“KADINA YÖNELİK ŞİDDETİ ÖNLEMEK İÇİN DİL KALIPLARI DEĞİŞMELİ”

AFSÜ Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Koordinasyon Kurulu Koordinatörü Dr. Öğretim Üyesi Jale Akgöl,  kadına yönelik şiddet vakalarının önlenmesi için alışılmış erkek egemen dil kalıplarından vazgeçilmesinin önemli olduğunu ifade etti.

AFSÜ Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Koordinasyon Kurulu Koordinatörü Dr. Öğretim Üyesi Jale Akgöl, Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü dolayısıyla AKÜ Sandıklı Meslek Yüksekokulunda konferans verdi.

Konferansında şiddet konusunun yalnızca bireysel ya da bir grup insanın değil toplumun ortak mücadelesini gerektiren bir insanlık meselesi olduğunu ifade eden Akgöl, atılan her adımın, mevcut karanlık tabloyu aydınlatmak için bir umut ışığı olduğunu belirterek şiddetin sadece kanunlarla değil, zihinlerdeki kalıpları değiştirerek ve farkındalık yaratarak sona erebileceğini söyledi.

Kadına yönelik şiddetin, uzun vadeli etkileri ile kadınların topluma tam ve eşit katılımlarını engelleyen insan haklarının ihlali olduğunu dile getiren Akgöl, Türkiye’de 2023 yılı içindeki 438 kadın cinayetinin 135’inin şüpheli, 303’ünün ise cinayet olarak kayıtlara geçtiğini kaydetti.

 “KADINLARIN GÜZELLİKLERİ KONUSUNDAKİ ÖZGÜVENLERİ SOSYAL MEDYA NEDENİYLE DÜŞÜYOR”

Şiddete tanık olan çocuk ve ergenlerin aynı zamanda kendilerinin de fiziksel şiddete uğrama olasılıklarının yüksek olduğunu kaydeden Akgöl, “Aile içi kadına yönelik şiddetin yaşandığı bir ailenin çocuğu olmanın hem çocukluk ve ergenlik döneminde ruhsal sorunların görülme yaygınlığını arttıracağı hem de erişkinlik dönemine uzanan olumsuz yansımalarının olacağı düşünülmektedir. Kadınların yüzde 58’i ve genç kızların yüzde 52’si, sosyal medya ve influencerlar nedeniyle kozmetik bir işlem yaptırma baskısına maruz kalıyor. Türkiye’de kadınların güzellikleri konusunda özgüvenleri 2024’te yüzde 65 olarak görülüyor ki bu oran 2016’da yüzde 78’di.” diye konuştu.

“KADINA YÖNELİK ŞİDDETİ ÖNLEMEK İÇİN DİL KALIPLARI DEĞİŞMELİ”

Kadına yönelik şiddeti önlemek için toplumsal algıları dönüştürmenin ve daha eşitlikçi bir kültür inşa etmenin önemli bir adımı olduğuna dikkat çeken Akgöl, “Kullandığımız ifadeleri ve kalıpları gözden geçirmek, gençler arasında daha sağlıklı bir iletişim ve ilişki biçimi geliştirebilir. ‘Erkek gibi güçlü’ ya da ‘kadın gibi zayıf’ ifadelerinden kaçınılmalı. ‘Adam gibi’ yerine dürüst, cesur gibi daha açıklayıcı ve cinsiyetten bağımsız ifadeler kullanılabilir. Kadınların duygusal ya da zayıf olduğu, erkeklerin ise güçlü ve dominant olduğu algısını yeniden üreten dil kalıplarını değiştirmek önemlidir.” dedi

Soru-cevap bölümü ile devam eden konferans Akgöl’e teşekkür belgesi ve plaket takdimi ile sona erdi.