Mevlevi Sema Ayini musikisinden kıyafetine kadar pek çok sembolleri taşır. Benliğinden ölü olan Mevlevi dervişinin başındaki sikkesi mezar taşı, giydiği tennuresi kefeni, sırtındaki hırkası kabridir. Semahane kainattır; sağ tarafı görünen ve bilinen madde alemi, sol tarafı mana alemidir.
Posttan sağa doğru hareket yücelikten düşüşlüğe gidiş dairenin sonunda posta doğru hareket düşüşlükten yüceliğe varıştır ki “sey-i sülük” denen manevi olgunluğa erişme yolculuğunu anlatır.
Kudümün ilk vuruşu “ol” emrinin anlatımıdır. Ney “İnsan-ı Kamildir” Ney’in üflenmesi, İsrafil’in “Sur’u” üflemesidir. Kalkarken yere el vurmak hem “Ol” emrinin, hem “Sur’u” işitince kabirden kalkmanın sembolüdür. Sultan Veled Devri’ndeki üç tur “İlmel yakin, Aynel yakin, Hakk’el yakin” denen “bilme”,”görme” ve “olma” mertebelerine işarettir.
Tecelli rengi olan kırmızı renkli post üstündeki Şeyh Hz. Mevlana’yı temsil eder.
Semada, selam adı verilen dört bölüm; zat, sıfat, fiil, vahdet gibi tasavvuf anlamlarını taşırlar. Dördüncü selamda Allah’ın tek bir ve gerçek varlığı ile var oluş olan vahdet durağında, kıpırdamadan ayak direyerek duruş anlatılmaktadır. Ve sonunda, “Bütün mana mertebelerini bilsen de, onlara ulaşsan da, asla kulluktan vazgeçme, en yüce makam ve mertebe kulluktur; fakat bilenle, bilmeyen bir olur mu?”
Mevlevi ayin-i şerifi besteleri Türk musikisinin en büyük formda olan besteleridir. Kendileri Mevlevi olmayan bestekarlar tarafından da pek çok ayin bestelenmiştir. Çünkü ayin bestelemek aynı zamanda üstadlık göstergesidir.
Mevlevi ayini baştan başa birçok manevi sembolleri içerdiğinden ayin bestelerinde de bu hususa dikkat edilegelmiştir. Usul seçiminden melodik yapıya kadar dantel dantel işlenen ayin bestelerinin icrasında da aynı incelik vardır.
Tasavvufun konusu olan nefis terbiyesi ve kalp temizliğinde en etkili ve şerefli ilim musikidir.
Hz. Peygamberimiz (s.a.v.)’in 124 bin sahabesinin içinden Habeşli bir köle olan Hz. Bilal-i Habeşi ile iki gözü görmez bir ihtiyar olan Hz. Abdullah İbn-i Ebu Mektum’u müezzin olarak görevlendirmesindeki hikmeti sebebin O, muhterem iki değerli sahabenin seslerinin ve okuyuşlarının güzel olmasının yanında İslam Dini’nin musikiye ne kadar çok önem verdiğini gösterir.
Yine sevgili Peygamberimiz Muhammed Mustafa (s.a.v.) Hazretleri Kur’an-ı Kerim-i çok güzel okuması ile meşhur olan Hz. Abdullah İbn-i Mes’ud’a: “Bana Kur’an oku” deyince, Hz. Abdullah’ın: “Ya Resulullah, Kur’an size nazil oluyor, ben huzurunuzda nasıl okurum? demesi üzerine; Hz. Peygamberimiz (s.a.v.), “benim de güzel bir sesten ve güzel bir okuyuş ile Kur’an dinlemek zevkim olmasın mı? Ya İbn-i Mes’ud” buyurmuştur.
Hayırlı Cumalar Dilerim…