Cenab-ı Hakk’a sonsuz hamd-ü senalar; O’nun sevgili peygamberi Hz. Muhammed Mustafa’ya en güzel salat ve selamlar olsun.
Çok şükür ki bir Ramazan Ayı’na daha girmiş bulunuyoruz. Bütün Müslüman din kardeşlerimizin Ramazan Ayı’nı saygı ve sevgi ile kutluyorum. Allah şu mübarek Ramazan ayı hürmetine birliğimizi, dirliğimizi bozmasın. Birliğimizin korunması için, yüce vatanımız ve bayrağımız uğrunda canlarını ve kanlarını seve seve feda eden şehitlerimiz ve gazilerimize şükranlarımızı sunuyoruz. Allah onlardan razı olsun.
Yüce Mevlamız bizleri birlik ve beraberlik içerisinde nice Ramazanlara kavuşturmayı nasip eylesin. Ramazan ayı on bir ayın sultanıdır. Bu mübarek ay Müslümanlar için bereket, feyiz ve rahmet ayıdır. Kur’an-ı Kerim bu ayda indirilmeye başlanmıştır. Allah (c.c.), Bakara Suresi’nin 185. Ayeti’nde: “Ramazan ayı insanları kurtuluş yoluna götüren doğruyu yanlıştan ayıran Kur’an’ın indiği aydır” buyurmuştur.
Kur’an Allah tarafından insanlara doğruyu yanlıştan ayırabilmek, öğüt vermek, yol göstermek için gönderilmiştir. Bu bakımdan Allah (c.c) birliğini yaşantımızdaki görev ve sorumluluklarımızı unutmadan yapmamız için Kur’an’ı daima okumamız ve yaşantımızda uygulamamız lazımdır.
Ramazan ayının özelliklerinden birisi de, Allah’ın Müslümanlara fark kıldığı oruç tutma ibadetidir. Bakara Suresi’nin 185. Ayetinde Allah: “Kim Ramazan Ayı’na ulaşırsa oruç tutsun” buyurmaktadır.
Peygamberimiz (s.a.v): “Ramazan Ayı’nda içtenlikle yapılan dua, ibadet, iyilikler ve tutulan oruçları farz bilip sevabını da Allah’tan bekleyen müminlerin günahların af olunur” buyurmuştur.
Ramazan ayı, müminlere sabretmeyi, nefislerine gem vurmayı, tevazu göstermeyi, hoş görülü olmayı, haram yememeyi, adaletli davranmayı, kalp kırmamayı, Müslüman kardeşiyle daima iyi geçinmeyi, karşısındakine kötü söz söylememeyi, bencillikten arınmayı, hasetlik, fesatlık içerisinde olmadan birlikte yaşamanın faziletlerin önemini kavrayarak bu güzel hasletleri yaşantımız boyunca unutmadan sürdürmeyi amaçlamaktadır.
Hz. Mevlana; insanlar arasındaki iyi ilişkilerin oluşması ve bu iyi ilişkilerin devam etmesi için şu örneği vermiştir; “Karşısındaki kişiyi senin davranışlarını yansıtan bir ayna gibi göreceksin. Nasıl ki sen aynaya gülerek bakarsan, aynadaki görüntün de sana gülerek bakar. Eğer aynaya çehreni karartarak kızgın bakarsan, aynadaki görüntünde sana kızgın bakar.”
İnsanlar, önce kendi kendileriyle yüzleşmeli ve özeleştiri de bulunabilmelidirler. Önce kendi hatalarını görerek başkalarını eleştirmelidirler.
Ramazan-ı Şerif’iniz mübarek olsun. Allah yaptığınız ve yapacağınız ibadetlerinizi, Dergah-ı İzzet’inde kabul buyursun inşallah.