HACIBEYLİ KÖYÜ ERENLERİ VE (SIRACA ÇIBANI VEYA KEMİK VEREMİ)
Halk arasında sıraca çıbanı Tıp dilinde kemik veremi olarak geçen bu çıban herhangi bölgemizde sivilce olarak çıkar tatlı, tatlı kaşınarak morlaşır ve erer daha sonra patlar.
Durmadan akıntı başlar tıbben, uğraşılsa da önüne geçilmesi zor olur. O anlar köyün beyi şeftali oğlu hacı sabrı bey bu hastalığa yakalanır tıbben tüm imkânları kullanır. Fakat çare bulunmaz Hacı Bey günden güne erir yaz günüdür her tarafı koku sarar köy halkı üzgündür çünkü beyleri sıkıntı içinde çare ararlar. Karacaahmet sultan maden, manen yetiştirdiği müritleri bölgede bulunan maddi, manevi sıkıntıları ortadan kaldırmak için gönderir. Hacıbeyli köyüne; Ömer dede, Karaahmet dede, Bekir dede, Mehmet dede gelirler. Bu anlattıklarım 8.asır(yani1300 -1400.yiları arası)yanlış anlaşılmasın köylüden biri Karaahmet dedeye efendim der beyimiz çok rahatsız bakabilirsiniz der Karaahmet dede derhal der giderler baksa hacı bey çok kötü Karaahmet dede şöyle der: Şifa Allah'tandır insanlar vesiledir hemen ölmüş bir köpek kellesini fırına atıp kurutun, haşhaş taşında parçalayıp sürtünme, kına kıvamında olsun der. Mübarek ağzına soğuk su alarak çıkanların üstüne püskürtüldü. Bir bezle silinir. Akıntısı olan o çıbanın gözlerine kemik tozu tıkanır. Hastalığın durumuna göre perhiz verilir. Ekşili, Turşusu ki artmalı mayalı yiyecekler yenmeyecek etin haşlanmış mayasız hamursuz .v.s şeyler kara üzümün kurusu gibi çıban tutucuları tarafından verilen perhiz gün sayısı da önemli. Bu çıbanı önüne gelen tutamaz dikkat. Altındaş kazasının Yülük köyünden gelen aile o günlerde hizmet etmişler o manevi tutma eli o sülaleye verilmiştir. Tüm şifalar Allah.c.c.lüden insanlar vesiledir.