- Eskiden sabah namazını kaçırdığı zaman akşama kadar ağlayan ve hüzünlü bir gün geçiren dedelerimiz, babalarımız varken şimdi ömrü boyunca hiç alnı secdeye gelmeden öbür dünyaya gidenler var.
- Eskiden ekmeği evimize bile tane ile alırken şimdi, böreği, çöreği, poğaçası, pastası, bükmesi, ağzı açığı ve buna benzer şeylerle doymak bilmeyen bir mideye sahip olmuş gibiyiz.
- Eskiden faizden haram diye akrepten kaçar gibi kaçarken şimdi her önüne gelen (helali ve haramı bilenler hariç) kredi çekiyor, faize batıyor, sonunda ödeyemiyor ve hacizlik oluyor. Demek ki bu insanlar ayağını yorganına göre uzatmayı bilmiyorlar.
- Eskiden çelik çomak oynar mutlu olurduk, annemizin pişirdiği hiçbir yemeği seçmeden yemeye çalışırdık. Bazı evlerde radyo bile yoktu. Şimdilerde internet bile az geliyor gençlere, çocuklara ve bazı büyüklere. Gece yarıları internetin olumsuz kanallarına giren çocuklara ve gençlere ne demeli?
- Eskiden soğuk havalarda camiye gidilemediğinde bütün evde kim varsa hepsi birden cemaat olup namaz kılınırdı, hep beraber dua edilirdi. Sofra kurulduğunda hep beraber yemek yenirdi. Yemeğe oturmadan herkes sünneti seniyye olduğu için ellerini mutlaka yıkayarak sofraya otururdu. Şimdi evde bile herkes tek başına namaz kılmadığı gibi herkes kendi başına yemek yer hale gelmesi şaşırtıcı değil mi?
- Eskiden hiçbir şehirde huzur evi yoktu. İhtiyarlayan ana ve babalara, dede ve ninelere evdekiler hiç öf bile demeden Allah rızası için bakıyordu. Şimdilerde yaşlanan kimseleri evdekiler hoş görmediği için huzur evlerine bırakıyor, bıraktıktan sonra da hiç uğramamaya özen gösteriyor, bu hal insanlık ayıbı ve nankörlük değil mi?
HATANIN AYET-İ KERİMESİ: “Evet, eğer sabreder ve itaatsizlikten sakınırsanız, düşmanlarınız da hemen üzerinize geliverirlerse, Rabbiniz formalı formalı tam beşbin melek göndererek size yardım edecektir. (Al-i İmran Su: 125)
HAFTANIN HADİS-İ ŞERİFİ: “Mizanda güzel ahlaktan daha ağır gelecek hiç bir şey yoktur. Güzel ahlak sahibi, ahlakı sayesinde nafile oruç tutup namaz kılan kimsenin derecesine kavuşur. (Tirmizi)
Biliyor muydunuz?
Abdestlice yattığınızda sizi sabaha kadar her iki tarafınızda kıyam vaziyetinde iki meleğin sabaha kadar size bir zarar gelmemesi için beklediğini biliyor muydunuz?
Büyükler ne güzel söylemişler:
“Dişi kuş yapar yuvayı,
İçini dışını sıvayı sıvayı.”
EMEKLER
Gökyüzünün melekleri,
Devran eder felekleri,
Sadaka verenlerin,
Zayi olmaz emekleri.
HER ZAMANKİ DUA
Zor zamanda satmayan,
Bir kenara atmayan,
Yapılanı unutmayan,
Yürekleri kanatmayan,
Dostlar nasip eyle ALLAH’ım.
İnci gibi bir dörtlük
Komşun aç iken tok yatma sakın,
Yetimlere ol daima yakın,
Güler yüzünle etrafa bir bakın,
Tedbiri elden bırakma dostum.
SADAKA-İ CARİYE
-Yetimlere bakmanın,
-Hafız öğrencilere yardım etmenin,
-Cami ve okul yapılmasına vesile olmanın,
-İnsanlar için yol ve köprü yaptırmanın,
-Temiz Su bulunmayan Müslüman ülkelerde su kuyusu açtırmanın,
SADAKA-İ CARİYE OLDUĞUNU BİLİYOR MUSUNUZ?
YATIRIM BU OLMALI
Kendini bilen insan, iki cihan saadetine ermeye ve bunu toplum içinde yaygınlaştırmaya çalışırken bu dünyanın bir imtihan dünyası olduğunu hatırından çıkarmamaya özen göstermelidir.
İnsan kendini bilmedi mi, Allah (c.c.) tarafından kendisine verilen kalbindeki her türlü güzellik olumsuz duygu ve düşüncelere dönüşür. Durum böyle olunca insanlar bencilleşir, cimrileşir, yardımlaşmadan, sevgiden, saygıdan, muhabbetten, birlikten, beraberlikten habersiz bir şekilde yaşamaya çalışırlar. Hiç şüphesiz ki kişi kendini bilirse kendisini yaratan Yüce Allah (c.c.)’ı bilir. Bu dünyanın şöhretine, makamına, mansıbına hiç itibar etmez. Böylece ahiret hayatı için gerekli yatırımı yapmış olur.
SEVGİLİ DOSTUM!
Bu yalan olan dünyaya değer verme ki Allah (c.c.) seni sevsin. İnsanların elindekine göz dikme, hiçbir şeye hırslanma. Kendi elinde olanla yetinmeye bak. Elin elinde olana haset etme. Ayağını yorganına göre uzat. Borç üstüne borç yaparak borç bataklığına saplanma. Azı söyle, özü söyle. Sonradan pişman olup özür dileyeceğin sözleri sakın sarf etme emi…
Mevla’ya yazdığın mektubu seher vaktinde gönder. Gözlerin her an yağmur yüklü bulutlar gibi olsun. Kazandığın yediğin içtiğin helal olsun. Allah’a durumunu secdeye vardığın anda ilet. Senin yaptığın zikri hiç kimse bilmesin, yalnızca Allah (c.c.) bilsin yeter. Sen Allah (c.c.) katında çok makbul, muteber ve çok kıymetlisin bunu bil ve Allah’a gereği gibi kul olmaya bak emi…
HIK MIK YOK!
Vakti merhunu gelince,
Ruha derler çık, çık,
Saatin zinciri eylemez tık, tık,
Hakk’a kulluk eyle zira,
Ahirette dinlemezler hık, mık…
Gönenli Mehmet Efendi (k.s.)
GÜLERYÜZLÜ NİLGÜN SEÇEN
Yumurtanın sarısını,
Bilir balın arısını,
Nice insan yarasını,
Sarar gelir Nilgün Seçen.
Pişiriyor aşlarını,
Sormaz hiçte yaşlarını,
Kimi insan düşlerini,
Yorar gelir Nilgün Seçen.
Şiir yazar hece hece,
Kalbi temiz paktır bence,
Susuz kalan nice gence,
Pınar olur Nilgün Seçen.
Düzgün yapar işlerini,
Okşar yetkim başlarını,
Nice fakir başlarını,
Tarar gelir Nilgün Seçen.
Sıkışıp ta kalanları,
Açık sözlü olanları,
Güler yüzlü olanları,
Tanır gelir Nilgün Seçen.
Şimşek gibi çakmayanı,
Günahını yakmayanı,
Korkmaz gibi bakmayanı,
Kınar gelir Nilgün Seçen.
İSTEMEM
Namaz sancıma ilaç, yanık yerime merhem,
Onsuz, ebedi âlem benim olsa istemem.
Necip Fazıl
GAFLET VE UYKU
Gaflet uykusunda olanları uyarmak bir insanlık görevi değil mi? Siz, siz olun uyuyanlara bir bakın ve onları uyarmaya çalışın. Şöyle bir silkinip kendilerine gelmelerini sağlamaya çalışın ki, o kişi kendine gelip silkinince yapmış olduğu bütün ibadetlerden siz de sevap alarak mutlaka hissedar olacaksınız. Böylece sevaplarınız kat be kat artacağını unutmayın olur mu?
NEYE YARAR?
Gelecek adına kaygısı yoksa,
Allah’ın kuluna saygısı yoksa,
Kalbinde insanlık duygusu yoksa,
Hilal görünümlü kaş neye yarar?
BUGÜNKÜ DUAMIZ
“Ey günahları bağışlayan, ayıpları örten, hacetleri bitiren, dualara icabet eden, nimeti her şeye şamil olan Yüce Allah! Dünya hayatında bulunduğumuz süre, ta ömrümüz son buluncaya kadar bizleri her türlü kötülüklerden iyi olmayan huylardan muhafaza eyle. Dini ve dünyevi ziyanlardan, ahiretin berzah zorluklarından, şiddetlerinden azab, itab ve ikablarından bize necat ve selamet ihsan eyle!” Âmin.
VAR MI?
Kitap okuyan, çay içen, ilahi dinleyip çiçek yetiştiren, yüreği buram buram dostları için çarpan, olabildiğince cömert olan, misafire karşı ikramı çok mu çok seven, ayda bir hatim yapan, hata yaptığında özür dilemesini bilen, seherin vaktinde uyumayan, yoklukta yanınızda olan, sizinle gülen, sizinle ağlayan
KAÇ TANE DOSTUNUZ VAR?
UNUTMA EY CAN DOSTUM!
Güneş gibi parlayan Kur’an’ı Kerim’e koşan insanların
arkasından dünya ve onun bütün nimetleri ve servetleri de koşar. Böylece insan her iki cihanda mutlu ve mesut olur. Fakat Kur’an’a sırtını dönen, öğrenmeyen, okumayan, öğrendiğiyle amel etmeyen, bu dünyaya niye geldiğine kafa yormayan insanlar iki cihanda mutlu ve mesut olamazlar. Bu insanlar yüzme bilmediği halde acele ederek dibi görünmeyen suya giren insanlara benzerler, kısa sürede su içinde boğulup yok olmaya mahkûm olurlar.
MÜNACAAT
Günahlarım toprak zerreleri adedi
Bir tövbe bağışla ey celal sahibi.
Ömrüm gün be gün azalmaktadır
N’ola halim zembim çoğalmaktadır.
Deseler kalk kitabın okusana!
Hatalarla doludur baştan sona.
Nice gençler vah gençliğim diyecek
Nice yaşlı yaşına ağlayacak.
Dönüşürler kömüre nice yüzler
Envai türlü azapta çürürler.
Nice dilbaz lal olur konuşamaz
Suallere cevap gücü bulamaz.
Kim bu dünyadan ve a arzu eder
Seraptan su uman kişiye benzer.
ZEYNELABİDİN HÜSEYİN
BİLİYOR MUYDUNUZ?
Bir Salâvat-ı Şerife getirmekle bir günahınızın silindiğini ve onun yerine bir sevabın yazıldığını biliyor muydunuz?
UNUTMAYIN BAL ŞİFA KAYNAĞIDIR
İSHAL VE KABIZLIK DURUMU
İnsanlar besinleri alırken bazen midede ve bağırsaklarda problemler olabilir. Bunların giderilmesi için bal bir iksirdir ve büyük bir şifa kaynağıdır.
Eğer birkaç gündür ishaliniz devam ediyorsa birkaç defa 2-3 saat ara ile soğuk suya bir kaşık bal ilave edin ve için. İshalin kendiliğinden kesildiğini göreceksiniz.
Eğer birkaç gündür kabızlığınız varsa ve büyük abdestinizi yapamıyorsanız yine şifa kaynağı olan balı kullanmalısınız. Kabızlığınız için bir bardak sıcak suya bir kaşık balı atın, karıştırın ve için. Bunu 2-3 saat arayla iki üç defa yaparsanız kabızlığınız gidecektir. Tecrübe edilmiştir ki tavsiye ediyorum sizlere.
SEN OL Kİ,
-Önüne her gelene her bildiğini söyleme ki cahil olduğun ortaya çıkmasın.
-Sır saklamasını bilmelisin. Şayet sırrını açığa vurmaya çalışırsan şu koskoca toplum içinde yapayalnız kalırsın.
-Sen, sadece ve sadece seni yaratan Allah’a güven ve O’na dayanmaya bak. İnsanlara güvenirsen yarı yolda kalacağını aklından çıkarma emi.