Şehrin en önemli sorunu eğitim.
Bunun için Valilik, Belediye, Milli Eğitim ve iş insanları kolları sıvayıp çözüm bulmak için kafa yormalı.
Bunlar yapılırken var olan mevcut okulları başka amaçlar için kullanma alışkanlığından vazgeçin.
Çözüm üretmesi gerekenler çözümsüzlüğü körüklemesi kadar saçma bir uygulama olamaz.
İsterseniz birkaç örnek verelim.
Üstelik bunlar sadece benim bildiklerim başka örnekleri de var.
Kadınana İlkokulu İmam Hatip Ortaokuluna dönüştürüldü.
Kadınana İlkokulu’nun öğretmen ve öğrencileri zaten tıka basa dolu olan Atatürk İlkokuluna gönderildi.
İki okul birleşince sınıflar yetmez, öğretmenler odası sıkış tıkış okulun öğrenci mevcudu bin üç yüzün üzerine çıktı.
Bir okul için bu kadar öğrenci çok fazla.
Hoca Ahmet Yesevi eski binası Bilsem oldu.
Evet Bilsem’de lazım ama mevcut bir okulu yapmak yanlış.
Gazlıgöl caddesindeki bir okul DeneYap atölyesine çevrildi.
Valilik yanındaki bir okul boşaltılıp başka bir kuruma verildi.
Ali Çetinkaya Kız Meslek Lisesi Afyon Valiliğine dönüştürüldü.
Bunlar şehir merkezinde gözümüzün önünde olan okullar.
Birde yıkılan okullar var.
İmam Hatip Lisesi yıkıldı aradan iki yıldan fazla zaman geçti hala inşaata başlanmadı.
Şemsettin Karahisari Ortaokulu eski binası biliyorsunuz yıkıldı.
Yıkılmadan önce 55 yıllık binaya güçlendirme yapmaya kalktılar.
O zaman yapmayın bu kadar eski bir bina güçlendirilmez yıkılıp yenisi yapılsın dedik.
Dinlemediler.
Bakanlık yenisi yerine güçlendirme yapılsın diye talimat vermiş.
İyide Ankara’da ki bakanlık bürokratları Afyonkarahisar’daki 55 yıllık bir binanın güçlendirme yapılıp yapılmayacağını nereden bilecek?
Neyse güçlendirme ihalesi yapıldı.
Biri aldı ve güçlendirme için başladı çalışmaya.
Sonra ne oldu.
Güm diye kolonlar patladı.
Aylarca inşaat bir taraftan ders yapılırken diğer taraftan bin beş yüz öğrenci, 100 civarında öğretmen sabah namazı derse başladı akşamda yatsı namazı dersten çıkan çocuklar oldu.
İkili eğitim yapıldığı için sabah namazı ile yatsı namazı arası eğitim.
Güçlendirme olmayınca 5 milyon lire çöpe atıldı ve inşaat bu kez de yıkım ihalesine çıktı.
Ve yıkıldı.
Sonra aradan aylar geçti hala orta da ne ihale var ne inşaat.
Şemsettin Karahisari Ortaokulu 3 yıldan fazla zaman geçti hala yapım ihalesi bile yapılamadı.
Bunlar benim bildiklerim.
Bilmediğim daha kaç okul bu durumda.
Hani ortak akıl diyoruz ya.
Bir, var olan okulları ne olur başka kurumlara verip durmayın.
İki, yılan hikayesine dönen yıkılan okulların yerine bir an önce inşaatların başlamasını ve kısa zamanda tamamlanmasını sağlayın.
Üç, mümkünse yeni okullar ve derslikler yapılması için hem devlet imkanları hem de hayırseverleri ikna edip okul yapmalarını sağlamamız lazım.
Özel okullar eğitim yükünün bir kısmını üstleniyor.
Birçok özel okulumuz gerçekten fiziki olarak çok başarılı olsa da idari ve eğitim kadrosu için aynı şeyleri söyleyemeyiz.
Kaliteli eğitim veren özel okul sayımız üç dört.
Sistemli bir şekilde şehrin eğitim seviyesini bulunduğu yerden alıp daha yukarılara çıkarmak için bir yol haritası lazım.
O yol haritası da ortak akılla olur.
Hafta içi Rahmiye Sare Palalı Teknik Kolejini ziyaret ettim.
Okul Müdürü İbrahim Çakal ile Afyonkarahisar eski Milli Eğitim Müdürü Hidayet Yıldırım ile harika bir sohbet ettik.
Elbette tek konu Afyonkarahisar eğitimi üzerineydi.
Onlarda ortak akıl ve birlikte çözüm odaklı bir çalışma yapılması gerektiğini savundular.
Başka bir yol yok ki zaten.
Kıymetli Afyonkarahisarlılar.
Bu şehrin eğitim sorununu bu şehirdekiler düşünmek zorunda.
Bunu başkalarından beklemek gibi bir lüksünüz yok.
Kimsenin umurunda da olmaz.
Hepinizin çocukları özel ya da devlet okulu bu şehrin okullarında ve bu şehrin öğretmenlerinden eğitim alıyor.
Geleceğin teminatı, sizin malınızın, mülkünüzün, adınızı emanet edeceğiniz çocukların daha iyi eğitim almalarını istemiyor musunuz?
Eğitim bir şehrin birinci önceliği olması lazım.
Eğitim olmadan kalite ve başarı olmaz.