Afyonkarahisar Eğitim Kampüsü sanırım benim kadar kimsenin ilgisini çekmedi.
Kimse şehrin sorunları ile yüzleşmek istemiyor.
Deprem sorunu.
Gazlıgöl sorunu.
Uydukent sorunu.
Eğitim sorunu.
Olsun biz yinede yapılması gerekenleri yazalım, söyleyelim, konuşalım.
Başımıza bir felaket geldiğinde en azından korkumdan konuşamadım.
Biliyordum ama sustum.
Farkındaydım ama duymazlıktan geldim.
Dememek için bu şehre sorumluluklarımızı yerine getirmek için yazmaya, konuşmaya devam.
Önceki gün İbrahim Alimoğlu aradı.
Eğitime verdiğin değer için teşekkür ederim dedi.
Sonra başladı anlatmaya.
Devlet hastanesi taşındıktan sonra yetkililere yalvardım.
Eski Devlet Hastanesinin olduğu yeri Milli Eğitim Müdürlüğü olsun.
Etrafındaki alan ve kayalık çevresi okullarla donatılsın.
Orası bir okul bölgesi olsun dedim.
Ama kimse dinlemedi çok üzüldüm.
Gidip Milli Eğitimi Müdürlüğünü, Süleyman Demirel Fen Lisesinin bahçesine yaptılar.
Ben daha ne diyeyim” dedi.
Ne kadar güzel bir düşünce.
Eski Devlet Hastanesi ve çevresi bir eğitim kampüsü haline gelebirdi.
Okullar yerine Afdora konutlarını diktiler.
Aslında İbrahim Alimoğlu’nun bahsettiği yer için benimde farklı bir fikrim vardı.
Bir ara sizinle paylaşmak isterim.
Ne tuhaf değil mi?
Vali Hanım ve Başkan Bey Afyonkarahisar’ı ortak akılla yöneteceğiz demişlerdi.
Ama hiç öyle olmuyor.
Bildiklerini okuyorlar.
Neyse canları sağ olsun.
Ne güzel bir söz var.
Hiç biriniz hepimiz kadar akıllı olamaz.
Yazıyı yazarken telefonum çaldı.
Girne Koleji Kurucusu Şükrü Şensoy aradı.
Afyonkarahisar Eğitim Kampüsü çok önemli dedi ve başından geçen bir olayı anlattı.
2008 yılında Eğitim ve Spor Kompleksi yapmak için 121 bin metre kare bir yerin tahsisini aldım.
Projeyi hazırladık.
Afyonkarahisar’da bir eğitim kampüsü kurmak istiyorduk.
Belediye bizim 121 bin metre kareyi 71 bin metre kareye düşürdü.
Sonrada proje ile alan bir birini tutmuyor diye bizim tahsis iptal edildi.
Yapmamıza izin verilmedi.
Afyonkarahisar Eğitim Kampüsü çok önemli ve bir başlansa tamamen hayırseverler tarafından yapılır dedi.
Bende yapılacağına inanıyorum ama şehrin karar vericileri inanmıyor sanırım.
Neyse biz Afyonkarahisar Eğitim Kampüsüne devam edelim.
Devam edelim ki ilerde birileri madem böyle bir proje vardı niye yapmadınız diye kulaklarımızı çınlatsınlar.
Bildiğiniz gibi 2012 yılında Milli Eğitim Bakanlığı kampus okullar yapmaya karar veriyor.
Aralarında Afyonkarahisar’ında olduğu 3 şehirde örnek bir model geliştiriyor.
10 bin öğrenci kapasiteli liseler yapacak.
İçinde her türlü spor tesisleri, kültürel ve sanatsal alanlar, yaşam üniteleri ve elbette laboratuarlar olacak.
Dünya standartlarında eğitim verilecek.
Ve bu model Türkiye’ye örnek olacak.
2013 Yılında Milli Eğitim Bakanlığı Afyonkarahisar Eğitim Kampüsü için proje yarışması açıyor.
Onlarca mimarlık firması proje çizip yarışmaya katılıyor.
Bakanlık inceliyor ve ilk 3 projeyi belirliyor.
İlk ikisini yayınladım bu günde 1. Olan projeyi sizlerle paylaşıyorum.
1’lik ödül kazanan Afyonkarahisar Eğitim Kampüsü.
Yaklaşık 10.000 öğrencinin eğitim göreceği yapı kuzey-güney ve doğu-batı kapıları olacak.
Afyon–Eskişehir Karayolu’nun Dörtyol hizasında doğu batı yönünde Ana Giriş
Alanın kuzey yönünde mevcut Afyon Kocatepe Kampüsü eğitim alanı ve gelecekte planlanan üniversite alanları bulunmakta.
Proje dahilinde birbirleri ile ilintili temel fonksiyonlar (eğitim birimleri, eğitim destek birimleri ve sosyal merkez, spor merkezi, kültür ve bilim merkezi, öğrenci yurtları, ibadethane) sosyal omurga aksı vasıtasıyla mekânsal olarak ilişkilendirilmiştir.
Eğitim blokları 5 katlı 5 blokta çözülmüştür. Kütüphane, yemekhane, kantin, sosyal merkez gibi ortak kullanıma haiz mekanlar sosyal omurga içerisinde mekansallaştırılmıştır.
Kuzey-güney aksı boyunca tasarlanan Sosyal omurga hem farklı fonksiyonlar arasındaki yaya ulaşımını sağlamaktadır hem de tüm kampüste birarada eğitim gören öğrencilerin iletişim haline geçebilecekleri ortak bir mekan olarak hizmet edecektir.
420 adet derslik 5 farklı eğitim bloğunda çözülmüştür. Eğitim blokları tüm katlarda sosyal omurgaya paralel tüp geçitler vasıtasıyla da birbirleri ile ilişkilendirilmiştir. Sosyal omurganın kuzey ucunda Spor Merkezi, güney ucunda ise Kültür Merkezi konumlanmıştır.
Spor kompleksi ve açık spor alanları arazinin kuzey ve k.batısında yerleştirilmiştir. Spor kompleksi hafta sonları da işlev görecek şekilde araç yolu ile direkt ilişkilendirilmiştir. Spor salonuna seyirci girişi, öğrenci girişi ve sporcu girişi farklı noktalardan sağlanmıştır.
Kültür Merkezi ve Bilim Merkezi fonksiyon itibari ile tek bir kütle olarak çözülmüştür. Kültür Merkezinin ziyaretçi girişi kampüs ana girişi ile ilişkili, dekor / servis girişi ise batı yönünden sağlanmıştır.
Öğrenci yurtları arazinin daha sakin olan güney yönünde, yeşil alan ile ilişkili şekilde yerleştirilmiştir. Kız ve erkek öğrenci yurtları iç avlulu bir yapı içinde iki ayrı zonda çözülmüştür. Kreş işlevi yurt binasının zemin katında farklı bir giriş ile düzenlenmiştir.
Mescid yapı kompleksinin en güney ucuna yerleştirilmiştir.
Kapalı spor kompleksi arazinin kuzeyinde araç yolu ile direkt ilişkilendirilmiştir. Yapıya eğitim öğretim dönemi dışında da kullanılabileceği göz önünde bulundurularak ayrı giriş çıkış noktaları ve otopark öngörülmüştür.
Kültür Merkezi ve Bilim Merkezi hafta sonları da kullanılabilecek şekilde Yaya Promenadı ile ilişkilendirilmiş ve ayrı otopark öngörülmüştür.