Akrones termal yaza hazır
Akrones Termal bu yıl yaz sezonuna iddialı bir giriş yapıyor. Afyonkarahisarlılar için özel hizmet kalitesi ile misafirlerine unutulmaz deneyimler yaşatmayı hedefleyen Akrones Termal, fiyatlarını da makul bir seviyede tutuyor.
Türkiye’nin termal başkenti ilimizde, şehrin en genç oteli olma özelliğine sahip Akrones Termal, baharın gelişi ile hem iç hem de dış pazarda misafirlerden gelen talepler doğrultusunda yaz sezonuna başlayacak.
27 yıllık tecrübe ile yönetiliyor
Türkiye’nin en büyük SPA’larından birine ve bölgenin en seçkin restoranına sahip olan Akrones yaz sezonunda Afyonkarahisar halkı için eğlenceli ve fiyatları gayet makul olan projeler hazırladı. Otelin Genel Müdürü Hamit Topaloğlu, 27 yıllık tecrübesini Akrones Termal’i Afyonkarahisar halkına sunmak için kullanıyor.
“Türkiye’de şu anda bu büyüklükte bir otel yapılmıyor”
Türkeli Gazetesine konuşan Akrones Termal Genel Müdürü Hamit Topaloğlu, “Albay Ailesi Özgür Yapı olarak bu oteli yaptılar ve Afyonkarahisar kazandırdılar. Türk turizmine kazandırdılar. Çok iddialı bir proje ve bugün itibariyle Türkiye’de bu çapta bir yatırım yapılmıyor. Eğer yapılıyorsa da zaten durdurulmuş durumdadır. Bu çapta bu büyüklükte değildir. Dolayısıyla bu böyle bir risk alındı. Eller taşın altına konuldu ve bu bölgeye bir otel kazandırıldı. Bölgemiz şu anda gerçekten mükemmel. İç turizmde yüzde 98’e varan potansiyel de çalışıyoruz ve bölge doluluk oranları çok iyi gidiyor” dedi.
“Gelecek için çok şey yapmalıyız”
“Ben geleceğe baktığım zaman gelecek için iyimser olmadığımı da görüyorum” diyen Topaloğlu şöyle konuştu: “Gelecek için hakikaten artık çok daha fazla şey yapmamız gerekiyor. Hem ülke olarak, hem bölge olarak, hem de Afyon olarak. Şimdi burada birçok şey yapılıyor. Sayın Valimiz her zaman önümüzde ve her toplantıda bizlere bunu hatırlatıyor. ‘Yeter ki proje getirin konuşalım’ diyor. Belediye başkanımız aynı şekilde. Biz Valimizi ve Belediye Başkanımızı yanımıza alarak toplu hareket etmemiz gerekiyor. Fuarlarda daha aktif olmamız gerekiyor. Dünya fuarlarına girmemiz gerekiyor. Şu anda bugün itibariyle dünyanın herhangi bir yerinde iki haftada bir artık fuar yapılıyor. Turizm fuarları yapılıyor. Artık herkes istediği verimin maksimumunu elde etmeye çalışıyor. Bizlerin de aynı şekilde çaba sarf etmemiz gerekiyor.”
“Elimizi ayağımızı bağlayan ciddi sorunlarımız var”
Topaloğlu, “Biz tatilin sadece termal olmadığını, artık sadece insanların buraya 2 gün 3 gün termale gelip dinlenip gitmediğini biliyoruz. Bu yüzden bunun çözümlerini nasıl üretebiliriz, nasıl farklı pazarlara hitap edebiliriz, bunun üzerinde çalışıyoruz. Her zaman söylediğim gibi şu anda yurt dışı pazarı üzerinde yoğun bir şekilde çalışıyoruz. Nereden ne getirebiliriz ona bakıyoruz ama yine dönüp dolaşıp problemlerimizi geliyoruz. Sonuçta bizim elimizi ayağımızı bağlayan çok ciddi problemler var” diye konuştu.
“İstanbul’a uçakla 6 saatte gidiyorum, bu ciddi bir sorun”
“Şimdi siz buradan kalkıp İstanbul’a uçakla eğer 6 saatte gidiyorsanız çok ciddi bir sorundur” diyen Topaloğlu, sözlerine şöyle devam etti: “Afyon’dan Atatürk Havalimanı’na 6 saatten bahsediyorum. Ben buradan Dubai’ye giderken havalimanında olmak için 2 saat önce çıktım. Bir saat önce oradaydım. İki buçuk üç saate yakın rötar yaptı. Oldu mu size 5 saat. Bir saat de havadayız, yaptı 6 saat. Ben altı buçuk saat sonra Atatürk Havalimanı’na iniyorum. Allah’tan benim uçağım uygun bir saatteydi ki oradaki uçağı kaçırma durumumu olmadı.”
“Uçak sayısı ciddi bir sorun”
Hal böyle olunca vatandaşların arabasını tercih ettiğini ifade eden Topaloğlu, “Bir şekilde araba ile gitmeye çalışıyor. Daha avantajlı ve daha rahat. O zaman da ne oluyor? Türk Hava Yolları ‘ben para kazanamıyorum’ diyor. Tabii ki kazanamazsın. Uçağı saatinde kaldırmazsan kazanamazsın ve bildiğim kadarıyla havalimanında bu durum çok sık yaşanıyor. Şimdi bunlara baktığımız zaman havalimanı problem, uçak sayısı problem, uçak sayısı düşük. Buraya en azından bir uçakla daha desteklemedikten sonra bizim tur dışarıdan turist falan beklememiz mümkün değil” dedi.
“Hızlı tren yerli turist için faydalı olur ama yabancı turist umudunu yok eder”
Topaloğlu, hızlı trenin mutlaka faydası olacağına inandığını ifade ederek şöyle dedi: “Nasıl faydası olacak diye sorarsanız iç turizme katkısı büyük olacak. Ankara’dan turist gelecek İstanbul’dan gelecek İzmir’den gelecek Antalya’dan gelecek bu yadsınamaz bir şey. Ama bunun dış pazara katkısı yok. Şimdi adam Ankara’ya havalimanına gidecek. Oradan hızlı trene binecek tekrar 1-2 saat yolla buraya gelecek. Bizim rakiplerimizde bu durum çok farklı. Örnek veriyorum Macaristan’da adam havaalanına iniyor. Budapeşte’ye geldiğinde yarım saat sonra zaten gideceği otele varıyor. Şimdi Ankara’ya Antalya’ya İzmir’e İstanbul’a inip sonra da hızlı tren ile Afyonkarahisar’a gelmek ve bu ihtimali düşünmek çok akılcı değil. Bu çok normal bir şey değil. Trenin gelecek olması havaalanının gücünü azaltacağına inanıyorum. Bizim dışarıdan sağlamaya çalıştığımız turistin de bir şekilde önüne geçecek. Zaten öyle bir turist yok ama bu umutlarımız da yok olacak.”
“Turistlerin yüzde 98’inin yerli olması rahatsız edici bir durum”
Topaloğlu, “Bizim Zafer havaalanında normal saatlerde kalkacak bir uçağa ihtiyacımız var. Biz turizmi bununla biraz daha hareketli hale getirebileceğimize inanıyoruz. Ben şunu söylemek istiyorum: Eğer bu şekilde giderse böyle kalır gider, ancak iç pazarı biliyoruz yarın buraya oteller gelecek dolacak taşıyacak ama bölgenin katma değeri artmayacak. Bu, bu kadar basit. Şu anda bizim doluluk oranımız yüzde 60 civarında. Bu, baktığınız zaman fena bir doluluk oranı değil ama kötü de değil. Yeni açılmış bir otel olarak iyiyiz ama burada rahatsız edici olay şey bu turistlerin %98’inin yerli turistler olması rahatsız edici” diye konuştu.
“Arabanın gazına yüklenmek gerekiyor”
“Burada yabancı turistleri bu noktada desteklemek yani buraya çekmek gerekir” diyen Topaloğlu, “Türk turistin yanına yabancı turiste koymamız lazım. Biz birini birine tercih etmiyoruz. Şimdi bölgeye yeni otel yatırımları gelecek. Dolayısıyla bir müddet sonra yerli turist yetersiz kalacak, dolayısıyla da burada çıtayı yükseltmek gerekiyor. Arabanın gazına biraz daha yüklenmek ve daha iyi yol almak gerekiyor. Bölgeyi daha büyütmek gerekiyor. Otel sayısının artırılması gerekiyor ve bu şehre çok daha fazla yabancı turist getirmek gerekiyor. Bunlar varken neden sadece iç turizmle bu işi devam ettirelim” ifadelerine yer verdi.
“Ülkemizin kalkınması için yabancı turist şart”
Topaloğlu ayrıca, “Antalya’yı Antalya yapan kim? Türk turist ne demektir? Bana sorarsanız paranın sol cepten sadece sağ girmesi demektir. Türk ekonomisine bir faydası var mı? Sadece paranın el değişiminden sağlanan bir katma değer vardır. Bu da devlete katkı sağlar ama onun dışında ülkemize bir katkı sağlar mı, yok. İhracat anlamında bir katkısı olur mu, o da olmaz. Dolayısıyla bizim buradaki amacımız ülkemize dışarıdan turist getirmek. Onların parasını elde etmek ve doğrudan bir katma değer sağlamak istiyoruz. Örnek veriyorum bütçe açığı diyoruz vesaire biz bu şekilde kapatacağız bu bütçe açıklarını” diye konuştu.
“Yerli turistle paramız sol cepten sağ cebe giriyor”
Topaloğlu, “Avrupalıyı Arapları Asyalıları getireceğiz. Onlar ülkemize döviz bırakacaklar ve bizde onlarla bütçe açığına faydamız olacak. Ama biz öbür türlü birbirimizi ağırlarız, paramız sol cepten çıkar sağ cebe girer ve bu şekilde geçinir gideriz. Ülke ekonomisine katkısı olmayacak. Bu, bu kadar basit. Bu halimizle eğer devam edersek. Biz Türk’ün yanına yabancı turisti de koyarsak o zaman hem bölge için bir katma değer sağlamış oluruz hem de ülkemiz için bir katma değer sağlamış oluruz. O noktada işte cari açığa da kapanması için katkı sağlamış oluyoruz. Bütçe açığına da kapanması yönünde katkıda bulunacağız. Var mı bundan daha önemli bir durum” dedi.
“Bölgenin en seçkin restoranı”
Bölgenin en seçkin restoranını açtıklarını ifade eden Topaloğlu, “Biz otelimizle birlikte bu bölgeye yeni bir şeyler getirmeye çalıştık. Steak House diye bir alakart restoranımız var. Bu restoran bölgede çok popüler bir restoran. Dolayısıyla hem açık alanının olması, hem terasının olması her türlü ihtiyaca hizmet edebilmesi, her türlü yemeğin olması burayı seçkin bir hale getiriyor. Bir yanda Amerika’nın New York steak var, bir yanda da Afyon’un tandırı, kavurması var. Dolayısıyla her türlü yemeği geniş yelpazede sunuyoruz” diye konuştu.
“Bölgenin kültürüne sahip çıkmaya çalışıyoruz”
Topaloğlu, “Uzman arkadaşlarımızla birlikte bölgenin yemeklerine kültürüne sahip çıkmaya çalışıyoruz. Onun yanında bölgeye yeni bir şeyler getirmeye çalışıyoruz. Örneğin bir şaşlık kebabından tutun da bir New York steak’ına kadar restoranımızda her türlü yemeği sunuyoruz. SPA olarak biliyoruz ki Türkiye’nin en büyük SPA’larından biriyiz. Bu uluslararası standartlarda ve hizmette bir SPA. Biz burada her türlü masaj hizmetini veriyoruz ve bu dünya standartlarında sunuluyor. Burada daha çok uzak doğu yoğunluklu masajları veriyoruz. Özel bakım hizmeti veriyoruz” şeklinde konuştu.
“Afyonkarahisar halkını otelimizde istiyoruz”
“Afyonkarahisar halkını otelimizde istiyoruz” diyen Topaloğlu, “Dolayısıyla fiyatlarımız her alanda makul. İnanılmaz derecede makul onu belirtmek istiyorum. Bugün Afyonkarahisarlı bir aile gelip buraya 100 - 150 liraya bütün gün buradaki termalin suyun SPA’nın tadını çıkarabilir. Şu anda aile banyolarımız Afyonkarahisarlılarla dolup taşıyor. Zaten bir hafta sonrasına falan ancak yer verebiliyoruz. Şu anda tamamen dolu durumda. Sebebi ne diye soracak olursanız; insanlar kendilerini özel hissediyor. Aile banyosu deyip geçmeyin. Banyo deyince insanlar gelip duş alıp çıkacak gibi geliyor” dedi.
“New York yemeklerinden Afyon kebabına kadar çeşit var”
Alakart restoranın zengin bir yelpazeye hitap ettiğini vurgulayan Topaloğlu, “Hani Afyon’un tandırından, kavurmasından tutunda New York’un yemeklerine kadar her türlü yemeği sunabiliyoruz. Fitness sporumuz sürekli açık. Bizim fitness salonumuz sabah 07.00 itibariyle açılıyor, gece 23.00’a kadar devam ediyor. Şu anda üyeliğimizi doldurduğumuz için üyelik kabul edemiyoruz. Üyeliklerimizin kapasitesi %100 dolmuş durumda. Bırakan üyelerimiz olursa onların yerine yedekte bekleyen misafirlerden alıyoruz ama günübirlik çok yoğun bir şekilde kullanılıyor. SPA merkezimizde günlük faydalanan bir misafirimiz her türlü imkândan faydalanabiliyor. Yani saunalardan tutun da, hamamlarına, termal havuzlardan yüzme havuzlarına, çocuklar için aqua parka kadar. SPA’dan faydalanan kişi bunların tamamından faydalanabiliyorlar” ifadelerine yer verdi.
“Özel paketlerimiz var”
Topaloğlu, “Özel paketlerimiz de var. Örneğin kahvaltının olduğu paketlerimiz var. Afyonkarahisarlılar aileleriyle birlikte gelip kahvaltısını yapıp kahvaltı sonrası sıpaya geçip akşama kadar hatta gece 23.00’a kadar SPA’nın tadını çıkarıp evlerine gidebiliyorlar. Fiyatlarımızı makul bir şekilde tutmaya çalışıyoruz” dedi.
“Siz çay içerken, çocuklarınızla sağlık kulübünde ilgilenelim”
Topaloğlu, “Yatırımcımız aslında bu oteli Afyonlu için yaptı. Yani Afyonlu gelsin bu otelin tadını çıkarsın istiyor. Kişi ailesiyle gelsin çocuğunu sağlık kulübüne bıraksın, orada profesyonel ekibimiz var. Çocuklarla ilgilensin, oynatsın, eğitsin, aynı zamanda biz orada eğitsel oyunlar yapıyoruz ve çocukların becerilerini geliştirmelerini sağlıyoruz. Profesyonel ekibimiz orada çocuklarınız için çalışıyor. Akşamları çocukların eğlenceleri ve şovları var. Bunlar için bizim herhangi bir ücretimiz yok. Anne ve baba lobide çayını içerken çocukları bunlardan faydalanabiliyor. Bir alışveriş merkezi mantığı gibi düşünün. Çocuklarımızı alışveriş merkezine götürdüğümüzde oradaki oyuncaklardan nasıl faydalanabiliyorlarsa ve biz de orada bir çay içebiliyorlarsa burada da aynı” ifadelerine yer verdi.
“Neden fiyatları yüksek tutalım ki, insanlar gelmeyince anlamı olmaz”
Topaloğlu fiyatların uygun olduğunu anlatarak şöyle konuştu: “Ben inanıyorum ki fiyatlar birebir aynı hatta daha düşük. Çünkü bizim burada amacımız Afyonlu ile içli dışlı olmak istiyoruz. Burası Afyon’un oteli, sizin oteliniz. Elbette dışarıdan turist gelecek, gidecek, ticari bir boyutu var ama böyle bir tesis yapılmışsa Afyon gibi yeni gelişen bir ilde elbette Afyonluların gelip kullanması gerek. Biz bunu önemli bir değer olarak görüyoruz. Çocuklarlar gidilebilecek mutlaka birkaç yer vardır ama burası da artık daha renkli bir yer. Ben neden fiyatları yüksek tutayım? İnsanlar buraya gelemezse o zaman bir anlamı yok ki.”
10 tip 317 oda var
Topaloğlu, “Bizim 317 odamız var. Engelli odalarımızda var. İhtiyaca göre hazırlanabiliyor. Bir kral dairemiz var, İki Sultan Suit diye tabir ettiğimiz Kral ve ailesinin bir altı var, suitlerin bir üstü olan odalarımız var. Çok çeşitli çok sayıda oda tipimiz var. Bizim şu anda en az 10 oda tipimiz var diyebilirim. Standart odadan başlıyoruz, onun üzerine ekleyerek gidiyoruz. Her türlü aileye her türlü arkadaş grubuna ve her türlü ihtiyaca hitap edebilecek durumda” ifadelerini kullandı.
“Yaza ve Afyonluya hazırız”
“Biz şu anda yaza hazırlanıyoruz” diyen Topaloğlu sözlerini, “İnşallah Mayıs ayının ortasına doğru dış alanındaki 4 büyük havuzumuz var. Bütün Afyonluları oraya bekliyoruz. Havuzlarımızın sembolik bir ücreti olacak ama her türlü hizmet olacak. Çocuklarımız için eğlence olacak, oyun olacak yarışmalar olacak. Her türlü aktivite olacak. Antalya’daki süper lüks oteller vardır ya eğlenceli denize havuza girilebilen, onun bir tık üstü olacak diyebilirim. Her şey profesyonel ekipler tarafından yapılacak. Yaza hazırız diyebilirim. Afyonluya hazırız diyebilirim” ifadeleri ile noktaladı. >>>Oktay Yüksel – Mehmet Karakaş
Yorumlar
Kalan Karakter: