İslam dininde insanın yaratılış gayesini Allah'u Teala belirlemiştir. Allahu Teala Kur'an'ı keriminde "Ben cinleri ve insanları sadece bana ibadet etsinler diye yarattım" (zariyat/56), diğer bir ayeti kerimede "Sizi boşuna yarattığımızı ve gerçekten bize döndürülmeyeceğinizi mi sandınız" (Müminun/115) buyurmaktadır. Yukarıdaki ayeti kerimelerden anlaşıldığı gibi insan boş yere yaratılmamış, o bir görevi yerine getirmek için yer yüzüne gönderilmiştir. Her hangi bir yaratığa kulluk etmek için değil, sadece yaratanını tanımak ve ona ibadet etmek için yaratılmıştır.
Allah'u Teala insanlığa hizmet etmek ve kendi rızasına muvafık amel işleyip işlemediğini anlamak için biz kullarına ezelde çeşitli imkanlar bahşetmiştir. Bize taktir edilen tüm imkanlar dünya ve ahretimizi kazanmak için sunulan fırsatlardır. Her Müslüman'ın eline geçen bu fırsatı Allah yolunda ayırım gözetmeden adaletle kullanması gerekir. Eğer adalet terazisinin ibresini kaçıracak, eş, dost, yandaş ve ahbaplarına ayrıcalık yapacak olursa bu dünyada imtihanı kaybetmiş, ahretini de yitirmiş olur. Şu bilinmelidir ki bu dünya gelip geçicidir. Baki olan ahiret alemidir. Bu nedenle yaptığımız ve yapacağımız bütün işler Allahın emrine uygun yapılmalı, kubbede hoş bir seda bırakılmaya çalışılmalıdır. Görevler gelip geçicidir. Bir gün olur son bulur. İş görev süresi bittikten sonra da hatırlanmak, hayırla yad edilip bu dünyadan ahiret alemine iyi bir kul olarak göçmektir.
Şimdiki siyasilerimize de ibret olması için yakın tarihimizin 40 yılında ilimize hizmet edenleri rahmetle yad ederek bir kaçını sizlere hatırlatmak istiyorum. Allah rahmet eylesin Adalet partisinden her seçimde birinci sırasında Millet vekili seçilen vekilimiz A. İhsah ULUBAHŞİ vardı. Her seçimde Afyon Milletvekiliydi. Ayrım gözetmeden hizmet ederdi. Kocatepe Camii civarında altı kahvehane olan bir dairede oturur, herkesin derdini dinler, çay paralarını öder, sonra arkasına alır daire daire gezerek işlerini görürdü. Bir zamanlar rahmetli Dişçi Ahmet KARAYİĞİT vardı. Bakanlık yaparken Müsteşarını yanında taşır vatandaşın işini anında Müsteşarına emir vererek çözerdi. Sonraları İsmet ATTİLA, H.İbrahim ÖZSOY, A.Kadir AKÇAN vb. gibi bakanlarımız, bunun yanında pek çok millet vekilleri ve Belediye Başkanları ilimize hizmet ettiler. Allah hepsinden razı olsun. Bu gün hasbelkader Allahın takdiri sayesinde bir yerlere gelen, etrafındaki yandaşlarından başka kimseyi gözü görmeyen, haşa ufak dağları ben yarattım edasında olan, yanına yaklaşılmayan siyasilerimiz. İnanın yarın sizlerde bu insanlar gibi olup sessizce göçüp gideceksiniz. Sizleri de bir avuç insandan başka tanıyanınız olmayacak. Osmanlı da "Gururlanma padişahım, senden büyük Allah var dendiği gibi" Geleceği, liderinin iki dudağı arasında olanlar bu enaniyet niye. Niçin kafanızı kaldırıp bir etrafınıza bakmasınız.
Dün sayın Başbakanımızı benimle birlikte Korel otel önünde ayakta dinlerken, altına oturacak bir sandalye verilmeyen bu gün etrafı yağcılardan geçilmeyen makam sahipleri. Sizinde göreviniz bittiği, makam aracınızı kaybettiğinizde, menfaat gruplarının yanınızdan hızla ayrılacağını, yalnız kalacağınızı er geç sizde göreceksiniz. Hele bir düşünde görün. Düşmeden görülmez. Yakın tarihimiz den örnek pek çok.
Bir zamanlar Ankara, İstanbul, Bursa, Balıkesir vb. Belediye Başkanları dün vardılar. Bu gün yoklar. Dün illere hükmeden, etrafı kalabalık il başkanlarını kim hatırlıyor. Bu gün yapayalnızlar. Unutulup gittiler bile. Sizlerde bu insanlardan örnek alarak, bir gün yine aramıza er general olarak döneceğinizi hesaba katarak etrafınızdaki insanlardan kurtulup halkın derdiyle hemhal olun. Dertlilere derman olun. Adil olun ki hem bu dünyanızı hem de ahretinizi kazanın. Bilirsiniz Afyonumuzun güzel bir sözü vardır. Ocakta köttü vaa, her şeyin vakti vaa denir ya. Allah ömür verirse hep beraber göreceğiz encamınızı. Allah doğruluktan ayırmasın. Allah adil görev yapmayı nasip eylesin.