TBMM Adalet Komisyonu, kamuoyunda "11. Yargı Paketi" olarak bilinen Türk Ceza Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi’ni oy çokluğuyla kabul etti. Pakette, kadın cinayeti ve cinsel istismar suçlarından hüküm giyenlerin, Covid-19 düzenlemesi olarak bilinen erken tahliye ve denetimli serbestlik uygulamalarından yararlanamayacağına dair yeni bir düzenleme yer aldı.
Pandemi sürecinde uygulamaya alınan ve cezaevlerindeki yoğunluğu azaltmak amacıyla getirilen erken tahliye ve denetimli serbestlik düzenlemesinde önemli bir değişiklik yapıldı. Bu değişiklikle, kadına yönelik kasten öldürme, cinsel saldırı ve çocuğun cinsel istismarı suçlarından hüküm giyenler, bu düzenlemeden yararlanamayacak.
Komisyonda yapılan değişiklikle, Covid-19 düzenlemesinin kapsamı daraltıldı ve söz konusu suçlardan hüküm giymiş olanların cezaevinden tahliye edilmelerinin önüne geçildi. Bu düzenleme, kadın hakları savunucuları tarafından olumlu karşılandı. Ancak, erken tahliye hakkının, 55 bin kişi üzerinde etkisi olacağı belirtiliyor.
Muhalefetten Sansür Eleştirisi: İnternet Yayınlarına Getirilen Yeni Kısıtlamalar
Pakette, internet üzerindeki içeriklere yönelik yapılan düzenlemeler de dikkat çekti. Muhalefet partilerinin eleştirilerine yol açan maddeler, Sulh Ceza Hâkimliği'ne verilen yetkilerin genişletilmesini içeriyor. Buna göre, internet ortamında işlenen suçlara ilişkin, hâkimliğin ilk bakışta karar vermesi ve ihlalin tespiti halinde 24 saat içinde içerik kaldırma kararı alması öngörülüyor. Özellikle, Türkiye'den günlük erişimi 10 milyonun üzerinde olan sosyal ağ sağlayıcılarına da "içerik kaldırma" yükümlülüğü getirildi.
CHP’li milletvekilleri, bu düzenlemenin internet üzerindeki sansürün daha da artmasına neden olacağını belirtti. CHP Antalya Milletvekili Aliye Coşar, bu değişikliklerin Anayasa'ya aykırı olduğunu vurguladı ve kanun teklifinden çıkartılmasını talep etti. Ayrıca, DEM Parti’li vekiller de, bu düzenlemelerin ifade özgürlüğünü ihlal edeceğini ve gazetecilere yönelik baskıyı artıracağını belirtti.
GSS Borçları ile İlgili Yorumlar
Bir diğer tartışmalı madde, 1 Ocak 2016 öncesine ait ödenmemiş Genel Sağlık Sigortası (GSS) primleri ve gecikme zammının tahsil edilmemesini öngören 29'uncu madde oldu. Muhalefet, bu düzenlemenin 2026’da zaten zaman aşımına uğrayacak borçların silinmesi amacıyla propaganda yapılabileceğini savundu.
Komisyondan geçen 11. Yargı Paketi, TBMM Genel Kurulu'nda görüşüldükten sonra yasalaşacak. Ancak, paketteki değişikliklerin kamuoyunda nasıl karşılanacağı ve yasalaşma sürecinin nasıl şekilleneceği merak konusu oldu.
Yorumlar
Kalan Karakter: