Son yıllarda teknolojinin ilerlemesinin yaşamımıza getirdiği kolaylıklar gözle görünür kadar çok olsa da, zararları da her geçen gün artıyor.
Geçtiğimiz günlerde yaşanan Cumhurbaşkanımızın dünyaya yeni gelen torunu ile ilgili yapılan hakaret içeren paylaşımlar bu çirkinliğin son örneği oldu.
Her insanın yaşama bakış açısı mutlaka farklılık gösterebiliyor. Elbette herkes hayata aynı pencereden bakmak zorunda değildir. Fakat son zamanlarda toplum içerisinde artık suç niteliği taşıyan bir o kadar çok sosyal medya paylaşımları meydana geliyor ki duyarsız kalmak mümkün değil.
İstediğimiz bir bilgiye kısa sürede kolay bir yoldan ulaşma imkânı varken, tek bir dokunuşla oturduğumuz yerden evimizin faturalarını bile ödeyebiliyorken, beğendiğimiz ürünü dahi görerek satın alabiliyorken neden internet, sosyal medya kötü amaçlı kullanılır? Bu konu gerçekten ilginç ve kendi içimiz de sorgulanması gereken ciddi bir konu olarak karşımızda duruyor.
Sosyal paylaşım siteleri yüzünden insanlar aslında sosyalleştiğini düşünürken, sadece sosyalleşmek amacıyla kalmayıp kolaylıkla birbirlerinin yaptıkları paylaşımlara tepki göstermek, hakaret etmek hakkını da kendinde bulabiliyor.
Bununla da kalmayıp sosyal medya üzerinden yapılan aşırı paylaşımlar, araştırmalar sonucunda farklı bir yönüyle de kişileri toplum içerisindeki sosyalleşmeden de alıkoyabiliyor. Çünkü kişi kendini sosyal medyada yaptığı paylaşımlar ile yeterli ölçüde sosyal bir kişi olarak görebiliyor.
Bu da bir süre sonra kişinin psikolojisini olumsuz yönde etkileyebiliyor. Toplum içerisinde yapılan değişik davranışlar, toplumdan sürekli uzaklaşma isteği bunun en basit örneği olarak görülebiliyor. Yani insanlarla olan diyalogumuzu sadece yazılı şekilde yapılan diyalogların dışına çıkarabiliriz.
Sonrasın da ise iletişim kopukluğu ve samimiyet azalarak çoğalmaya devam ediyor. Daha sonrasında ise herhangi bir kişinin sosyal medya üzerinden yaptığı paylaşım beğenilmeyerek, tepki gösterilerek, hatta hakaret boyutuna ulaştırılarak eleştirilir hale gelebiliyor. Aslında buna sebep olan da aynı şekilde sosyal medyayı fazla ve yanlış kullanmaktır.
Konuyu toparlayacak olursak sosyal medyayı ve interneti elbette kullanmalıyız. Fakat aşırıya kaçarak vaktimizin büyük bir kısmını onun karşısında geçirerek değil. Aynı zamanda sosyal medyada yapılan her paylaşımın bizimle sanki aynı düşüncede olma zorunluluğu var gibi yorumlamamalıyız.
Çünkü bu durum artık toplum açısından kötü bir noktaya gitmekle birlikte, artık devletimizin konuyla ilgili alacağı kararlar da hafif olmayacaktır. Yeni düzenlemeler ve bazı kısıtlamalar ilerleyen günlerde bizleri bekliyor. Bu sebeple ki ağır cezalar ile karşılaşmadan sosyal medyanın ve internetin artık daha dikkatli kullanılması gerekiyor.