Demokrasinin en önemli unsuru kendi demokratikleşmesini sağlamış olan siyasi partilerdir. Siyasi partiler önce kendileri demokratikleşmeli ki ülke demokrasisine gerçek anlamda hizmet edebilsinler. Demokrasiyi getirmek ve uygulamak kendini yenilemekle başlayan bir süreci ifade eder. Yoksa demokrasi tepeden başımıza inmeyecektir. Ya da demokrasi kendi kendine bizi bulmayacaktır. Fertler demokratikleştikçe millet demokratikleşir. Ülkede demokrasiyi işletmeye çalışan siyasi partilerimizin parti içi demokraside önemli ölçüde geri kaldıkları görülmektedir. Baştan aşağıya emir komuta şeklinde ilerleyen parti yönetimleri lidere ters düşen söylemleri reddetmektedir. Parti esasları terk edilerek liderin esasları devreye konmaktadır. Fakat parti ayrı lider ayrıdır. Liderde zamanla partinin ilke ve prensiplerinden kopabilir veya ayrılabilir. Ülkemizde siyasi partilerin liderle özleştirilmesi nedeniyle birçok siyasi fikir hareketleri zamanla sönüp yok olmaktadır. Siyasi partiler fikirlerin bazen birleşmesi bazen de çakışması ile büyürler. Hep aynı fikir kalıbı içinde durmak veya durdurulmak siyasi partileri zayıflatır. Farklı görüş veya fikir beyan edeni atarım ha! diye korkutmak ancak kendi değerlerini kendi elinle yok etmeye sebep olur. Bir yükün altına ne kadar omuz girse memnun olmak gerektir. Yoksa yükümüzü hafifleştiren o omuzları dışlamak akıllıca bir hareket olmadığı gibi vefalı bir davranışta değildir. Siyasette akıl kadar vefada lazımdır. Elbette siyasette lider önemlidir. Ama bu önem tek önemli kişi haline dönüşmemelidir. İşin püf noktası burasıdır.