Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Anadolu Ajansının (AA) "Global İletişim Ortağı" olduğu, İstanbul Fuar Merkezi'nde düzenlenen IDEF 2025'in açılışında yaptığı konuşmada, burada olmaktan büyük memnuniyet ve heyecan duyduğunu söyledi.
Türkiye'nin yanı sıra dünyanın farklı ülkelerinden fuara teşrif eden misafirlere, "kültür, medeniyet ve teknolojinin buluştuğu şehir İstanbul"a hoş geldiklerini ifade eden Erdoğan, bu kapsamda yapacakları görüşmelerin, varacakları anlaşmaların, kuracakları ortaklıkların ülkeler, firmalar ve sektörler için hayırlara vesile olmasını diledi.
Erdoğan, küresel bir marka haline gelen IDEF'i başarıyla organize eden Milli Savunma Bakanlığı, Savunma Sanayii Başkanlığı ve Türk Silahlı Kuvvetlerini Güçlendirme Vakfını tebrik etti.
İleri teknolojiye sahip savunma ürünleriyle fuarda boy gösteren firmalara teşekkür eden Erdoğan, "Kendi alanında dünyanın en büyük ve en etkili ilk 3 fuarından biri olan Uluslararası Savunma Sanayii Fuarı'nın bu yıl 17'ncisini düzenliyoruz. Bugün burada sadece Türk savunma sanayisinin gelişimine değil, aynı zamanda bir milletin bağımsızlık yürüyüşüne de şahitlik ediyor, kendi gök kubbesinde, kendi kanatlarıyla yükselen bir ülkenin hikayesini görüyoruz." ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, fuara olan ilginin her geçen yıl artmasından büyük bir kıvanç ve onur duyduklarını anlattı.
"120 bini aşkın profesyonel ziyaretçinin fuara katılımı bekleniyor"
"Bu yılki organizasyonda 99 ülke ve uluslararası kuruluştan 219 heyeti temsilen 937 heyet üyesini misafir etmenin bahtiyarlığını yaşıyoruz." diyen Erdoğan, şöyle devam etti:
"1000'e yakın yerli ve 400'ün üzerinde yabancı firma kara, hava, deniz, uzay ve siber güvenlik alanlarında geliştirdikleri ürünleri 6 gün boyunca burada sergileme imkanı bulacak. Pazar gününe kadar 120 bini aşkın profesyonel ziyaretçinin fuara katılımı bekleniyor. Bu değerli buluşmayı salt ticari bir faaliyet, savunma sanayii alanındaki ürünlerin tanıtım ve satışının yapıldığı uluslararası çapta bir pazar olarak görmediğimizi özellikle bilmenizi rica ediyorum. Hep söylediğim gibi mesele alışveriş yapmak değildir. Asıl mesele kazan-kazan temelinde uzun vadeli ortaklıklar tesis edebilmektir. Mesele, ticaretle birlikte kalıcı iş birlikleri geliştirebilmektir. Türkiye olarak, biz buna hazırız ve çok yönlü iş birliklerine açığız. IDEF 2025'te ürün ve ekipmanlarıyla yer alan firmalarımızın tamamına başarılar diliyor, misafir heyetlerimizin her birine şükranlarımı iletiyorum."
Erdoğan, savunma alanı başta olmak üzere, IDEF 2025'in sektör ve firmalar arasındaki ilişkilere önemli katkılar yapmasını, yeni işbirliklerine kapı aralamasını, dostluk ve kardeşliği güçlendirmesini temenni etti.
Bir hususun altını çizerek ifade etmek istediğini dile getiren Erdoğan, "Güç dengelerinin yeniden belirlendiği, küresel ağırlık merkezlerinin yer değiştirdiği, uluslararası rekabetin giderek kızıştığı bir süreçten geçiyoruz." diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, her gün yeni bir krize uyandıklarını, yarının ne olacağını kimsenin bilmediğini ve tahmin edemediğini söyledi.
İkinci Cihan Harbi'nin sonrası oluşturulan kural temelli uluslararası sistemin yerini, "Kimin gücü kime yeterse" diyebilecekleri yeni bir düzenin aldığını belirten Erdoğan, "Haklının güçlü olduğu değil, güçlünün haklı olduğu bir anlayış tarzı hızla kanıksanıyor. Haklının hakkını arayacağı uluslararası mekanizmalar ise kendilerinden beklenen görevi icra edemiyor." diye konuştu.
Türkiye'nin gerek coğrafi konumu, gerekse tarihi, beşeri, kültürel bağları itibariyle bu yeni statükonun etkilerini en çok hisseden ülkelerden biri olduğuna dikkati çeken Erdoğan, "Gazze'de 22 aydır katmerlenerek devam eden soykırımın, İsrail'in coğrafyamızı istikrarsızlaştırmaya dönük saldırılarının, Rusya ile Ukrayna arasında 3,5 yılı geride bırakan savaşın Güney Asya'dan Kuzey Afrika'ya, Balkanlar'dan Güney Kafkasya'ya kadar geniş bir bölgede nükseden sıcak gerilimlerin tamamını bir şekilde bizi ilgilendirmekte, tedbir almamızı, müdahil olmamızı gerektirmektedir. Etrafımız ateş çemberiyle kuşatılmış derken bunu hamaset olsun diye söylemiyoruz. Aksine her gün yaşadığımız bir gerçeği ifade ediyoruz." değerlendirmesini yaptı.
Yorumlar
Kalan Karakter: