Devlet Sahada, Vatandaş Güvende: Afyon Emniyeti Siber Suçlara Göz Açtırmıyor!
Afyonkarahisar İl Emniyet Müdürlüğü Siber Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü’nde görevli Komiser Namık Özcan, siber suçlarla mücadelenin aralıksız sürdüğünü belirterek, 2025 yılı içerisinde nitelikli dolandırıcılık, nitelikli hırsızlık, yasa dışı bahis ve tefecilik suçlarına yönelik toplam 53 operasyon gerçekleştirildiğini açıkladı.
Yayınlanma :
18.12.2025 10:39
Güncelleme :
18.12.2025 10:39
Afyonkarahisar İl Emniyet Müdürlüğü Siber Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü’nde görevli Komiser Namık Özcan, gazetemize siber suçlara ilişkin bilgilendirmelerde bulunarak, İl Emniyet Müdürlüğü tarafından yürütülen çalışmaları aktardı.
“Düşük Fiyatlı İlanlar Dolandırıcılığın Kapısını Aralıyor”
Son dönemde artan internet kullanımına paralel olarak ürün dolandırıcılığının, vatandaşları en sık mağdur eden suç türleri arasında ilk sıraya yerleştiğini belirten görevli Komiser Namık Özcan, “Günümüzde vatandaşların en sık mağdur olduğu suç türlerinin başında ürün dolandırıcılığı gelmektedir. Özellikle ihtiyaç duyulan ürünlerin, herkes tarafından bilinen ve güvenilir internet siteleri yerine; ikinci el alım-satım yapılan, halk arasında renkleriyle anılan bazı platformlar ya da sosyal medya üzerinden temin edilmek istenmesi, dolandırıcılık riskini ciddi ölçüde artırmaktadır. Elbette bu platformlarda işini düzgün yapan, gerçek satıcılar da bulunmaktadır. Ancak bazı kötü niyetli kişiler, bu mecraları kullanarak gerçekte var olmayan ürünleri satışa sunabilmektedir. Örneğin piyasa değeri 20 bin lira olan bir ürünün, bu sitelerde 5 bin, 7 bin ya da 10 bin lira gibi normal değerinin çok altında fiyatlarla ilana konulduğu görülebilmektedir. Mevcut ekonomik koşullar nedeniyle vatandaşlar bu tür cazip tekliflere yönelebilmekte ve dolandırıcıların tuzağına düşebilmektedir. Vatandaşlar ürünü satın almak amacıyla kapora göndermekte ya da ürün bedelini havale veya EFT yoluyla karşı tarafa iletmektedir. Ancak karşı tarafta gerçekte böyle bir ürünü satan bir kişi bulunmadığı için herhangi bir ürün teslim edilmemekte ve mağduriyet yaşanmaktadır. Dolandırıldığını fark eden vatandaşlar şube müdürlüğüne müracaat ederek suç duyurusunda bulunmakta, adli mercilere gerekli bilgilendirmeler yapılarak tahkikat süreci başlatılmaktadır.” diye konuştu.
“Artan İnternet Kullanımı Dolandırıcılığı Tetikledi”
Pandemi sürecinde hızla artan internet kullanımının, dolandırıcılık suçlarının artışındaki en önemli etkenlerden biri olduğunu kaydeden Özcan, “Bu tür dolandırıcılık olaylarındaki artışın en temel nedenlerinden biri, pandemi süreciyle birlikte internet kullanımının ülkemizde büyük ölçüde yaygınlaşmasıdır. Daha önce internet erişimi sınırlı olan birçok hanede uzaktan eğitim ihtiyacı nedeniyle internet bağlantısı sağlanmış, çocuklara akıllı telefon ve tabletler alınmıştır. Daha önce teknolojiyle çok içli dışlı olmayan yetişkinler de eğitim ve iletişim ihtiyaçları sebebiyle dijital ortama adapte olmak zorunda kalmıştır. İnternet üzerinden işlenen suçların, fiziksel ortamda işlenen suçlara kıyasla takibinin daha zor olması, suçların bu alana yönelmesine neden olmuştur. Dolandırıcılar hedef kitleye daha kolay ulaşabilirken, teknolojinin sağladığı anonimlik sayesinde kimliklerini gizleyebilmektedir. Geçmişte bir eve girerek hırsızlık yapmaya çalışan bir kişinin ev sahibiyle karşılaşma, çevredeki kişiler ya da kameralar tarafından görülme, parmak izi ya da DNA gibi deliller bırakma riski bulunurken; günümüzde internet ortamında işlenen suçlarda bu risklerin büyük ölçüde azalması, suç türlerinin dijital alana evrilmesine yol açmıştır.” şeklinde konuştu.
“‘Sazan Sarmalı’ Yöntemiyle Büyük Mağduriyetler Yaşanıyor”
Komiser Özcan, Ev, araç ve telefon alım-satımında uygulanan ‘sazan sarmalı’ yönteminin, dolandırıcıların en sık başvurduğu tuzaklardan biri olduğunu söyledi. Özcan, “Vatandaşların en fazla mağdur olduğu dolandırıcılık yöntemleri, hem miktarına hem de uygulanış şekline göre değişiklik göstermektedir. Miktar açısından en sık karşılaşılan yöntemlerin başında, kamuoyunda “sazan sarmalı” olarak bilinen dolandırıcılık türü gelmektedir. Bu yöntemde vatandaşlar ev, araç ya da cep telefonu satın almak isterken üçüncü şahıslara para göndermekte ve mağdur olmaktadır. Aslında satın alınmak istenen ürün gerçek bir kişiye ait olmakta; ancak ödeme, araya giren dolandırıcının yönlendirmesiyle farklı bir hesaba aktarılmaktadır. Bu tür mağduriyetlerin önüne geçebilmek adına özellikle tapu ve noter işlemlerinde kullanılan güvenli ödeme sistemlerinin tercih edilmesi büyük önem taşımaktadır. Vatandaşların alım-satım işlemlerinde şahısların IBAN ya da banka hesaplarına doğrudan para göndermemesi gerekmektedir. Alıcı ve satıcının bedel konusunda açık ve net şekilde, doğrudan iletişim kurması zorunludur. Örneğin değeri 2 milyon lira olan bir daire satışında, alıcı bu daireyi 1 milyon liraya aldığını, satıcı ise 2 milyon liraya sattığını sanabilmekte; aradaki üçüncü kişi her iki tarafı farklı yönlendirerek dolandırıcılığı gerçekleştirebilmektedir. Bu nedenle alıcı ve satıcı, “Bu ürünü kaça alıyorum, kaça satıyorsun?” sorusunu doğrudan birbirine sormalı, üçüncü kişilere itibar etmemelidir. Alıcı ve satıcı dışında hiçbir kişi ya da hesaba ödeme yapılmamalıdır.” ifadelerini kullandı.
“Yatırım Dolandırıcılığı Son Yıllarda Artış Gösterdi”
Son yıllarda hızla yaygınlaşan yatırım dolandırıcılığının, özellikle kripto para üzerinden vatandaşları hedef aldığını dile getiren Özcan, “Bir diğer yaygın dolandırıcılık yöntemi ise yatırım dolandırıcılığıdır. Teknolojinin gelişmesiyle birlikte özellikle kripto para üzerinden yapılan bu tür dolandırıcılıklar son yıllarda ciddi oranda artmıştır. Az parayla kısa sürede yüksek kazanç elde edileceği düşüncesi, vatandaşları bu tuzağa çekmektedir. Telegram başta olmak üzere çeşitli sosyal medya platformlarında kurulan sözde yatırım grupları ya da “yatırım danışmanlığı” adı altında faaliyet gösteren yapılar güvenilir değildir. Bu yöntemde vatandaşlardan belirli bir miktar para yatırmaları istenmekte, sahte uygulamalar üzerinden gerçeği yansıtmayan yüksek bakiyeler gösterilmektedir. Ancak bu parayı çekebilmek için ek ödeme talep edilmekte ve mağduriyet giderek artmaktadır.” dedi
“Siber Suçlarla Mücadelede Farkındalık ve Operasyonlar Sürüyor”
Komiser Özcan, Afyonkarahisar Siber Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğünün, hem farkındalık çalışmaları hem de operasyonel faaliyetleriyle siber suçlara karşı mücadelesini aralıksız sürdürdüğünü kaydetti. Özcan, “Afyonkarahisar Siber Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü olarak, vatandaşları bilgilendirmek amacıyla İçişleri Bakanlığı öncülüğünde yürütülen SİBERAY Farkındalık Programı kapsamında okullarda, çeşitli platformlarda ve medya aracılığıyla toplumun her kesimine yönelik bilinçlendirme çalışmaları yürütülmektedir. Buna rağmen meydana gelen olumsuz durumlarda adli süreçler titizlikle yürütülmekte, her dosya vatandaşın kendi parasıymış gibi hassasiyetle takip edilmektedir. Bu kapsamda 2025 yılı içerisinde nitelikli hırsızlık, nitelikli dolandırıcılık, yasa dışı bahis ve tefecilik suçlarına yönelik toplam 53 operasyon gerçekleştirilmiş; farklı illerde yürütülen çalışmalar sonucunda şüpheliler yakalanarak ilimize getirilmiş ve adli mercilere sevk edilmiştir. Şüpheliler, cezalarında indirim sağlamak amacıyla mağduriyetlerin giderilmesi yoluna gitmekte, bu durum vatandaşların zararlarının kısmen de olsa telafi edilmesine katkı sağlamaktadır.” şeklinde konuştu
“Sahte TOKİ Siteleri Google Reklamlarıyla Vatandaşları Tuzağa Düşürüyor”
Google reklamlarıyla üst sıralara taşınan sahte sitelerin, TOKİ başvurusu yapmak isteyen vatandaşlar için ciddi risk oluşturduğunu belirten Özcan, “Son dönemde sıkça karşılaşılan TOKİ dolandırıcılığı da bu duruma önemli bir örnektir. Sosyal konut projeleri üzerinden oluşturulan sahte internet siteleri, Google reklamlarıyla üst sıralara taşınmakta; vatandaşlar resmi başvuru sayfaları yerine bu sahte sitelere yönlendirilerek üçüncü kişilere para göndermektedir. Vatandaşların yalnızca resmi kurumlar tarafından yapılan duyuruları takip etmeleri büyük önem taşımaktadır. Dolandırıldığını düşünen ya da dolandırılma şüphesi yaşayan vatandaşlar, 112 Acil Çağrı Merkezi üzerinden ihbarda bulunabilir; emniyet birimlerine, jandarmaya ya da savcılıklara müracaat edebilir. Vatandaşların ‘Bu suç mu?’ ya da ‘Bildirim yaparsam sonuç alınır mı?’ gibi düşüncelerle tereddüt etmemesi gerekmektedir. Her ihbar değerlendirilmekte ve titizlikle ele alınmaktadır.” dedi
>>Özel Haber: Şeyda Yeşilçay- Ceren Çiydem – Kadir Kaplan
Yorum Yazma Kuralları
Lütfen yorum yaparken veya bir yorumu yanıtlarken aşağıda yer alan yorum yazma kurallarına dikkat ediniz.
Türkiye Cumhuriyeti yasalarına aykırı, suç veya suçluyu övme amaçlı yorumlar yapmayınız.
Küfür, argo, hakaret içerikli, nefret uyandıracak veya nefreti körükleyecek yorumlar yapmayınız.
Irkçı, cinsiyetçi, kişilik haklarını zedeleyen, taciz amaçlı veya saldırgan ifadeler kullanmayınız.
Türkçe imla kurallarına ve noktalama işaretlerine uygun cümleler kurmaya özen gösteriniz.
Yorumunuzu tamamı büyük harflerden oluşacak şekilde yazmayınız.
Gizli veya açık biçimde reklam, tanıtım amaçlı yorumlar yapmayınız.
Kendinizin veya bir başkasının kişisel bilgilerini paylaşmayınız.
Yorumlarınızın hukuki sorumluluğunu üstlendiğinizi, talep edilmesi halinde bilgilerinizin yetkili makamlarla paylaşılacağını unutmayınız.
Yorumlar
Kalan Karakter: