İnsana verilmiş olan şefkat duygusu çok geniş bir duygudur. Mesela kendi evladına şefkat gösteren bir anne bu şefkat sebebiyle tüm yavrulara da şefkat eder. Kendi anne ve babasına şefkatli davranan bir evlat ise diğer tüm insanların ebeveynlerine şefkatle yaklaşır. Şefkat hâlistir ve karşılıksız yapılır. Hiçbir beklenti olmadan şefkat gösterilir. Hayvanların yavrularına karşı olan şefkatleri de buna bir delildir. Yavrusunu kurtarmak için kendi canını feda eden hayvanlar hepimizin malumudur. Aşk ise şefkat gibi değildir. Karşılık beklediği için kendi menfaatini gözetir. Aşıkların ağlamaları bir nevi taleptir ve bir ücret istemektir. Mukabele görmediği zaman bu aşk nefrete dönebilir. Zaman ilerledikçe aşk duygusu yavaşlar, aksar, tükenir ve tamamen yok olabilir. Şefkat ise her daim artarak hızlanır, ilerler, çoğalır ve yerleşir. Şefkat, huzur, güven ve emniyet verir. Aşktaki kesinlik ve keskinlik şefkatte yoktur. Şefkatli insanlar herkesin rahatça iletişim kurabildiği insanlardır. Ön yargıları, değişmez anlayışları, sabitlenmiş düşünceleri bulunmaz. Bu nedenle şefkatli bakış açısı meselelerin çözümünü kolaylaştırır. Aşkta ise tek bir düşünceye odaklanma ve sadece onu görmek isteği olduğundan hadiseleri daha da karmaşık hâle getirebilir. Bu kadar güzellikleri ve kolaylıkları içerisinde barındıran şefkat bizi dünya ve ahirette rahmete götürür. Yani şefkat yolu rahmet yoludur.