Başkan Mısırlıoğlu TBMM eski Başkanı İsmail Kahraman'ın “Şehirlerin kurtuluş günlerinin kutlanmasına karşıyım, fetihler kutlanır” sözlerine tepki gösterdi. İYİ Parti İl Başkanı Muhammet Mısırlıoğlu: “TBMM eski Başkanı İsmail Kahraman'ın ''Şehirlerin kurtuluş günlerinin kutlanmasına karşıyım, fetihler kutlanır'' sözlerini şiddetle kınıyoruz. Daha önce de dillendirmişlerdi. Yolsuzluklarını, haksızlıklarını, düşmanlıklarını toplumun bugün hafızasına düşen birtakım yanlışları ötelemek, örtmek için yapılan bir perdelemedir ve abeste iştigaldir. Yapılan açıklamayı kurtuluş düşmanlığı, Cumhuriyet düşmanlığı olarak nitelendiriyorum. Çok vahim bir şey. Bunun arkasında Atatürk düşmanlığı yatıyor. Atatürk’ün koltuğuna oturarak böyle konuşan biri içindeki duyguların tezahürünü ortaya koydu. Şiddetle kınıyoruz ve ayıplıyoruz. TBMM’de Meclis Başkanlığı yapmış bir insan bir an önce geçmişte yaptığı görevin de farkına varmalı ve özür dilemeli”. Dedi.
“İKTİDARA GELDİĞİMİZDE KARAMAN’I YOK SAYACAĞIZ”
Başkan Mısırlıoğlu: “Bu tarz siyasal İslamcılar Atatürk’ten ve Cumhuriyetimizden bir kuyruk acısı içerisindeler. Dolayısıyla Kurtuluş Savaşı yoktur diyerekten Atatürk’ü yok saymaya çalışıyorlar. Bizim Atatürk’ümüz var. Her zaman da yaşayacak. Eski meclis başkanı İsmail Kahraman’ın yapmış olduğu talihsiz açıklama sonrası görüyoruz ki kendisi başkanlığını yapmış olduğu TBMM’nin hangi şart ve hallerde kurulduğu ve neye hizmet ettiğinden oldukça bihaber. Bu kutlu amacı bile özümseyememiş bir muhteremin, 15 Mayıs 1919 da Osman NEVRES, namı diğer Hasan Tahsin’in attığı ilk kurşun sonrası şehadete erişinin takibinde, Demirci Mehmet Efe’nin ‘’Bir genç düşmana ilk kurşunu sıkmış, bundan sonrası bize düşer!" söyleminden haberdar olmasını beklemek de zaten abesle iştigal olur. Amacınız Milli Mücadele'yi ve kahramanlarını yok saymak, unutturmak mı? Ama bizler, Laik Türkiye Cumhuriyetinin kurucusu İlk ve ebedi Cumhur Başkanımız Mareşal Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün cepheden cepheye cansiperane koştururken, İsmail Kahraman ve avanesinin savunduğu zihniyetin 17 Kasım 1922 tarihinde vatan toprakları yangın yeriyken nasıl kaçıp gittiğinden haberdarız. Unutulmamalıdır ki; bu topraklarda Fahrettin Altayların, Hasan Tahsinlerin, Ali Çetinkayaların, Yörük Ali Efelerin, Demirci Mehmet Efelerin, Çete Ayşelerin, Halime Kaptanların, Kara Fatmaların, Nene Hatunların, Sütçü İmamların kalbini mücadele ateşiyle yakan İlk ve ebedi Cumhur Başkanımız Mareşal Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarının mücadelesini yok saymak, tek kelime ile ahde vefasızlıktır. Çünkü artık anlatmaya çalışmayacağız. Zira Bu toprakların nasıl düşman işgalinden kurtulduğunu, halkını akıbeti belirsiz bir halde bırakıp kaçan bir saltanat mensubunun siyasetini hortlatmaya çalışan güruha anlatmak beyhude bir çabadır. Ama kendisine hatırlatmak icap ederse unutmamalıdır ki; Ahde vefasızlık imansızlıktır! Bundan sonrasında yapılacak olan ise, iktidar sahibi olduğumuzda İzmir Millet Vekilimiz Sayın Aytun Çıray’ın dile getirmiş olduğu üzere, İsmail Kahraman’ın hasbelkader yürütmüş olduğu TBMM Başkanlığı görevinin yok sayılması yönünde gerekli çalışmaların başlatılması olacaktır. Genel Başkanımız Meral Akşener’in ifadesiyle ‘’Kendisinin ilk vukuatı olmamakla birlikte, bu bir şuur altı, bu bir tercihtir, Anlaşılıyor ki bizim gibiler, benim gibiler, sizin gibiler illerimizin işgalden kurtuluş günlerini anmaya, kutlamaya, şehitlerimize gazilerimize rahmet okumaya, şükran duymaya devam edeceğiz; 'Sayın' diyemediğim İsmail Kahraman Bey ise "Yunanlılar kazansa pek iyi olurdu" diyen zihniyet içerisinde işgal edilmiş günleri anmaya, ona saygı duymaya devam edebilir" >>Mehmet Karakaş
Yorumlar
Kalan Karakter: