İnsanlığın geçirdiği devirler konulu yazımızın devamı olarak malikiyet ve serbestiyet devrinden bahsetmek istiyoruz. Kendi iradesiyle birçok devri değiştirme becerisi gösteren insanlık, ecir devri dediğimiz ücretli kölelik devrini de değiştirerek malikiyet ve serbestiyet devrine geçecektir. Bu devir hem ekonomik hem de fikri hürriyetin sağlandığı bir dönem olacaktır. Ekonomik ve fikri bağımsızlık insanlığın yaratılıştan verilen tüm istidatlarını en iyi şekilde kullanmasına imkân sağlayacaktır. İnsanlığın yaşayacağı bu son devir insaniyete ait değer ve ilkelerin en üst seviyede yer bulacağı bir dönem olacaktır. Maddi olarak toplum kesimleri arasındaki uçurumlar kapanacak, ekonomik kazanç açısından birbirine yakın bir vaziyete gelinecektir. Maddi olarak çok düşük ücretlerle çalışmak zorunda olan insanlık hür teşebbüslerle kendi malına sahip olma fırsatı yakalayacaktır. İnsan, hâkim olanların emri altında hareket etmekten kurtulacak ve kendi kendine hâkim olmayı öğrenecektir. İnsanların şevkleri uyanacak, hisleri harekete gelecek ve yüksek hedefleri kendisine rehber edecektir. Kimsenin kimseye tahakküm etmediği, herkesin hukukunun korunduğu, insanların meşru hareketlerinde şahane serbest olduğu bir dönem yaşanacaktır. Şahıs etrafında toplanan yapılanmalar yerine şahs-ı manevi dediğimiz birçok kişinin ortak kararı ile işleyen ve istişare zemininde buluşan çoğulcu yapılar etkin olacaktır. Bu devir hayal ürünü mü? Elbette değil. Diğer devirler nasıl insanlığın emek ve gayreti ile aşıldı ise yine her şey insanlığın çalışmasına bağlıdır.