Kurban Bayramı Çocukları Travmatize Edebilir!
Kurban Bayramının çocukların ruhsal gelişimi için önemli olduğunu vurgulayab Psikolojik Danışman Betül Pakyürek, “12 yaş altı çocuklar kurban kesimi sürecini soyutlayamayabilirler. Bu durum da çocukları travmatize edebilir. Bu süreçte, ebeveynlerin duyarlı ve bilinçli tutumları çocukların travmatik etkilerden korunmasında önemlidir.” ”dedi
Ankara Üniversitesi Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik bölümü mezunu Psikolojik Danışman Betül Pakyürek Kurban Bayramı'nın çocuklar üzerindeki etkileri hakkında Gazetemiz Türkeli’ye özel açıklamalarda bulundu. Pakyürek, çocukların kurban kesimi sürecinde ruhsal problemler yaşayabileceklerine dikkat çekerek, önemli bilgiler paylaştı.
“ÇOCUKLARIN RUHSAL PROBLEMLER YAŞAYABİLECEĞİ GÖZ ARDI EDİLMEMELİDİR”
Kurban Bayramı'nın çocuklar üzerindeki etkileri hakkında bilgi veren Psikolojik Danışman Betül Pakyürek, Kurban Bayramı'nda çocukların kurban kesiminden olumsuz etkilenebileceği ve ruhsal problemler yaşayabileceğinin göz ardı edilmemesi gerektiğini vurguladı. Pakyürek, “Kurban Bayramı yaklaşıyor, Toplumsal birlik ve kaynaşmayı sağlayan bayramlar çocuklar içinde son derece önemli zamanlardır. Kurban bayramında müslümanlar Allah’a olan aidiyetlerini ve yakınlıklarının bir göstergesi olarak kurban kesecekler. Bu noktada çocukların maruz kaldığı durumlara bağlı olarak ruhsal ve duygusal anlamda olası olumsuz yaşantılar yetişkinler tarafından zaman zaman göz ardı edilebiliyor. Ancak çocukların hayvanlarla kurduğu ilişki bağlamında ve içinde bulundukları gelişim evresine göre soyut anlamdaki kurbanı anlamlandırma değişkenlik gösterebilmektedir. Özellikle somut işlemler dönemi olarak adlandırdığımız yaklaşık olarak 11 yaş ve sonrası dönemdeki bireyin ayırt etme, değişkenleri belirleme, kontrol, hayal kurma ve soyut kavramları algılayabilme becerisini henüz kazanamamış işlem öncesi dönemdeki çocuklar kurban eylemini dini anlamı ne ifade ederse etsin bir canlının öldürülmesi olarak görürler. Kurban esnasında hayvanın gözlerinin ve ayaklarının bağlanması çeşitli aşamalar çocuklar için duygusal anlamda çöküntüye neden olabilmektedir. Bu durumu özellikle soyut kavramları anlamlandırma noktasında hazır olmayan çocuklarda hayvanların kesilerek öldürülmesi olarak gördüğü kısmı açıklamak anlatmaya çalışmak işe yaramayacaktır. Yetişkinlerin bilerek ve isteyerek sevdiği merakla inceleyip eğlendiği olumlu duygular beslediği hayvanların öldürülmesine mani olmamaları çocukların daha agresif bir tutuma bürünmelerine neden olabilir. Yaşına ve gelişim düzeyine uygun olmadığı halde kurban esnasında olaylara maruz kalan çocuklarda alt ıslatma, gece kâbusları, uyku düzeninde bozulmalar, et yemeği reddetmek gibi psikolojik problemler baş gösterebiliyor.” diye konuştu.
“KURBAN KESİMİNİN ÇOCUKLARI TRAVMATİZE EDEBİLİR”
Psikolojik Danışman Betül Pakyürek, 12 yaşın altındaki çocukların soyut kavramları anlamakta zorluk çektiklerini ve bu nedenle kurban kesiminin onları travmatize edebileceğini belirterek, bu durumda çocukların duygusal desteğe ihtiyaç duyabileceklerini vurguladı. Pakyütek, “Çocukların soyut düşünebilme anlamlandırabilme kabiliyetleri 11-12 yaşlarında gelişmektedir. Bu yaşın gerektirdiği olgunluğun altında kalan çocuklarda olayları anlık ve somut nesneler üzerinden kavrarlar. Her ne kadar Kurban Bayramı’nın hikâyesinin sonu biz yetişkinlere göre anlamlı bitse de 12 yaş altında olan bir çocuğa soyut konular olan ölüm ve kurban edilme anlam dışı ve bazen de korkutucu gelebilir. Bu durum içerisinde olan çocuklar kurbanlık hayvanla uzun süreli temas kurmamalı onunla ilişki kurmamalıdır. Aksi takdirde çocuklar kolaylıkla hayvanlarla duygusal bağ kurabildikleri için onun kaybını şok ve yas süreci içerisinde geçirmek durumunda kalacaklardır bu da sarsıcı olacağından kurban esnasını görmese bile ilişki kurduğu hayvanı bir daha göremeyecek olmak ve buna ek olarak etrafında güvendiği insanlar tarafından “kayboldu, kaçtı, kaza oldu, uyuyakalmış şimdi yok belki daha sonra gelecek” gibi söylemleri duymakta hayal kırıklığına yol açacaktır. Bu sebeple doğru olmayan açıklamalardan kaçınılmalıdır.” dedi.
Pakyürek sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bütün hassasiyetinize ve önemlerinize rağmen çocuğunuz doğrudan olmasa da dolaylı olarak kurban kesimi sürecine tanık olabilir ya da sosyal medyadan bu görüntüleri izleyebilir. Böyle bir durumda yapılacak en önemli şey çocuğunuzun duygularını ifade etmesine izin verin. Çocuğunuzun hayvanın kesilmesi ile ilgili düşüncelerini ve duygularını dikkatle dinlemeli ve yargılamaktan kaçınmalısınız. Ona “Bunda ağlanacak bir şey yok”, “Et yemiyor muyuz normalde, aynısı işte niye üzülüyorsun ki”, “Üzülme seneye yenisini alırız.” gibi cümleler kurmamaya özen göstermeli onun algılayabildiği açıdan anlamaya çalışarak yanında olduğunuzu hissettirmelisiniz Unutmayın ki belli bir yaşın altındaki çocukların soyut düşünme algıları yeterince gelişmemiştir ve ölüm kavramını yetişkinler gibi algılayamazlar. Bu nedenle ilk anda rahatlaması için duygularını ifade etmesi, ağlaması ya da tepki vermesi sağlıklı ve normal bir süreçtir. Kurban bayramı süresince gündelik işlevselliği bozan yaşam rutinini sekteye uğratıcı düşüncelerin ve duygulanımların artması durumunda Bir uzmandan yardım alabilirsiniz. Çocuğunuza açıklama yapmanıza ya da onun duygularını anlamaya çalışmanıza rağmen, içinde kan ve ölüm olan bir sahne çocuk için travmatik olabilir. Eğer çocuğunuz kurban kesimi işlemine tanık olduktan sonra “kâbus görme, içe kapanma, alt ıslatma vb.” davranışlar gösteriyorsa, bir uzmandan yardım almanız faydalı olabilir.”
“KURBAN BAYRAMINDA ÇOCUKLAR RAHATSIZ EDECİ GÖRÜNTÜLERDEN UZAK TUTULMALI”
Kurban Bayramı'nda çocukların kurban kesimine maruz kalmalarının travmatik etkiler yaratabileceğini, ancak ebeveynlerin yaşlarına uygun açıklamalar ile bu etkileri hafifletebileceğini kaydeden Pakyürek, “Travma kavramı günlük yaşantıda sık kullanılan kelimeler arasına girmeye başlarken, sadece stres düzeyini arttıran olaylara rahatlıkla adlandırabildiğimiz bir kavram olmuştur. Ancak travma, kişinin günlük rutini bozan, ani ve beklenmedik bir şekilde gelişen, dehşet, kaygı ve panik yaratan, kişinin anlamlandırma süreçlerini bozan olaylar, travmatik yaşantılar olarak tanımlanabilmektedir. Kurban Bayramı bağlamında çocukların kurbanın dini ve soyut anlamdaki anlamını kavramakta güçlük yaşayacağı kaçınılmaz bir gerçektir. Bu noktada travmatik bir etkinin olmasının söz konusu olabilmesi için çocukların kesim sürecine maruz kalma durumu, olayı nasıl anlamlandırdığı, tepkileri, duygusal ve davranışsal olarak normal gündelik yaşantısına kıyasla bariz farklılıkların göz önünde bulundurulması önemlidir. Aynı zamanda çocuklarda psikolojik sağlamlılık oldukça yüksektir ve yaşına uygun bir açıklama yapıldığında ve olabildiğinde rahatsız edici görüntülerden uzak tutulduğunda sağlıklı bir şekilde bu süreci atlatabilirler. Bu durumun aksi yönünde uygun olmayan olaylara maruziyeti yaşanan çocuklarda travmatik yaşantılar oluşacağından çeşitli davranış problemleri, agresyon ya da içe kapanma, şok etkisinde kalma ortamdan bağımsız orada değilmiş gibi olma şeklinde davranımlar gözlemlenebilir bu derece şiddetli bir durum olduğunda travma alanında çalışan ruh sağlığı alanında uzman psikolog veya psikolojik danışmanlardan psikolojik destek alınmalıdır.” ifadelerinde bulundu.
"EBEVEYNLERİN SOĞUKKANLI VE BİLİNÇLİ TAVIRLARI KURBANIN TEHLİKELİ OLDUĞU ALGISINI KIRAR”
Kurban kesiminin çocuklara anlatılması konusunda ebeveynlere tavsiyelerde bulunan Pakyürek, “Her ailenin dinamiği farklıdır. Bu noktada ailelerin gelenekselleşmiş çeşitli ritüelleri olabileceği gibi çocuğun etkileşimi olan başka ailelerin de farklı alışkanlıkları olabilir. Bu yaşantılardan bahsederek ailecek yapılacakların konuşulması başka ailelerin farklılıklarınsa saygı duyulması, ailenin dini anlamdaki hassasiyetine bağlı olarak kurbanın paylaşmak ana fikrine uygun yardımcı olmanın önemi gibi toplumdaki değer yargılarının yaşantılar aracılığı ile aktarılması kıymetli olacaktır. Bu noktada yetişkinler soyut kelimelerden uzak yalın bir dille anlatımda bulunmaları 11-12 yaş öncesinde çocuklara daha basit düzeyde bayramların bir araya getirici özellikleri vurgulanarak kurban sürecindeki olumsuz maruziyetten uzak tutmaya özen gösterilmelidir. Soyut anlamda kurbanı anlamlandırabilecek 11-12 yaş ve üzeri çocuklara ise dini anlamdaki metaforik açıklamalarla kurbana ilişkin temel bilgilendirmelerde bulunulabilir. Çocuklar anne babalarının tepkilerini inceleyerek hatta adeta kopyalayarak olayları anlamlandırmaya çalışırlar bu sebeple ebeveynlerin soğukkanlılığı ve bilinçli açıklamaları çocuklarda oluşabilecek kurbanın tehlikeli olduğu algısını kıracaktır. Çocukların anlayabileceği şekilde Kurban nedir, niçin kesilir? Kurban kesilmesi nasıl doğal bir durumsa evrendeki denge açısından bunu çocuğa açıklamak anlamlandırması için çocuk belgeselleri ya da oyunlaştırmak faydalı olacaktır.” şeklinde konuştu.
"KURBAN BAYRAMI, ÇOCUKLARIN GELİŞİMİNE ÖNEMLİ KATKI SAĞLAR"
Betül Pakyürek, Kurban Bayramının, çocuk psikolojisi açısından önemli bir dönem olduğunu ve kurban kesiminin çocukların manevi, duygusal, bilişsel ve sosyal gelişimine etkileri açından büyük önem taşıdığını ifade etti. Pakyürek, “Kurban bayramında aile içi ilişkiler perspektifinde çocuk psikolojisi açısından kurban kesmenin psikolojik ve pedagojik faydaları çeşitli başlıklar altında toplandığında manevi gelişim açısından kurban kesimi, çocukların dini/manevi değerleri öğrenmelerine ve özümsemelerine yardımcı olur. Fedakarlık, cömertlik, kurban verme gibi kavramları somutlaştırarak pekiştirir. Çocukların maneviyat, inanç ve spiritual gelişimini destekler. Duygusal gelişim açısından Kurban kesimi sırasında yaşanan duygu yoğunluğu, çocukların duygusal farkındalıklarını artırır. Kurban etlerini ihtiyaç sahiplerine dağıtma, empati ve paylaşma duygularını güçlendirir. Kurban kesimi sırasında yaşanan heyecan ve coşku, çocukların pozitif duygularını harekete geçirir. Bilişsel gelişim açısından çocukların gözlem ve merak duygularını tetikleyerek keşfetme güdülerini artırır. Kurban kesimi ve dağıtımı hakkında sahip oldukları bilgileri pekiştirir. Kavramsal ve soyut düşünme becerilerini destekler. Sosyal gelişim açısından kurban bayramındaki ziyaretler ise çocukların sosyal ilişkilerini geliştirir.” diye konuştu.
"KURBAN BAYRAMI, AİLELERİN ÇOCUKLARINA ÖĞRETME VE PAYLAŞMA FIRSATI SUNDUĞU ÖNEMLİ BİR ZAMAN DİLİMİ"
Kurban Bayramının, ailelerin çocuklarına, öğretme ve paylaşma fırsatı sunduğu önemli bir zaman dilimi olduğunu belirten Pakyürek, “Aileler, 12 yaş altındaki çocuklarını kesimhanelere götürmemelidir; bu, olası travma riskini azaltabilir. Toplumda "kanlı bayram" gibi söylemler bulunsa da çocuklara bu tarz ifadelerden kaçınılmalıdır. Kurban bayramı, yardımlaşma ve toplumsal dayanışmanın önemli bir parçasıdır; ekonomik zorluk yaşayan ailelere destek sunmak bu dayanışmanın bir örneğidir. Ayrıca, bayramlar aile ziyaretlerini içerir ve çocukların sosyal ilişkilerini güçlendirir; bu ziyaretler sırasında çocukların kendilerini ifade etmeleri için uygun ortamlar sağlanmalıdır. Ayrıca, çocukların dili oyun olduğundan, aileler ziyaretler sırasında çocukların sıkılmaması için oyunlaştırılmış etkinlikler düzenleyebilirler. Bayram sonrasında, çocuklarda görülen agresif davranışlar veya olumsuz duygular gözlemlenirse, durumun normalden farklı olup olmadığını değerlendirmek ve gerektiğinde bir uzmandan destek almak önemlidir. Öte yandan, çocukların düşüncelerini paylaşmasına ve merak etmesine izin verilmeli, yanıltıcı ya da geçiştirici tavırlardan kaçınılmalıdır. Çocukların düşüncelerinin önemsendiğini görmeleri, onların duygusal güvenliğini sağlayacaktır.”
“BAYRAMDA EBEVEYİNLERİN ÇOCUKLARLA İLGİLENMESİ ÖNEMLİ PEDAGOJİK FAYDALAR SAĞLAR”
Bayramların, çocukların hayatlarında özel ve değerli hissettikleri zaman dilimleri olduğunu bu nedenle, ebeveynlerin çocuklara özenli bir yaklaşım sergilemesinin oldukça önemli olduğunu belirten Pakyürek,“Bayramlar, yaşamın her parçasında olduğu gibi çocuklar için önemsendiklerini bayram içerisinde önemli bir yerlerinin olduklarını bilmelerini istedikleri zamanlardır. Bu sebeple onlara özel, değerli ve biricik hissettirici bir yaklaşım içerisinde olmak yetişkin olduklarında etraflarındaki çocuklara da bu şekilde davranmalarını sağlayacaktır. Toplumsal dayanışma içinde oldukça önemli bir olgu olan bayramlarda çocuklara yaklaşımda ana amaç onlara iyi, güvende ve oldukları şekilde kabul edildiklerini hissettirici, bayram için özenli hazırlanmalarını giyim tarzı, kendi tercihlerinin beğenilmesi bayram şekeri ya da ufak harçlıklarla bayrama özgü değerlerin uygulanması yerinde olacaktır. Bayram süresinin uzun olması avantaja çevrilerek ebeveynleri ile nitelikli vakit geçirebilmeleri için ebeveynlerinde başta olmak üzere ekranlardan uzak kalmaları teknolojik aletleri asgari düzeyde kullanarak çeşitli müze gezileri, açık alanda yürüyüşler ya da parkta eğlenceli zaman geçirmek gibi akraba ziyaretlerinde de yolda geçirilen süreyi oyunlaştırmak çocukların gelişimi için oldukça faydalıdır.” ifadelerini kullandı.
Pakyürek, sözlerini şöyle tamamladı:
“Kurban kesimi ve Kurban Bayramı, çocukların manevi, duygusal, bilişsel, sosyal ve aile/toplumsal gelişimi açısından önemli pedagojik faydalar sağlar. Bu deneyimin çocuk psikolojisi bağlamında doğru yönetilmesi, çocukların sağlıklı gelişimi için oldukça değerlidir. Eğer Kurban Bayramı ve Kurban kesimi gibi hassasiyet gerektiren milli-manevi konularda profesyonel yardıma ihtiyaç duyarsanız benimle iletişime geçmekten çekinmeyiniz. Herkese keyifli Bayramlar dilerim.” >> ÖZEL HABER
Yorumlar
Kalan Karakter: