ONBİR AYIN SULTANI RAMAZAN
Evveli rahmet, ortası mağfiret, sonu cehennem azabından kurtuluş olarak bilinen, onbir ayın sultanı, başımızın tacı, gönlümüzün ilacı Mübarek Ramazan ayına kavuşmuş bulunuyoruz. Allah cümlemizi Ramazanı şerifin feyz ve bereketinden istifade eden kullarından eylesin inşallah.
Allahu Teala Bakara Suresi 185. Ayetinde “Ramazan ayı insanlara yol gösterici, doğrunun ve doğruyu eğriden ayırmanın açık delilleri olarak Kuran’ın indirildiği aydır. Öyle ise sizden Ramazan ayını idrak edenler onda ORUÇ tutsun “ buyuruyor. Peygamber Efendimiz de hadislerinde“ Oruç bir kalkandır. Oruç’lu, saygısızlık yapmasın. Kötü konuşmasın. Eğer birisi kendisiyle dövüşmeye, sövüşmeye kalkışırsa, iki defa “Ben Oruçluyum“ desin buyuruyor.
Sevgili okurlar, Ramazan ayı oruç ayıdır. İslamın beş şartı namazdan sonra ikinci sıradadır. Farzı ayın bir ibadet olup kadın erkek akil baliğ olan her Müslümana oruç tutmak farzdır. Oruç insanı şeytani duygulardan, kötülüklerden uzaklaştıran insanı melekleştiren bir ibadettir. İşlenilen her amele birden yedi yüze kadar sevap verildiği halde Oruç için Allahu Teala “ İnsan oğlunun her ameli kendisi içindir. Yalnız oruç müstesna. Çünkü o benim içindir, onun mükafatını ben vereceğim “diyerek Oruç ibadetinin kıymetini bizlere bildirmiştir. Şunu bilmeliyiz ki oruç tutmak sadece yemek yememek, su içmemek, aç kalmak anlamında anlamamalıyız. Oruç bizi bütün kötülüklerden korumalı. Bu nedenle orucu tüm azalarımızla tutmamız gerekir. Gözlerimizle harama bakmamalı, kulaklarımızla haram olan sesleri duymamalı, dilimizle kötü sözler söylememeli, ayaklarımız harama yürümemeli, ellerimizi harama uzatmamalıyız.
Ramazana özgü ibadetlerden biriside Teravih namazıdır. Yirmi rekat olarak kılınır. Özrü olmayanlar teravih namazını mutlaka cemaatle camilerde kılmalı, okunan mukabelelere iştirak etmeleri gerekmektedir. Hastalığı nedeniyle oruç tutamayanlar oruç fidyelerini ve FITIR(fitrelerini) sadakalarını vermeleri gerekmektedir. Bu sene Fıtra miktarı alt limiti 180 TL olarak belirlenmiştir. Bu limitten aşağı fitre verilmez. İsteyen istediği miktarda istediği kadar artırarak verebilir.
Bu ayda Zekatımızı da vermemiz gerekir. Nisap miktarına sahip Müslümanlar malının kırkta birini, yani yüzde iki buçuğunu fakirlere zekat olarak vermelidir. Zekat ve fıtır sadakamızı verirken fakiri incitmemeye dikkat etmelidir. Sağ elin verdiğini sol el duymamalı. Bu benim zekatımdır. Aldın kabul ettin mi gibi gereksiz laflar söyleyerek fakiri incitmemelidir. Kalben niyet etmek yeterlidir. Zekatı mümkünse para olarak vermek daha güzeldir. Son yıllarda koli vererek fakiri koli içindeki yiyeceklere mahkum etmemek gerekir. İhtiyaçlar koli değil çeşitlidir.
Sevgili okurlar bu ay yardımlaşma ve dayanışmanın tavan yaptığı bir aydır. Tuttuğumuz oruç sayesinde açlık ve yoksulluğun ne demek olduğunu daha iyi anlarız. Bu nedenle verdiğimiz davette sadece zengin hısım akraba dost olmasın. Davetlilerimizde mutlaka fakir ve yoksullara yer verelim. Eğer imkanımız varsa yetim çocukları giydirerek bayrama sevinçle girmelerine vesile olalım. Ramazan ayında mutlaka sadakalarımızı artıralım. Peygamber efendimiz “Az sadaka çok belayı def eder“, “Güler yüz sadakadır“ buyuruyor. Bu nedenle sadaka :günahlara kefaret olur. Malı muhafaza eder, rızgın artmasına sebep olur. Ömrün bereketine, insanların duasını almaya vesile olur. Sahibinden kabir azabını defeder. Sadaka dünya ve ahret meşakkatlerini, o kimseye kolaylaştırır. Sahibini, güzel ameller yapmaya sevkeder. Az da olsa sadaka vermeye devam edelim. Yerden bir taşı alıp atmak, adres soran kimseye yolu tarif edivermek , insanlara güzel tatlı söz söylemek bunlar birer sadakadır. Bu nedenle sadakayı çoğaltmamız gerekir.
Allah içinde bulunduğumuz Ramazanı Şerifi hakkıyla yaşayan kullarından eylesin. Allah güzel vatanımızı dış ve iç düşmanların şerrinden korusun. Bayrağımız inmesin. Ezanımız dinmesin. Bu vesileyle tüm Müslüman kardeşlerimin Ramazanı şeriflerini tebrik eder, daha nicelerine erişmelerini cenabı haktan niyaz ederim. Allah cümlemizi bayrama kavuştursun inşallah