Zeyd;” Ben halkı, kadın, erkek herkesi kıyamet günündeymiş gibi apaçık görüyorum.
Hemen söyleyeyim mi? yoksa susayım mı? dedi. Mustafa (s.a.v)dudağını ısırarak sus demek istedi.
Zeyd dedi ki : “ Ey Allah’ın Peygamber’i, haşir sırını söyleyeyim de bu gün dünyada kıyamet koparayım mı?
Müsaade et bana, perdeleri yırtayım da cevherim güneş gibi parlasın.
Güneş benim nurumdan tutulsun. Hurma ağacı ( gibi meyvelileri ) ile söğüt ağacı ( gibi meyvesizleri ) ayırt edeyim.
Kıyamet sırrını açayım, halis altın para ile, ayarı bozuk parayı göstereyim (hidayet ve dalalet erbabını bildireyim)
Elleri kesik Eshab-ı, simal-i küfür rengiyle al rengi (kötü niyetli olanlar ellerini ısırsın! Küfrün ve hilelin rengi ortaya çıksın)
Tutulmaktan ve eksilmekten uzak olan ayın ışığında nifakın yedi deliğini göstereyim.
Şolkilerin pırtıl elbiselerini göstereyim. Peygamberlerin davullarının sesini duyurayım.
Cehennemi, cennetleri, ikisinin arasındaki Araf’ı apaçık olarak kafirlerin gözlerinin önüne getireyim.
Kevser suyunun coşmakta olduğunu.. suyunun, Cennetliklerin yüzlerine vurmakta. “ İç, iç “ diye seslenmekte ve bu sesi kulaklarına gelmekte bulunduğunu..
Susuzların, havuzun etrafında koşup durduklarını apaçık göstereyim. Onların omuzları omuzlarıma sürünmekte naraları kulağıma gelmekte.
İşte gözümün önünde.. Cennet ehli, dilekleriyle birbirlerini kucaklamışlar;
Birbirlerini ellerini ziyaret ediyorlar, musafahada bulunuyorlar, dudaklarından buseler yağmalıyorlar.
Aşağılık kişilerin ( Cennete layık olmayan ) hasret naralarından “ ah, ah” diye bağrışmalarından kulağım sağır oldu.
Bu söylediklerim ancak işaretlerden ibarettir. Daha derin söylerim ama Peygamber’i incitmekten korkuyorum.
Zeyd böylece sarhoş, harap bir surette söyleyip duruyordu. Peygamber Efendimiz (s.a.v) onun yakasından çekti.
Buyurdu ki : “ kendine gel ( ey Zeyd! ) atın gemi azıya aldı, dizginleri çek “ Allah, (hakikati söylemekten) utanmaz (Ahzap.53) hükmü kalbe aksedince utanma ortadan kalkar.
(Ruhun) aynası kılıfından çıktı, hiç ayna ve terazi yalan söyler mi?
KONUNUN KISA AÇIKLAMASI
Peygamber Efendimizin hizmetlisi Zeyd. Hz. Muhammed (s.a.v)e :” Ya Resulullah! Ben, insanların içlerindeki sırları, kıyamet günü belli olacağı şekilde, hangisi Cennetlik, hangisi Cehennemlik.Apaçık görmekteyim. Emret, haşr ve nesrin bütün sırlarını açığa vurayım.
Kimler, dünya kirleri ve itirazları arasında halis altın gibi saf kalmayı bildi; kimler bu dünya kirleri ve ihtirazları arasında ezildi, çürüdü, fesada uğrayıp kayboldu.
Kul hakkı yiyenlerin bencil ruhları ahret aleminde nasıl iğrenç kılıklara bürünüyor. Kevser suyunun Cennet ehlini nasıl serinlettiğini, aynı su içmekten mahrum Cehennemliklerin ruhlarının yanıp kavruluşlarını görüyorum.
Zeyd vecd ile kendinden geçmişti ki Hz. Muhammed (s.a.v) yakasından çekerek “ Zeyd kendine gel; söylenmeyecek sırları söyleyecek hale geldi. Hakikatleri açığa vurmak Allaha mahsustur.
Hiç şüphesiz ki Allah,sivri sineği veya başka yarattıklarını hakikatleri açıklamak için örnek göstermekten çekinmez.
Bu gerçek Kuran-ı Kerim-in Bakara suresinde hacc suresinde Cenab-ı Hak tarafından şöyle buyrulur “Ey insanlar! size bir misal veriliyor onu dinleyin. Sizin Allaha bırakıp taptıklarınızın hepsi bir araya gelseler bir sinek bile yaratamazlar.
Veriler için görünen sırları açığa vurmak, o sırların hazmedemeyişin neticesidir, Allahın güzel isimlerinden biriside kusurları örten manasında olan SETTAR dır. sende bu ismiyle vasıflanmış insan olabilmenin onurunu bir hazımsızlığa kurban etme.
Hz. Mevlana
MESNEVİ-3526-3545 Beyitler.