Bizlere yol gösterip ders veren atasözlerimiz vardır. Bunlardan birisi de “ayranım ekşidir diyen olmaz” atasözüdür. Kim söylüyorsa söylesin, kimden gelirse gelsin her sözü tetkik etmek, doğruluk payını ölçmek gerekir. Gümüş ve altının kalitesini test etmekte kullanılan mihenk taşı gibi her insanın fikri bir mihenk taşı olmalıdır. Doğruya ulaşmak için sorgulamak, araştırmak, incelemek dinimizin bir emridir. İnsan, okuduğunu, duyduğunu, gördüğünü önce mihenge vurmalı doğruluğunu veya yanlışlığını görmeye çalışılmalıdır. “Bu kişi yanlış yapmaz, bu adamda hata olmaz, doğru varsa bu sadece bu şahıstadır” gibi ifadelerle hareket etmek insanı yanlışa sürükleyecektir. Kimse ayranım ekşidir demediği gibi hiçbir müfsid(bozguncu) de ben müfsidimiz demez. Daima kendini suret-i haktan göstermeye çalışır. Bu nedenle her sözün kalbimize girmesine izin vermemeliyiz. Her sözün neticesine bakmalı ve akibitenin ne olduğunu araştırmalıyız.
Kendi fikirlerini insaf ve vicdanla yapılan her türlü müspet eleştiriye açıktan tutan insanlar da vardır. Bu insanlar kendi fikirlerinin doğruluğundan emin olan kişilerdir. Böyle kişiler karşısında ki insanların sorgulamalarından korkmazlar hatta kendisinin söz ve davranışlarının takip edilmesini isterler. Yanlış varsa düzeltir, doğru ve güzel olanı da yangınlaştırmaya çalışırlar.