COVID-19 ÇALIŞMALARINA AKÜ’DEN KATKI
Afyon Kocatepe Üniversitesi (AKÜ), 42 farklı dilin konuşulduğu, toplam 87 ülkede, 27 bin 989 kişi ile gerçekleştirilen uluslararası bilimsel bir projede yer aldı.
Yayınlanma :
12.08.2021 01:33
Güncelleme :
12.08.2021 01:33


Çok uluslu proje, tüm dünyada psikoloji bölümlerini birleştiren, “The Psychological Science Accelerator” adını taşıyan, AKÜ Psikoloji Bölümünün de içinde olduğu 500 psikoloji bölümünün oluşturduğu bir psikoloji bilim laboratuvar ağı tarafından yürütülüyor. Projede Kenya, Filipinler, ABD, Meksika, Arjantin, Brezilya, Şili, Güney Afrika, Almanya, Avusturya, Avustralya, Macaristan, İsveç, Fransa, İngiltere, Kosta Rika, Kanada, Belçika, Slovenya, Çekya, Romanya, Güney Kore, Japonya, Çin, Nijerya, Mısır, Portekiz, Ermenistan, Hollanda, Norveç, İsviçre, Pakistan, Polonya, Rusya, Arnavutluk, Fil Dişi Sahilleri gibi 87 farklı ülkeden çok sayıda bilim insanı ve akademik kurum bulunuyor. Türkiye’den, AKÜ haricinde Bilkent Üniversitesi, Ortadoğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ), Hacettepe Üniversitesi, Üsküdar Üniversitesi, Atılım Üniversitesi, Başkent Üniversitesi, Samsun Üniversitesi, Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi, Ankara Medipol Üniversitesi çalışmada yer alıyor. Proje çıktıları arasında yer alan bilimsel çalışma, uluslararası bilimsel bir yayın olan “Nature Human Behavior” Springer’de yer aldı. Akademik ve bilimsel çalışmaların saygınlığını ölçen, bilimsel çalışmaların etkilerini gösteren bir değerlendirme sistemi olan “impact factor”ü 2019 yılında “12.282” olan SSCI A grubu dergide yayımlanan çalışma “A multi-country test of brief reappraisal interventions on emotions during the COVID-19 pandemic” başlığı ile yer alıyor.
“SAKİN KALARAK HAYATA DEVAM EDEBİLMEK GEREKİR”
Konuyla ilgili açıklama yapan Dursun, Covid-19 pandemisinin fiziksel olduğu kadar ruhsal zararları olduğuna dikkat çekti. Dursun, duygusal tepkilerle ve sıkıntılarla başa çıkabilmek için kullanılan “Yeniden Değerlendirme” yönteminden bahsetti. Yöntemin var olan durumu yeniden yorumlamak ve yapılandırmak ya da kurgulamak olduğunu söyleyen Dursun, bireyin kendisiyle konuşmaya başlamasının önemine değindi. Pandemi gibi zorlu süreçlerden geçerken telkinin ve sakin kalmanın gerekliliğini hatırlatan Dursun, “En çok kendimizle vakit geçiriyoruz. ‘Ellerimi yıkamalıyım. Yüzüme dokunmaktan kaçınmam gerekir. Güvenli mesafeyi korumalıyım ve tüm bunları yapabilirim’ gibi basit ancak telkin edici konuşmaların güçlü etkileri mevcuttur. Aslında bunlar bize yabancı yöntemler değil. Dünya tarihi bu ve benzeri virüs arşivleriyle dolu. Her zaman mücadele etmemiz gereken bireysel ve toplumsal durumlar olagelmiştir. Toplumsal travmalar, kırılmalar yarattığı gibi hayatımızdaki öncelikleri de belirler. Yaşamanın önemini anlamamıza, anlamlı sosyal bağlantılar ya da ilişkiler kurmamıza neden olur. Belki bunlar bize yabancı gelen sonuçlar değil. Ancak bu çalışma bizlere, tüm dünyada, Afrika ya da Fil Dişi Sahilleri gibi farklı kültürlerde bile telkin edici düşünce biçimlerinin aşırı duygusal tepkilerimizin önlenmesindeki önemini yeniden hatırlattı” şeklinde konuştu. >>TÜRKELİ
Yorum Yazma Kuralları
Lütfen yorum yaparken veya bir yorumu yanıtlarken aşağıda yer alan yorum yazma kurallarına dikkat ediniz.
Türkiye Cumhuriyeti yasalarına aykırı, suç veya suçluyu övme amaçlı yorumlar yapmayınız.
Küfür, argo, hakaret içerikli, nefret uyandıracak veya nefreti körükleyecek yorumlar yapmayınız.
Irkçı, cinsiyetçi, kişilik haklarını zedeleyen, taciz amaçlı veya saldırgan ifadeler kullanmayınız.
Türkçe imla kurallarına ve noktalama işaretlerine uygun cümleler kurmaya özen gösteriniz.
Yorumunuzu tamamı büyük harflerden oluşacak şekilde yazmayınız.
Gizli veya açık biçimde reklam, tanıtım amaçlı yorumlar yapmayınız.
Kendinizin veya bir başkasının kişisel bilgilerini paylaşmayınız.
Yorumlarınızın hukuki sorumluluğunu üstlendiğinizi, talep edilmesi halinde bilgilerinizin yetkili makamlarla paylaşılacağını unutmayınız.
Yorumlar
Kalan Karakter: