Sevgili okurlar, Alahu Teala biz kullarını çeşitli şekillerde yaratmış, hiçbir kimsenin özellikleri başka bir insanda bulunmamaktadır. İnsanoğlunun bazıları hakkına razı bir kul olup kanaatkar olurken, diğer bir kul ise hakkına razı olmayıp aç gözlü olmuştur. Bu yazımızda kanaat ve karşıtı aç gözlülük hakkında sizlere kısaca bilgi vermek istiyorum.
KANAAT: Verilene razı olma, elde olanla, azla yetinme anlamına gelmektedir. İnsan nefsi doyumsuzdur. Ne kadar zenginliği olursa olsun, o daha fazlasını ister. Kanaatin karşıtı DOYUMSUZLUK-AÇGÖZLÜLÜK: olup doymama, tatmin olmama, elinde bulunana razı olmama daha fazlasını isteme durumudur.
Allahu Teala Hut suresi 6. Ayeti kerimesinde "Yer yüzünde hiçbir canlı yoktur ki, rızkı Allah’a ait olmasın" buyuruyor. Ayeti kerimede de buyurulduğu gibi rızık Allah’ın indindedir. Allah her canlının rızkını verecektir. Rızık için Biz elimizden geldiğince çalışıp çabalayacağız. Sonucunu mevlaya bırakacağız. Nasıl olsa Allah rızkımızı verecek deyip yan gelip yatmayacağız. Peygamber efendimizde bir hadislerinde "Zenginlik mal çokluğuyla değil göz tokluğuyladır buyurmuştur İnsan çalışıp çabalamalı, gayret göstermeli, neticede eline geçen rızka razı olmalı, çoğa sevinip, aza üzülmemeli, her iki durumda da mutlu olmayı bilmelidir. İnsanın kanaatkar olması için dindar olması, Allahtan hakkıyla korkması helalı haramı bilmesi bu kriterlere göre kendisine bir yol çizmesi gerekir. Allah korkusuna dayanmayan bütün yollar insanı felakete götürür.
Sevgili okurlar, Şu yalancı dünyada İnsanlarımız önemli bir ekonomik sıkıntıdan geçiyorlar Fakir, yoksul, dar gelirli ve emekli kesimi zor durumda ne yapacağını bilemiyor. Fiyatlara yetişmek mümkün olmuyor. Her malın fiyatı günlük zamlanıyor. Devletin denetimi yetersiz kalıyor. Bunun için Her mala belirli bir zaman için Narh verilmeli. Herkes kendisine göre istediği gibi zam yapamamalıdır. Buna başta devletimiz örnek olmalı Nasıl ki vatandaşın kirada olan evine yüzde 25 artırabilirsin dediği gibi kendisi de bu artırıma uymalı, Vakıf kiralarına yapılan akılla izanla bağdaşmayan fahiş artışlara engel olmalıdır. İyi esnafa sözümüz yok. Adam mağazasında yarı yarıya dampink deyip satış yapıyor. Demek ki uyanık bir malı yüzde yüzün üzerinde satıyor ki yarı yarıya satabilsin. Mahalle sütçüsüne varıyorsun. Gözümüzün önünde süt toplayanlara sütü 13 liradan verirken, sana gözüne baka baka 20 liradan süt satıyor. Bir simit ilçede 7,5 lira iken merkezde 12 liradan satılıyor Belediye 5 liradan ekmek satarken, fırınlar 7.5 liradan ekmek satıyorlar. Bu açgözlülük değil de nedir acaba. Her satıcı sonunda kazanıyor kimi az kimi çok.
Görüldüğü gibi dostlarım zam yapmak için herkes kendine göre yolunu bulmuş. Mesele adam gibi adam yetiştirebilmek. Devletimizin herkesin başına bir polis dikemeyeceğine göre, yeni yetişen neslin kalbine Allah korkusunu yerleştirmeliyiz. Allah korkusu olan haramı helalı bilir Kanaat eder. Her gün zam yapıp açgözlülük yapmaz. Peygamber efendimiz Kişinin mal ve şöhret hırsının dinine verdiği zarar, iki aç kurdun sürüye vereceği zarardan daha büyüktür buyuruyor.
Kardeşlerim her malın fiyatı artarken maalesef fiyatı düşen şeylerde var dünyamız da Buna göre Maalesef insanlığın fiyatı düştü. Karşıdaki insan mı başka bir şey mi kıymeti kalmadı. Hatır gönül bitti. Ahlakın fiyatı düştü, Ahlaksızlık çoğaldı Adamın altından karısı 6 ay önce kaçmış Televizyonda geri dön diye yalvarıyor ahlaksız. Edebin fiyatı düştü. Önceden utanma büyüğe saygı, küçüğe sevgi vardı. Hepsi bitti gitti. Emeğin fiyatı düştü. Bu gün çalışan ve emekli olan emekçiler zor günler geçiriyorlar Doğrunun da fiyatı düştü bu dünyada. Önceleri bu adam doğru söyler denir, sözüne itimat edilirdi. Şimdi sanki doğru söylemek suçmuş gibi doğru bilinen insanlar toplumda hor ve hakir görünüyorlar Yalan söyleyenler popüler durumda oluyorlar.
Sevgili kardeşlerim. Mezara bir kefenle gireceğiz. Biriktirdiğimiz malımız, mülkümüz hısım akrabalarımız geri dönecek Amelimiz bizimle kalacak. Bu nedenle açgözlü olmayalım. Verilene kanaat edelim. Hakkımıza razı olalım. Bu dünyayı kendimize ve dostlara zindan etmeyelim.
