in anısını yaşatmak ve onların adalet mücadelesini hatırlamak amacı taşır.” ifadelerinde bulundu.

“İSLAM KÜLTÜRÜNDE DERİN BİR MANEVİ ANLAMA SAHİPTİR”

Aşurenin, Alevi inancında ve İslam kültüründe derin bir manevi ve toplumsal anlama sahip bir ibadet olduğunu ve ibadetin yapımında kullanılan malzemelerin herkes tarafından alınıp katkıda bulunmasının, dayanışma ve birlik ruhunu simgelediğini kaydeden Güllü: “Aşure’nin bu yönünü şu şekilde ifade etti: “Aşure, 12 farklı malzemelerin bir araya gelmesiyle hazırlanan birlik, kardeşlik ve paylaşımı simgeleyen bir yiyecektir. Alevi inancında, aşure yapımı sırasında kullanılan malzemelerin herkes tarafından katkıda bulunarak hazırlanması büyük bir önem taşır.”

>> ÖZEL HABER