12 EYLÜL DARBESİ VE MİLLİ GÜVENLİK KONSEYİ
12 Eylül 1980 Darbesini gerçekleştirilenlerin oluşturduğu Milli Güvenlik Konseyi 1980 yılında başlayıp 1983 Aralık ayına kadar Milli Güvenlik Konseyi Danışma Meclisi olarak karar mercii olmuştur. Birçok kararlar alan bu konseyin son toplantısı 6 Aralık 1983 tarihinde yapılmıştır. Bu tarihteki toplantıda son olarak verilen kanun teklifi darbecilerin kendilerine bir koruma zırhı oluşturmak istediğinin göstergesidir. Yaptıklarının eleştirilmesine bile izin verilmeyeceği hususunun kanunlaştırılmasıdır. O kanun teklifi ve içeriğini sizinle paylaşmak istiyorum. “12 Eylül 1980 Öncesi Siyasî Çekişme ve Çatışma Ortamına Benzer bir Durumun önlenmesi Hakkında Kanun Teklifi: Madde 1. a) 12 Eylül 1980 tarihinden sonra kanunla, Millî Güvenlik Konseyi veya Anayasa Mahkemesi kararıyla kapatılan siyasî partilerin mensuplarından partilerini veya kendilerini savunma amacıyla da olsa 12 Eylül 1980 öncesindeki siyasî çekişme ve çatışma ortamına, benzer bir durumun yeniden doğmasına yol açacak sözlü veya yazılı beyanda bulunanlarla siyasî parti mensubu olmasalar bile böyle bir ortamın oluşmasını sözlü veya yazılı olarak teşvik veya tahrik edenler, b) Kurulmuş veya kurulacak siyasî partilerin mensuplarından yukarıdaki bentde sözü edilen kapatılmış siyasî partilerin kapatılma tarihindeki merkez karar ve yönetim kurullarında bulunanları suçlayıcı, övücü veya savunucu nitelikte yazılı veya sözlü beyanda bulunanlar, c) Millî Güvenlik Konseyinin karar, bildiri ve icraatı ile 12 Eylül 1980 tarihinden bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihe kadar geçen süre içerisinde Cumhurbaşkanı ve Millî Güvenlik Konseyi Üyelerinin beyanlarını sözlü veya yazılı olarak kötüleyici veya küçük düşürücü şekilde tartışma veya eleştirme konusu yapanlar, d) Anayasanın geçici 4 üncü maddesinin (a) bendinde belirtilen kişilerden, Türkiye’nin iç ve dış politikası konuları ile ilgili olarak sözlü veya yazlı beyanda bulunanlar, fiilleri başka bir suç oluştursa bile ayrıca üç aydan bir yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılırlar. Bu suçların yayın vasıtaları ile işlenmesi halinde verilecek ceza bir misli artırılır.” (https://www5.tbmm.gov.tr/tutanaklar/TUTANAK/MGK_/d01/c011/mgk_01011189.pdf) Yukarıdaki kanun teklifi göstermektedir ki yaptığı adaletsizlik ve hukuksuzlukların farkında olanlar kendilerini kanunla koruma ihtiyacı duymuştur. Ne yaparlarsa yapsınlar tarih ve millet nazarında mahkûm olmaktan kurtulamadılar. Kısmen dünyada hesap verirken asıl hesap için ahirete gittiler.