Ülkemizde ve dünyada nüfusun giderek yaşlandığı ve Alzheimer hastalığının ülkemiz ve dünya için öneminin arttığını belirten İl Sağlık Müdürü Serhat Korkmaz, söz konusu hastalığa dikkat çekerek farkındalık oluşturmak amacı ile 21 Eylül Dünya Alzheimer Günü ve Eylül ayı da Dünya Alzheimer Ayı olarak belirlendiğini söyledi. Korkmaz, Hastalık yaşlılıkla birlikte ortaya çıkmakta; başta unutkanlık olmak üzere çeşitli zihinsel ve davranışsal bozukluklara yol açmakta olan ilerleyici bir beyin hastalığıdır. Alzheimer de bir Demans ( bunama) çeşidi olmakla birlikte her Demans, Alzheimer hastalığı değildir. Günlük hayatın her zamanki gibi sürdürülmesini engelleyen Alzheimer hastalığının 65 yaş sonrasında görülme sıklığı sürekli artış göstermektedir. Ülkemizdeki nüfus yaşlanma hızı dikkate alındığında genç nüfusun giderek yaşlanacağı ve 30-40 yıl sonra Alzheimer hastalığının en önemli sağlık sorunlarından olacağı düşünülmektedir. Hastalığın belirtileri Zihinsel Bozukluklar (genellikle ilk belirti unutkanlık, öğrenme güçlüğü, konuşma bozukluğu, yolunu kaybetme, kişileri tanıyamama ve karar verme güçlüğü) ve Davranışsal Bozukluklar (huzursuzluk, ilgisizlik, saldırganlık, uyku bozukluğu, hayal görme ve depresyon) olarak iki ana başlığa ayrılmaktadır.
ALZHEİMER HASTALIĞININ KESİN TEDAVİSİ YOK
Alzheimer hastalığının kesin tedavisinin olmadığını belirten Kormaz, “Yapılan tedavi ile hastalık tamamen ortadan kaldırılamaz. Hastalığın tedavisinde erken tanı çok önemlidir. Kesin tedavisi olmamakla birlikte tedavi ile hastalığın ilerlemesi yavaşlatılmakta ve hastalığın semptomları ( belirtileri ) azaltılmaktadır. Tedavideki amaç hastanın yaşam kalitesini arttırmaktır. Balık, sebze ve meyve ağırlıklı diyet ile hastalığın başlaması ve ilerlemesi yavaşlatılabilmektedir. Bunun yanında; egzersiz yapmak, düzenli ve dengeli beslenmek, alkol ve sigara kullanımından uzak durmak, zihni aktif tutmak, sosyalleşmek hastalıktan korunmaya yardımcı olmaktadır. Hastalığın engellenmesi mümkün olmamakla beraber özellikle beslenme alışkanlıklarının değiştirilmesi ile yavaşlatılması mümkündür. Bu vesile ile risk grubuna giren ve kendisinde yukarıda saydığımız belirtiler olduğunu hisseden kişilerin sağlık ve kuruluşlarımıza başvurarak bilgi ve destek almalarını rica eder, herkese sağlıklı bir yaşam dilerim” dedi. >>TÜRKELİ