Dünya covit-19 ile mücadeleye devam ediyor.
Her ülke genelinde salgının ilk çıktığı andan itibaren ciddi tedbirler alındı. Salgını önlemek adına getirilen sokağa çıkma kısıtlamaları, tedavi için arayışlar, aşı geliştirme çalışmaları, geçici olarak durdurulan sektörler, bulunan aşılar vb. gibi birçok konuda bir takım arayışlar içerisine girildi ve ilerlemeler kaydedildi.
Devletimizin en başından beri süreci yönetmesi, eğitim, öğretim konuları, esnafın haklı olarak dile getirdiği konular, vatandaşın bu süreçte ekonomi anlamında ciddi derece de etkilenmesi konuları bir tarafta gündemde iken, diğer tarafta gündem bazı sektörlerde salgın ile birlikte değişen ve gelişen farlılıkların meydana gelmesi oldu.
Evet, gerçekten bir yandan salgının oluşturduğu durumlar ile uğraşılırken, başka bir yandan da salgının getirmiş olduğu dünya genelinde bir değişim süreci vardı. Krizi fırsata çeviren, krizden karlı çıkan sektörler oluştu.
Peki, hangi mesleklerde nasıl farklılıklar oluştu?
Covit-19 salgını ile birlikte özellikle internet, bilişim sektörü, temizlik sektörü, tıbbi medikal sektörü tabiri caizse, bu salgından etkilenmeyen sektörler arasında yer aldıkları gibi, üstelik salgın dönemini farkında olmadan fırsata çeviren sektörler de oldular.
Elbette doğal afetler ve salgınlar ister, istemez gerçekleştiği andan itibaren, insanlara ve bazı sektörlere ciddi zararlar verir. Gerek ekonomik anlamda, gerek psikolojik anlamda ve gerekse eğitim anlamında büyük sıkıntıları beraberinde getirir.
Fakat tüm bu olumsuzluklara rağmen bazı sektörlerde arz, talep noktasında büyük bir artış meydana gelir. Sektörün daha önce tahmin edemeyeceği ölçüde iş fazlalığı oluşur.
Bunun nedeni ise; meydana gelen doğal afetlerin, direk olarak o sektörlerle bağlantılı olmasıdır. Buna bağlı olarak zorunlu bir şekilde, arz, talep patlaması yaşanır.
Yani salgın bizim ülkemizde de yeni toplumsal değişiklikleri ve gelişimleri oluşturdu. Saydığımız sektörlere netice olarak avantaj sağladı.
Özellikle salgın ile direk bağlantılı olan dezenfektan ve maske üretimi yapan firmalar satışlarını ciddi ölçüde artırdılar. Sürekli ihtiyaç olan ve sık tüketilme noktasında bir yerde olan maske ve dezenfektan firmaları, aynı zamanda çalışan sayılarını artırarak istihdama da katkı sağlamış oldular. Ek olarak da ihracat anlamında ülkemizin ekonomisine katkıda bulundular.
Aynı zamanda temizlik ve medikal sektörlere hammadde veren üreticilerde bu konuda kısmen karlı oldular. Üreticiler, bu sektörlere hammadde olarak kumaş, iplik, kimyasal madde vb. gibi ürün desteği sağlamış oldular.
İnternet, bilişim sektörünün de kendisine avantaj sağladığından bahsetmiştik. Pandemi ile birlikte bilişim sektörü de adeta tavan yaptı. Online eğitimler, internet üzerinden yapılan e-ticaretler bilişim sektörünü zaten hızlı iken, daha da hızlı ve karlı bir noktaya getirdi.
İnsanlar ve büyük firmalar internet üzerinden birbirleri ile sürekli iletişim halinde olup, normalinden daha fazla alış veriş yapar oldular. Salgın nedeniyle birçok şey internetten alınır, satılır oldu. Bu durumda sektörde yazılım ve donanımsal olarak hızlı bir üretimi ve büyümeyi oluşturdu.
Bunun yanı sıra dijital medya daha fazla ön plana çıktı. Sosyal medyada, günlük hayatta yaşanılan bir gelişme birkaç dakika içinde artık herkes tarafından duyulur, duyurulur oldu.
Kişiler dijital medyayı bu süreçte kendisine bir gelir kapısı olarak da gördü ve akınlar başladı. Hatta bazı art niyetli insanlar, vatandaşın evlere kapanmalarını fırsat bilip, daha çok takip edilmek adına, dijital sosyal medyayı yanlış kullanarak, insanları yanıltma yönüne gitti.
Ve bu süreçte yaşanılan farklı bir durumda, sadece bir dijital, sosyal medya olup, kendisini normal bir gazete ve TV ile aynı ağırlıkta gören kişilerin oluşması oldu. Gelişen internet, bilişim sektöründen bahsederken bu gibi durumlardan da bahsetmemek olmazdı. Konuya değinmemizin nedeni, yarışta aynı kulvarda ve aynı şartlarda olunmaması gelmektedir.
Son olarak pandeminin karlı çıkanları arasında, elbette markalı ürünler ve firmalarda yerini aldı. İnsanların bu firmalara duydukları güvenin değişmemesi bir kez daha kanıtlandı. Ve hatta bu firmalara olan ihtiyaçlar her zamankinden daha fazlaydı. Bu bakımdan onlarda avantajlıydılar.
Yani nihayetinde konuyu toparlayacak olursak, bu tarz kriz dönemlerinde toplumu iyi analiz edebilmek ve vatandaşın ihtiyacına yönelik kararlar alarak, hızlı değişimler yapmak krizi avantaja çevirmek gerekmektedir. İhtiyaçlar hiçbir zaman bitmeyecektir. Önemli olan güzel ve yerinde yapılmış olan tespitlerdir.