20 Kasım Dünya Çocuk Hakları Günü
Bugün 20 Kasım 2023, milenyum çağındayız, belirli gün ve haftalar takvimimde bugün dünya çocuk hakları günü. Evet takvimde, maalesef milenyum çağında olmamıza rağmen hala gerçek hayatta değil. Hem de geçen gün daha çok çocuk hakları yok. Her geçen gün daha fazla çocuk, çocuk yaşta ölüyor veya yaşlanıyor.
Dünya çocuk hakları günü 1989 yılında Birleşmiş Milletler tarafından dünya genelinde çocuk sömürüsünü ve karşı karşıya kaldıkları zorlukları gündeme getirmek ve çözüm bulmak amacıyla ilan edilmiştir.Peki kaç yaşında çocuk, kaç yaşında genç sayılır. Ülkemizde reşit ve ergin sayılma yaşı 18'dir. Çocuk sayılma yaşı 14, yani resmi olarak reşit olmamış 14 yaş altı bir bireyi zorla veya gönüllü olarak çalıştıramazsınız. İş öğrenmesi amacıyla bir çocuğa eğitim mahiyetinde onun beden yapısına zarar vermeden ve büyümesini engellemeden aile içi işlerde eğitim verebilirsiniz.
Çocuk sömürüsünün tarihi
Çocuklar insanlık tarihi boyunca bir şekilde sömürüldü. Anne babası köle olan çocuklar da köle sayılıyordu. Küçük bedenlerinden ve tecrübesiz olmalarından her şekilde yararlanıldı. En çok sanayi devriminden önce ve 1. Dünya Savaşında sömürüldüler. Ama en çok da son yüzyılda öldürüldüler ve günümüzde öldürülmeye devam ediyorlar. Savaş mağduru çocuklar bu işin görünen yüzü. Birde bunun görünmeyen yüzü var. Ülkemizde çocuk yaşta çalıştırılan, sömürülen, ebeveynleri tarafından kullanılan o kadar çok çocuk var ki. Tarım işlerinde, hayvan bakımında ev işlerinde çalıştırılan çocuklar var.Son yıllarda sosyal medya üzerinden para kazanma amacıyla çocuğunun banyo yaptığından tuvalete gittiği ana kadar her halini videoya çekip paylaşan ebeveynlerin yaptığı çocuk sömürüsü değil de nedir peki? Çocuğunun bedeninin izlenmesinden para kazanıp hayatını idame ettiren ebeveynler günümüzün modern sömürücüleri. Günümüzde hala okutulmayan kız çocukları var. Öksüz veya yetim kaldığı için karnını doyurabilmek için çalışan küçük yaştaki erkek çocukları var. Savaş mağduru ailelerin çocukları var. Ülkemize sığınmacı olarak yerleşmiş ailelerin iş bulamaması sebebiyle dilendirilen çocuklar var. Hepsi çocuk yaşta çalışmaları sebebiyle erkenden yaşlanıyorlar. Genç veya çocuk görünen bedenlerin içinde hayattan bıkmış yaşlı ruhlar yaşıyor. Konuşunca tanıyorsunuz onları. 2000'li yıllar çocuklar için tüm zamanların en zorlu, en acılı yılları. Bir tarafta şımartılarak arkadaş olunup yönetilip, eğitilmeyen, her istediği yapılarak tecrübe kazanmasına fırsat verilmeyen çocuklar. Diğer tarafta anne baba sevgisi dahil olmak üzere en temel ihtiyaçlarını bile bulamayan çocuklar... Dünyanın dengesini her bakımdan bozuyoruz. Dünya bir denge üzerine dönerken bu dengesini her geçen gün kaybediyor. Çocuklarımız geleceğini, kültürünü, gelenek ve göreneklerini kaybediyor. Halbuki hem dinimiz hem kültürümüz çocuklara çok önem veriyor. Toplumdaki çocukların pek azı hak ettiği, olması gerektiği gibi sevgi, bakım ve eğitim imkanı buluyor. Umarım dünya her geçen gün çocuklar için daha iyi bir yer olur. Çocuklar bizim geleceğimiz. Geleceğe ümitle bakan mutlu çocukların olduğu bir dünya olsun dünyamız...Not: Bu haber herhangi bir sosyolojik araştırmaya, bilimsel açıklamaya, resmi tarihsel verilere göre, herhangi bir kaynak kullanarak hazırlanmamıştır. Bu haber toplumda sömürülen çocuklara dikkat çekmek ve onlara yardım etme güdüsü oluşturmak için hazırlanmıştır.TÜRKELİ HABER MERKEZİ