Bizim araç’ın
Şehir içi trafik yoğunluğu yaz ayları, yabancı araç ve Almanyalı vatandaşların gelmeleriyle, çok daha karmaşık, içinden çıkılmaz oldu. İlgililerde sağ olsunlar mazeret üretmekle meşgul.
Yeni Zafer Meydanımız altı dahil, paralı-parasız arabamıza, çarşı merkezi işyerimiz civarı uzun süre dolaşmamıza rağmen, park yeri bulamıyoruz.
Hemen yazalım Zafer Meydanı parkının kısa sürede paralıya dönüştürülmesi gerekiyor. Nedeni? vatandaş bırakınız sabahtan akşama, ev önüne geceliyecek aracını bile otoparka bırakıyormuş. Olacak iş mi? İnsaf-merhamet diliyoruz, bu sorumsuzluğu gösterenlere.
Gelelim konumuza: Biz de park yeri aramaktan, bitap düştüğümüz son anda, Dumlupınar İlkokulu Bahçesindeki muntazam otoparkı görüyoruz. Kapısı açık. Araçlar girip çıkıyor. “Oh... ne güzel oldu. Emin bir yer bulduk” mutluluğu doğuyor içimizde.
Okul idaresinin okula maddi destek, hem de vatandaşa park yeri yardım amaçlı, tatildende faydalanarak, bahçeyi otopark yaptığını düşünüyoruz. Her neyse!
Aracımızla çıkmak üzere girdiğimiz otopark kapısının, otomatik olduğunu kapandığını görüyoruz. Alın bakalım size, bu defa da çıkma sorunu çıkıyor karşımıza. Araştırıyoruz kapı otomasyonu özel kumanda istiyor.
O sırada üst tarafta açık bahçe kapısını, çıkış merdivenlerini, altının çöplüğe dönüştürüldüğünüde üzülerek görüyoruz. Kendimiz bu kapıdan kurtuluyoruz. Aracımız nasıl çıkacakla, gazete binamızda arkadaşlardan yardım istiyoruz.
Tahmini bilgilerle okul bahçesi park yerini, valilikte çalışan görevlilerin kullandığını öğreniyoruz. Arkadaşımızın görevliden bilgi alıyor. Siz aracınız başında bekleyin. Kumandalı birisi çıkarken çıkarsınız cevabıyla birlikte, akşam 17.30 civarı, görevli kalmama, arabayı çıkaramama endişesini aşarak, arkadaşlar aracımızı mahallinde bir süre bekleme sonucu, oradan güçlükle çıkartarak kurtardılar.
Valilikte özel araç sahibi, masa sorumluluğu taşıyan, ünvanı olan bir kişinin, kapıyı örtmeme ihmali, vatandaşı ne kadar sıkıntılara koyuyor. İlgilisi niçin o otopark girişine kapının otomatik olduğunu, özel kumanda ile açıldığını-kapandığını (DİKKAT) yazısıyla belirtmez? Niçin o merdiven altı çöplüğünü görmez vs. hak’lı eleştiri dizileri geliyor gönlümüze.
Özet düşüncelerimizi yazalım, devlet yapısında ihmallerin, sorumsuzlukların zararını, vatandaş çekiyor ve görüyor. Genelde günlük hayatta evlerin kapı örtünüz ikazları sorumsuzluğun başladığı yerleri aileleride kapsıyor.
Net yazalım, büyütülmüş gibi gözüken, gerçekleri açık, seçik gözler önüne seren basit bir örnek, bizim aracın hapis olması olayı.
Tabandan tavana toplumsal görevlerde, ilişkilerdeki kültür noksanlıklarımızı gidermeden, iyi bilelim Batı standartlarını yakalama şansımız yoktur.