Üniversitemizin bölge ve ülke ekonomisine katkı sunmak amacıyla gerçekleştirdiği ve bu sene “Tıbbi ve Aromatik Bitkilerin Ulusal ve Uluslararası Ticari Potansiyeli” ana temasıyla gerçekleştirilen 7. Tıbbi, Aromatik ve Baharat Bitkileri Çalıştayı (AFSÜ-TAB 2023) 23-24 Kasım tarihlerinde başarıyla tamamlandı. Çalıştayda, Afyonkarahisar’da “Tıbbi Aromatik Bitkiler Borsası” kurulacağı müjdesini veren Rektörümüz Prof. Dr. Nurullah Okumuş, “Afyonkarahisar Ticaret Borsası (ATB) ile AFSÜ iş birliğinde Tıbbi Aromatik Bitkiler Borsası kurulması kararı aldık. ATB’nin lisanslı depolar, analiz laboratuvarları ve dijital alt yapısı için destek sağlayacağı borsamızın en kısa sürede faaliyete geçmesini bekliyoruz.” dedi.AFSÜ Teknoloji Transfer Ofisi tarafından organize edilen AFSÜ-TAB 2023’ün açılış töreni, Afyonkarahisar Valisi Doç. Dr. Kübra Güran Yiğitbaşı, Eski Orman ve Su İşleri Bakanı Prof. Dr. Veysel Eroğlu, ilgili kurum amirleri ve protokolün katılımıyla Korel Termal Otel’de yapıldı. Açılış töreninde; AKÜ Rektörü Prof. Dr. Mehmet Karakaş, Uşak Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ekrem Savaş, Munzur Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Kenan Peker, Kütahya Sağlık Bilimleri Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Tekin, Afyonkarahisar Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO) Yönetim Kurulu Başkanı Hüsnü Serteser, ATB Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Mühsürler, ATSO Meclis Başkanı Mustafa Ali Çelikten, firma yöneticileri, akademisyenler, bakanlık, daire ve şube temsilcileri ile öğrencilerimiz hazır bulundu.
Prof. Dr. Okumuş: “Bitkisel kaynaklı ilaçların kullanımı yaygınlaştı.”
Çalıştayda selamlama konuşması yapan AFSÜ Rektörü Prof. Dr. Okumuş, tıbbi ve aromatik bitkilerin işlenmiş veya işlenmemiş şekilde gıda, ilaç, kozmetik ve baharat gibi kullanım amacı olan bitkiler olduğunu ifade ederek, bilinen yaklaşık 422 bin bitki türünün yaklaşık 72 bininin tıbbi amaçlı kullanılabildiğini söyledi.
Ülkemizde 3649’u endemik olmak üzere 167 familyaya ait 11 bin 707 bitki türü bulunduğunu ve bu türlerin yaklaşık 500 tanesinin tıbbi, aromatik ve baharat bitkisi olarak ticaretinin yapıldığını belirten Prof. Dr. Okumuş, “Özellikle son yıllarda görülen salgın hastalıklar sonrası, sentetik ilaçlar yerine bitkisel kaynaklı ilaçların kullanımı yaygınlaştı. Dünyada tıbbi aromatik bitkilerin araştırma, geliştirme faaliyetlerinden üretimine, pazarlamasından lojistiğine kadar giderek büyüyen bir pazar ortaya çıktı. Günümüzde Dünya nüfusunun yüzde 80’inin geleneksel veya tamamlayıcı tıptan yararlandığı bilinmektedir.” dedi.
Türkiye’nin kekik, defneyaprağı, kimyon, haşhaş, gül yağı gibi bitkilerde büyük bir kapasitesi ve uluslararası tedarikçi olmasına rağmen hem üretim hem de pazarlama alanında beklenen seviyenin altında olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Okumuş, şöyle konuştu: “Önümüzde çözüme kavuşturulması gereken çok fazla konu bulunmakta. Hangi ürünler hangi alanda, hangi iklime uygun şekilde yetiştirilecek, ürünün kullanım potansiyeli nedir, bu konuda halen bir standardizasyon oluşturulmuş değil. Kalitede eksiklerimiz var. Ürünlerin çok büyük bir kısmı herhangi bir kalite kontrolünden geçmeden, doğadan toplanarak piyasaya sürülmektedir. Denetim ile ilgili konuşmamız gereken konular var. Bu konuda tek bir denetim otoritesi belirlenmiş değil. Yine pazarlama ve ticarette de ciddiyetle üzerinde durmamız gereken konular var.
“Her anlamda kaliteli, işlenmiş veya işlenmemiş üretim yapmamız gerekiyor.”
Tıbbi, aromatik ve baharat bitkilerinin kullanımı hızla yaygınlaşırken, insanlar bu ürünlerin içeriğini ve doğru kullanım alanlarını bilmek istiyorlar. Türkiye markasının bu konuda öne çıkabilmesi ve sürdürülebilir bir ticarete sahip olabilmemiz için her anlamda kaliteli, işlenmiş veya işlenmemiş üretim yapmamız gerekiyor. 2020’li yılların başında ülkemizin Tıbbi ve Aromatik Bitki ihracatı 371 milyon dolar civarına ulaşmışsa da bu rakam maalesef Dünya ihracat hacmine baktığımız zaman çok düşük kalmaktadır. Bunun yanında ülkemizde tıbbi ve aromatik bitkisel ürün ithalatı son yıllarda giderek artış göstermiştir. İhraç ettiğimizin iki katını dışarıdan ithal ediyoruz.”dedi.
Odaklanılması gereken sorunların başında, Türkiye’nin ağırlıklı olarak işlenmemiş tıbbi ve aromatik bitki ihraççısı durumunda bulunmasının geldiğinin altını çizen Prof. Dr. Okumuş, sözlerini şöyle sürdürdü: “Anadolu florasında bulunmasına rağmen bazı tıbbi bitkilerin alt ürünlerini ithal ediyoruz. Yani ham madde olarak dışarıya gönderiyoruz, işlemiş ürün olarak ithal ediyoruz. İlimiz için en çarpıcı örnek Afyon Alkaloitleri; bu ürünleri yurt dışına ham madde olarak ihraç ettikten sonra ilaç olarak geri alıyoruz.
Bu toprakların seçkin mahsullerinin sadece drop olarak satılmak yerine artık tıbbi yararlı ürün hâline dönüştürülmesi gerekiyor. Bu nedenle sanayinin, özel sektörün, akademinin mutlaka iş birliği yapması gerekiyor. Herkes, parça parça olsun benim olsun mantığı ile çalıştığı için dünya pazarında geri kalıyoruz. Özellikle üniversitelerin tıbbi ve aromatik bitkiler araştırma ve geliştirme faaliyetlerine daha fazla kaynak ayırması gerekiyor.
“AFSÜ’de ilaç araştırma-geliştirme çalışmalarına da öncelik veriyoruz.”
AFSÜ olarak tıbbi ve aromatik bitkiler konusuna önem veriyoruz ve öncelikli alanlarımızdan biri olarak odaklanıyoruz. AFSÜ’de kaliteli ve modern sağlık eğitimi ve hizmeti yanında termal sağlık ve ilaç araştırma-geliştirme çalışmalarına da öncelik veriyoruz. Bu amaçla Atatürk Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu bünyesinde Tıbbi Aromatik Bitkiler Programını açtık. Geçen yıl ilk mezunlarımızı verdik ve onlar için bir uygulama sahası oluşturduk. Bu sahada, özellikle tıbbi ve aromatik bitkiler bakımından Afyonkarahisar tarımı için hangi alanlarda alternatif oluşturabiliriz düşüncesiyle iki yıl önce safran ekimi gerçekleştirdik. Geçen yıl ilk ürünlerimizi aldık. Ektiğimiz ürünlerin 3 ile 5 katı oranında safranlarımız arttı.
Başsavcımızın ve Kadın Kültür Evlerinin desteği ile önümüzdeki sene Başsavcılığımızca tahsis edilen arazide safran ekimi yapmayı düşünüyoruz. Tıbbi, aromatik özellikli bir ürünü Afyonkarahisar tarımına sunmuş olduk. Halkın gelip gezebileceği, görebileceği bir merkez planımız da var. Türkiye’nin en modern Tıbbi Mantar üretim tesisini kurduk. İnşallah önümüzdeki aydan itibaren ilk tıbbi mantar ekimlerimize başlıyoruz.”
Prof. Dr. Veysel Eroğlu: “Hep birlikte bu alanı şaha kaldıracağız.”
Eski Orman ve Su İşleri Bakanı Prof. Dr. Veysel Eroğlu, çalıştayın açılışında yaptığı konuşmada Türkiye’nin tıbbi, aromatik ve baharat bitkileri alanında yıldan yıla artan ciddi bir ivme yakaladığını belirterek, “Türkiye’de bütün kurum ve bakanlıklar bu konunun ehemmiyetini kavrayarak sahip çıktı. Bunun daha da ilerlemesi için çalışmalar yapılması gerekiyordu. Ben burada Rektörümüze, Valimize ve Ticaret Borsası Başkanımıza teşekkür ediyorum. Artık Afyonkarahisar’da Tıbbi Aromatik Bitkiler Borsası kuruluyor. Bizler ham maddeyi üretiyor, dışarıya gönderiyor sonra da ithal ediyoruz. Artık bu kaynaklarımızın nihai üretimine geçmemiz lazım. Bu alanda üniversitelerimize, araştırma merkezlerine ve ticari kuruluşlara önemli görevler düşüyor. Hep birlikte bu alanı şaha kaldıracağız.” dedi.
Türkiye’de bazı gruplar tarafından ilaç üretiminin önünün kesildiğine dikkat çeken Prof. Dr. Eroğlu, şöyle konuştu: “Türkiye’deki ticari açığın en büyük nedenlerinden biri ilaç ithalatıdır. Bazı kuruluşlar, hem ülkede ilaç üretenin önünü kesiyor hem de dışarıdan ithal edilen ürünün muadilinin araştırmasını bile yapmıyor. Açıkça söylüyorum, bu kurumlara çeki düzen vermek gerekir. Türkiye’de ilaç üretiminin önünü kesmeyin! Bu bir vatan ihanetidir. Bunu, gerekirse her masada dile getireceğiz.”DEDİ.
Vali Yiğitbaşı: “Borsanın Türkiye’de ilk defa Afyonkarahisar’da kurulması kritik bir adım olacaktır.”
Çalıştay açılışında konuşan Afyonkarahisar Valisi Doç. Dr. Kübra Güran Yiğitbaşı, Dünya çapında değişen ekonomik dengede, tıbbi ve aromatik bitkilerin Türkiye ve Afyonkarahisar adına önemli bir stratejik değeri olduğunu söyledi. Vali Yiğitbaşı, şöyle konuştu: “Tıbbi, aromatik ve baharat bitkilerinin ülkemize ve şehrimize gelir getirici katma değeri yüksek ürün elde etme yolunda adaptasyonu, üretimi ve kalite çalışmalarını iyileştirme amacıyla, Afyonkarahisar’da başta AFSÜ olmak üzere Tarım İl Müdürlüğü ve İl Özel İdaresi bünyesinde uzun yıllardır çeşitli girişimler yapılmaktadır. AFSÜ bünyesinde açılan Tıbbi ve Aromatik Bitkiler Programı ile üniversite yerleşkesindeki 25 bin metrekarelik Uygulama ve Araştırma sahasında, bir taraftan akademik çalışmalar yürütülürken diğer yandan şehrimizin iklimine uyum sağlayabileceği öngörülen bitkilerle alternatif ürün yelpazesi oluşturmak adına adaptasyon çalışmaları yapılmaktadır.
AFSÜ-Orman Genel Müdürlüğü iş birliği ile Ar-Ge Ormanı oluşturulmuş, safran, çörekotu gibi bitkiler için plantasyonlar kurulmuş olup Valiliğimiz, Afyonkarahisar Cumhuriyet Başsavcılığı ve AFSÜ iş birliğiyle Açık Ceza İnfaz Kurumundaki kadın mahkûmların üretime katkıları adına Tıbbi ve Aromatik Bitkiler Bahçesi oluşturuldu.” diye konuştu.
Çalıştayın en önemli gündem maddesinin Afyonkarahisar’da “Tıbbi ve Aromatik Bitkiler Borsası”nın kurulması kararı olduğunu ifade eden Vali Yiğitbaşı, “Böyle bir borsanın Türkiye’de ilk defa Afyonkarahisar’da kurulması hem şehrimiz hem de ülkemiz adına kritik bir adım olacaktır. Bu çalıştayda akademisyenler, özel sektör temsilcileri ve bürokratlarımız arasında yapılacak tartışma ve müzakereler sonucunda tıbbi ve aromatik bitkiler alanında atılacak adımların önceliği konusunda önemli bir mesafe kat edilmiş olacağına inanıyorum. Özellikle şehrimizde üretilen bitkilerin ticaret potansiyelleri bağlamında değerlendirilmesinin, yürütülen mevcut çalışmalara yön vereceğini düşünüyorum.” diye konuştu.
Çalışma Gruplarının Rapor Taslakları Tartışıldı
Açılış konuşmalarının ardından AFSÜ-TAB 2023’ün ana sunumlar oturumuna geçildi. Yöneticiliğini AFSÜ Eczacılık Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Cengiz Sarıkürkcü’nün yaptığı bu oturumda, Gaziantep Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nazım Şekeroğlu, “Tıbbi, Aromatik ve Baharat Bitkileri”, Munzur Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Kenan Peker, “Tıbbi, Aromatik ve Baharat Bitkilerinde Üretim, Pazarlama ve Destekler” başlıklı sunumlarını gerçekleştirdi. Bu oturumun son konuşmacısı olan Gazi Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Dekanı Prof. Dr. İlkay Erdoğan Orhan ise “Türkiye’nin Bitkisel İlaçlar ve Gıda Takviyelerinde Potansiyeli” başlıklı bir sunum yaptı.
Akademisyenlerin, kamu ve özel sektör temsilcilerinin katıldığı toplam dört oturumun daha yapıldığı çalıştayda oluşturulan üç çalışma grubu görüş alışverişinde bulunarak şu konu başlıklarında rapor taslakları hazırladı: “Tıbbi, Aromatik ve Baharat Bitkilerinin Ulusal ve Uluslararası Ticaretinde Potansiyeller ve Fırsatlar”, “Tıbbi, Aromatik ve Baharat Bitkilerinde Hammaddeden Nihai Ürüne Kalite”, “Tıbbi, Aromatik ve Baharat Bitkilerinde Hammadde Üretiminden Nihai Ürüne Koordinasyon ve Organizasyon”.
Çalışma gruplarının rapor taslaklarını sunduğu kapanış oturumunda, katılımcılar ele alınan konulara ilişkin tartışma fırsatı buldu. Çalıştayın kapanışında konuşan Rektörümüz Prof. Dr. Okumuş, AFSÜ’nün tıbbi ve aromatik bitkiler sahasında il bazında ve ulusal ölçekte paydaşları ile birlikte sürdürülebilir çalışmalara imza atma konusundaki kararlılığını vurgulayarak konunun her platformda takipçisi olmaya devam edeceklerini söyledi.
AFSÜ-TAB 2023’ün başarıyla tamamlanmasında desteği olan bütün kurumlara ve kişilere teşekkür eden Prof. Dr. Veysel Eroğlu ise çalıştay sonuç raporunun ilgili tüm kişi ve kurumlara ulaştırılmak üzere yayınlanacağını belirterek, organizasyonda görev alan bütün AFSÜ personeline teşekkür etti. Çalıştay, kapanış konuşmalarının ardından anı fotoğrafı çekimiyle sona erdi.>>EVREN ATCI
Yorumlar 1
Kalan Karakter: