Mekke den şehirlerin anası, Âdem atamızın mesken tuttuğu insanlığın ilk yerleşim yeri olan MEKKE den, Allah’ın emri üzere inşa edilen ilk mabet, Müslümanların kıblesi Kâbe den selamlar.
Allah C.C Kitabında MEKKE için şu bilgiyi veriyor. “İnsanlar için kurulan ilk ev, elbette Bekke[*]'de olandır. Bereketlidir ve herkese doğru yönü (kıbleyi) göstersin diye kurulmuştur. “(Al-i İmran 3/96)[*] Bekke, birbirini ezecek şekilde oluşan kalabalık anlamına gelir. Tavaftaki aşırı kalabalıkta insanlar birbirini itip kaktığı için Mekke’ye bu ad verilmiştir. (Müfredat)(Süleymaniye vakfı meali)
Mekke inananlar için yerleri ve şekli Allah tarafından (Kur’an’ı Kerim )belirlenmiş Hz. Âdem atamız. Hz. İbrahim, Hz. İsmail Nebi ve Resuller ile Allah’ın son nebi ve Rasülü Hz Muhammet (SAS) den bize intikal etmiş ibadet yerleri olan şehir. “Rabbimiz! İkimizi sana teslim olmuş kişiler yap, soyumuzdan gelenlerden de sana teslim olmuş bir toplum oluştur! Bize menâsikimizi (hac ve umre ibadetlerini yapacağımız yerleri) göster[*] ve yönelişimizi (tevbemizi) kabul et! Sana yönelenleri (tevbe edenleri) kabul eden, iyiliği bol olan Sen’sin!”[*] İbrahim aleyhisselam, “Bize göster” dediği için hac ve umre ibadeti yapılan yerlerin daha önce bilindiği ama kaybolduğu anlaşılır. Kaybolma Nuh tufanında olmalıdır. (Bakara 2/128 TEFSİR)Süleymaniye vakfı meali
Allah’ın insanlardan ziyaret edilmesi emredilen kutsal beldeler hakkında ne söylenip yazılsa kifayetsiz kalır. Sözün ve yazının meramı anlatmaktan aciz kaldığı yerler buralar. Allah her isteyen, arzu eden kuluna; gelmek, ziyaret etmek, ibadet etmek gücü kuvveti ve imkânı versin.
Dünya’nın değişik yerlerinden Müslümanlar lebbeyk (buyur Allah’ım, emret Allah’ım senin çağrına icabet ettim geldim) diyerek Mekke’ye geliyorlar. Renkleri farklı, dilleri farklı, boyu, eni, yüz şekli farklı ama lebbeyk bir, tekbirleri bir, (kıble) istikametleri bir.
Allah Müslümanlara Mekke’ye gelmelerini emretmesi üzerinde düşünülmeli. Din Âlimleri, siyaset bilimciler, sosyal bilimciler vb. bu muazzam birliktelikten insanlık için nasıl bir fayda üretebiliriz diye kafa yormalılar. İbadetler, dualar elbette esas gaye lakin böylesi muazzam bir Uluslararası toplantının insani, siyasi, ekonomik, sosyal vs. faydaları da olmalı. Bilgi alış verişi iyi ve güzel olanın paylaşımı kötülüğe engel olma iyiliği yayma konusunda hedefleri de olmalı. Bu tür ilmi faaliyetler bireysel yapılacak işler değil mutlaka devletlerin bu cabayı desteklemesi sivil toplum kuruluşlarının organizesi lazım.
Müslümanların ortak ibadet yerleri sadece ziyaret, hediyelik eşya alınıp satılan mekânlar olarak görülmemeli. Buralar insanlığın ibret aldığı yerler olmalı. İnsanlığın yeniden doğduğu, insan onur ve haysiyetinin yeşerdiği yerler olmalı. İslam dünyası içine düştüğü cehalet kuyusundan biran önce çıkmanın çarelerini aramalı. Müslüman coğrafyasındaki yakıcı ateş söndürülmeli. Çocuk yaşlı demeden yapılan katliamlar durdurulmalı. Akan kan ve gözyaşı dindirilmeli. Bunun çaresi Müslümanların Kur’an etrafında bir araya gelmelerinde.
Maalesef ibadet ederken bile birliği, huşuyu, ahengi sağlayamamışız. Birbirimize saygılı olmayı, çevremizi temiz tutmayı yaşantımızda düstur edinememişiz. Gönül kırmanın, insanı incitmenin haram olduğunu tam anlamıyla özümseyememişiz.
En azından din bilginleri bir araya gelerek bütün Müslümanların ortak ibadet ettikleri mekânlar da insan onurunu zedeleyen, sağlığa zarar veren, çevreyi kirleten, sevap kazanacağım derken bir birini ezen, itip kakan hatta darp eden davranışları ortadan kaldıracak eğitim faaliyetlerine ağırlık vermeliler. Özellikle tarikat ve cemaatlerin daha çok sevap kazanmak adına Kâbe’nin içinde izdihama sebep olan bidatler den vazgeçmeleri sağlanmalı.
Müslümanların bugün içinde bulundukları acıklı haline bakınca bizim ki hayal gibi bir şey. Ama olsun belki bir gün hayallerimiz inşallah gerçek olur. Sağlıcakla kalın. Hoşça kalın.
Aııah kabul etsin Hasan bey
Hasan bey, Kabenin dört etrafı Zemzem tower'lerle KUŞATILMIŞ MI? Bana çektiğin resimleri gönderir misin? Selamlar.