Mevlevilik, 13. yüzyılda yaşamış büyük mutasavvıf Mevlânâ Celâleddîn-i Rûmî'nin öğretileri üzerine kurulmuştur.
Mevlililik Tasavvufu, Mevlana Celalettin Rumi’nin oğlu Sultan Velet tarafından, Mevlana’nın ölümünden sonra, XIII. yüzyılda Konya’da kurulan, temeli Mevlana’nın görüşlerine dayanan Sünni bir topluluktur.
Mevlânâ, dönemin İslam anlayışına uygun olarak Ehl-i Sünnet ve’l-Cemaat inancına bağlı olduğu bilinirken Onun izinden giden Mevlevî dervişleri de bu çizgide yürümüş, özellikle Hanefi mezhebi uygulamaları benimsenmiştir.
Dolayısıyla “Mevlevilik Hangi Mezheptir?” sorusunun kısa cevabı şudur:
Mevlevilik bir mezhep değil, Sünni-Hanefi çizgide yer alan bir tasavvuf yoludur.
Tasavvuf ve Mezhep Farkı
Mezhep, fıkıh (İslam hukuku) alanında farklı görüş ve yorumları temsil eder.
Tarikat (örneğin Mevlevilik, Nakşibendilik, Kadirilik), İslam’ın manevi yönünü (ihsan, tasavvuf, Allah’a yakınlık) geliştirmeye odaklanır.
Bu bağlamda Mevlevilik, şeriata bağlı kalmakla birlikte ahlak, edep, sabır ve aşk gibi manevi değerleri esas alır. Mevlânâ'nın “Ya olduğun gibi görün, ya göründüğün gibi ol” sözü, bu anlayışın temelini yansıtır.
Yorumlar
Kalan Karakter: