BELEDİYELER ZEMİN deprem VE JEOTERMAL BİRİMİ KURMALI
Afyonkarahisar Jeoloji Mühendisleri Odası Başkanı Yusuf Ulutürk, 1. Derece deprem bölgesinde bulunan Afyonkarahisar’ın dirençli bir şehir olması için belediyelerin oluşturacağı birimler ile denetim ve kontrollerin sıkı tutulması gerektiğini söyledi.
Geçtiğimiz günlerde yapılan seçimlerin ardından yeniden oda başkanlığı görevine seçilen Jeoloji Mühendisleri Odası Başkanı Yusuf Ulutürk, seçim sürecini ve 1. Derece deprem bölgesi içerisinde bulunan Afyonkarahisar’ı gelecekte bekleyen tehlikeler ile çözüm yollarını anlattı.
“YÜZDE 98 OY İLE YENİDEN GÖREVE SEÇİLDİK”
Afyonkarahisar Jeoloji Mühendisleri Odası’nda güven tazeleyen Yusuf Ulutürk, seçim sürecine ilişkin bilgiler verdi. Başkan Ulutürk; “Jeoloji Mühendisleri Odası olarak bizim her 2 yılda bir seçimlerimiz oluyor. 15 büyük şehirde bizim şubelerimiz var ve biz gidip seçimlerde şube başkanlarımızı seçiyoruz. afyonkarahisar olarak da Eskişehir’e bağlıyız. Şube başkanlarının seçiminin ardından da illere temsilci seçimleri oluyor. Geçtiğimiz günlerde de Afyonkarahisar temsilciliği seçimlerimiz oldu. 1999 yılında Afyonkarahisar Jeoloji Mühendisleri Odası’nın temsilciliğinin kurulmasına vesile olan isimlerden biriyim ve 25 yıldır da katkı sunmaya çalışıyorum. AKÜ Öğretim Üyesi Prof. Dr. Yaşar Kibici ile başlayan temsilcilik görevini daha sonra da 2011 yılından itibaren 13 yıldır da ben yürütüyordum. Geçtiğimiz günlerde yapılan seçimlerde de genç arkadaşlar taşın altına elini koysun diyerek bir çalışmamız oldu. Seçim sırasında birkaç aday çıkınca odanın hem teknik olarak hem de idare anlamında eşit davranılması gerektiğini ortaya koymuşlar. Şahsıma teklifte bulunularak adaletimize ve eşit davranacağımıza inanarak 2 yıl daha görevde kalmamız yönünde talep geldi. Bende böyle bir ortak karar var ise ve birbirimizi destekleyecek isek beraber yürütelim dedik ve seçim gerçekleşerek delegelerin yüzde 98’inin oyu ile 2 yıl daha bu görev tevdi edildi” dedi.
“BİLİMSEL VERİLER IŞIĞINDA BİLGİLENDİRMEYE DEVAM EDECEĞİZ”
Bilimsel veriler ışığında kamu kurum ve kuruluşları ile vatandaşları doğru bilgilendiren bir sivil toplum kuruluşu olduklarını ifade eden Oda Başkanı Yusuf Ulutürk; “Jeoloji Mühendisleri Odası olarak biz bilimsel verileri baz alan bir STK olarak şehrin özellikle zemin, yer bilimi ve özellikle yeraltı suları, jeotermal ile ilgili hep doğru bilgiler vermeyi ve bu bilgileri ilgili kurum ve kuruluşlara doğru kanalize etmeye çalıştık. 1999 depreminden sonra şehrimizde de böyle bir deprem bilincinin oluşması gerektiği, belli bölgelerimizin, belli yapılaşma alanlarımızın semine çok duyarlı olduğu ve depreme hassas olduğunu belirterek buralara dikkat edilmesi gerektiğini görsel basın ve yazılı basın ile sosyal medya üzerinden paylaştık. Bundan sonra da bu tür paylaşımlarımızı ve çalışmalarımızı oda ve temsilcilik olarak yürütmeye devam edeceğiz. Bu görevimizi yaparken bir STK olarak bilim ve gerçeklik neyi ifade ediyor ise, neyi söylüyor ise biz de onu anlatmakla mükellefiz. ” ifade etti.
“BELEDİYELER ZEMİN DEPREM VE JEOTERMAL BİRİMİ KURMALI”
Afyonkarahisar ile ilgili değerlendirmelerde de bulunan Jeoloji Mühendisleri Odası Başkanı Yusuf Ulutürk; “Seçim sürecimizin tamamlanmasının ardından oda temsilciliklerimiz ve yardımcılarımız ile birlikte Afyonkarahisr Belediyesi’ni ziyaret ettik. Ziyarette Afyonkarahisar’ın depreme dirençli bir şehir olması için neler yapılması gerektiği ile ilgili hedeflerimizi ve neler yapılması gerektiğini Belediye Başkanı Burcu Köksal’a aktardık. Bunların başında zemin deprem ve jeotermal inceleme birimi kurulması gerekiyor Afyonkarahisar da ve bu çok önemli bir durum. Çevre illere de bakarsanız depreme çok hassas olmayan illerde dahi bu birim kurulmuş durumda. Afyonkarahisar’da böyle bir dağınıklık var özellikle merkez belediyesinde. Bu birimin acilen kurulması gerekiyor. Bu birim kurulur ise Mısri Mahallesi’ndeki kentsel dönüşüm ile ilgili, Uydukent ve yeni gelişen bölgelerle ilgili zemin etkileşimi, zemin ve yapı ile ilgili olan bağlantının iyi sağlanması, hangi zeminlerde nasıl bir yapılaşma olması gerektiği ile ilgili bu birim daha aktif çalışacak, belediyeyi de doğru yönlendirmiş olacak çünkü belediyeler hizmet alan kurumlar. Hizmet alan kurumlar güçlü olur ise, ne istediğini bilirse karşısındaki kişi de ona göre hizmet üretir. Eğer siz teknik olarak güçlü olmazsanız, ne istediğinizi bilmezseniz size gelen üründe de istediğiniz kaliteyi bulamazsınız” dedi.
“İLÇE BELEDİYELERİ DE BİRİMLERİNİ OLUŞTURMALI”
Yusuf Ulutürk, belediyelerin kaliteli ve planlı çalışmaları için ilçelerde de birimleri kurmalarını önerdi. Ulutürk; “Belediyelerin deprem, zemin ve jeotermal konularında daha kaliteli ve planlı çalışma ortamı oluşturmasının yolu da zemin, deprem ve jeotermal inceleme birimi kurulması olmalı. Afyonkarahisar Belediyesi’nde şu an bir yer bilimci arkadaşımız görev yapıyor ancak tek kişinin üstleneceği bir iş değil. Birkaç yer bilimci takviyesi daha yapılarak hem burada yapılan zemin iyileştirmesi ve diğer çalışmaların kontrol edilmesi ve yerinde müdahale edilmesi ile özellikle Mısri Mahallesi gibi yerlerde kentsel dönüşüm yapılacak ise bunun hangi şartlarda yapılması gerektiği, zemin olarak nasıl bir yapılaşmanın uygun olacağı ile ilgili odamız ve belediye birimi ile ortak çalışarak hem vatandaşın yararına hem de yerel ve merkezi yönetimin yararına olacak bir çalışma yürütüleceğini düşünüyoruz. Biz bu birimin depreme hassas olan Dinar, Sandıklı ve Emirdağ gibi ilçelerde de bu tür küçük müdürlükler halinde kurulup derli toplu bir hale gelmesini arzu ediyoruz. Önümüzdeki günlerde ilçe belediyelerimizi de ziyaret ederek ne kadar önemli bir çalışma olduğunu ve ne kadar aciliyetli olduğunu anlatacağız” diye konuştu.
“ÜLKEMİZ AKTİF FAYLARIN YOĞUN OLDUĞU BİR COĞRAFYAYA SAHİP”
Kahramanmaraş merkezli depremin 13 ili etkilediğini dile getiren Ulutürk; “Kahramanmaraş merkezli deprem çok büyük fay hareketi ile oluşan ve 13 ili etkileyen bir deprem ve çok büyük bir felaket. Tabii ülkemiz genç faylarla çevrili olduğu için aktif fayların yoğun olduğu coğrafyada yaşıyoruz. Bu nedenle tüm illerimizin yüzde 90’a yakın kısmının depremle yaşamayı öğrenmesi gerekiyor. Depreme hazırlıklı olmamız ve dirençli kentler oluşturmamız gerekiyor. Şehirlerin kentsel dönüşüm eski bina stoklarının yenilenmesi depreme dirençli hale getirilmesi, uygun alanın bulunması gibi konularda her belediyenin bu tedbirleri alıp vatandaşın güvenli bir şekilde yaşamasını sağlaması gerekiyor. Bu yerel yönetimlerin asli görevleri arasında yer alıyor” dedi.
“ZEMİN SIVILAŞMAYA HASSASSA HİSSEDİLEN DEPREM ŞİDDETİ ARTAR”
Afyonkarahisar ile ilgili detayları da paylaşan Yusuf Ulutürk; “Afyonkarahisar normal dediğimiz faylarla çevrili. Üniversiteden ve farklı kurumlardan arkadaşlarımız da zaman zaman düzenlenen toplantılarda gerekli bilgileri paylaşıyorlar. Jeoloji Mühendisleri Odası olarak bizim belli bir çalışma grubumuz var. 2003 yılındaki Sultandağı depreminden sonra Maltepe’ye kadar kırılan Sultandağı fayı, Simav fayı ile aynı özellikleri taşıdığı için bu arada var. Bu boşluk zamanla kırılacak ve 6 ila 6,5 şiddetinde olur. Yakın zamanda bir hocamız 7,2 şiddetinde hissedebileceğimizi söyledi doğrudur. Sizin zemininiz sıvılaşmaya ve diğer yan etkilere hassassa 6 şiddetindeki depremi oradaki diğer parametrelerin de etkisiyle 7 ila 7,2 şiddetinde hissedebilirsiniz. Bu nedenle depreme dayanıklı daha iyi mühendislik yapıları imal etmemiz gerekiyor. Afyonkarahisar 1. Derece deprem bölgesinde yer aldığı için bilimsel gerçeklerden uzaklaşmadan yapılması gerekiyor” dedi.
“YAŞANAN DEPREMLERDEN DERS ALMAZSAK BİZİ DAHA KÖTÜ GÜNLER BEKLİYOR”
“Afyonkarahisar’da zemin + 2. kata kadar zemin iyileştirmeleri önemsenmeden yapılıyordu” diyerek sözlerini sürdüren Başkan Uluçay; “Biz geçtiğimiz yıl Kahramanmaraş depreminden sonra bu konunun önemi daha fazla hissedilince 2. Kata kadar olan binalarda da zemin iyileştirmelerinin belli standartlarda yapılması gerektiği ve bu çalışma sırasında yapılacak olan deney ve diğer işlemlerinin belediye tarafından kontrollü bir şekilde yapılarak imar planının verilmesi yönünde bir öneri ve çalışma olmuştu. Bu öneri ve çalışma bazı ilave ve değişiklikler yapıldı ve zemin + 2. kata kadar olan binalarda halen iyileştirme yapılmıyor. Biz eğer Kahramanmaraş, Hatay gibi illerde ortaya çıkan depremin etkilerinden ders almadıysak bizi daha kötü günlerin beklediğini söyleyebilirim. Bir karar alınıyor ve sonradan birilerinin etkisiyle değişiklik yapılarak belli bölümleri çıkarılıyor. Bu tür kararlarda şahıslar değil toplum yararının gözetilmesi gerekiyor. Özellikle Uydukent, Selçuklu mahalleleri ile Sahipata Mahallesi’nin bir kısmı ile yeni yerleşim alanlarında biz zemin iyileştirmesiniz kuralına ve kaidesine göre yapılması gerektiğini, zemin + 2 kata kadar olan yerlerde de bu iyileştirmenin mutlaka önemli olduğunu söylüyoruz” diye konuştu.
“AFYONKARAHİSAR İÇİN BÜYÜK BİR DEPREM BEKLENİYOR”
Afyonkarahisar’da da yer altında enerji birikimi var ve önümüzdeki yıllarda Maltepe’ye kadar olan Sultandağı fayının Simav’a kadar olan boşluk kırılacak. Bu kırılma esnasında da 6,5 ila 7 büyüklüğünde bir deprem etkisi bekleniyor. Bu şiddetteki depremlere dirençli binalar olabilmesi için Odamızın yaptığı mühendislik hesaplamalarının ve parametrelerin dikkate alınarak iyileştirme yapılması veya farklı mühendislik uygulamaları yapılarak depreme hazır hale getirilmesi gerekiyor. Vatandaşların veya bina sahiplerinin küçük nüansları dikkate almaması ileride çok daha büyük sıkıntıların yaşanmasına sebep olacaktır. Afyonkarahisar’ın depreme dirençli bir şehir haline dönüşmesi ve çok büyük can ve mal kayıplarının yaşanmaması için uyarılarımızın dikkate alınması belediyelerin de kontrol mekanizmalarını oluşturmalarını tavsiye ediyoruz” ifadelerine yer verdi. >>Mustafa KILINÇ
MUSTAFA KILINÇ