ÖZBURUNDA ESKİ DÜĞÜNLER
Yeni nesil pek bilmez eskiden düğünler kışın olur ve yedi gün sürerdi.
Özburunda düğüne davet;
Düğün evi köyün öteki ucunda bile olsa bir gram kimseye çerez verilmeden köyün en uç noktası olan KELLELERİN (Rüştü Arıkan nın)evden başlanır düğüne davet için çerez dağıtılırdı. Çerez dağıtan kadınlara OKUCU adı verilirdi.
Birinci gün davul vurunca davulla birlikte bir grup bütün köy odalarını gezer bir paket çay,bir paket şeker vererek oda eşrafını düğüne davet ederdi.
Kız odası ayrı,erkek odası ayrıydı. Şimdiki gibi kadın erkek birlikte oynamazdı. Kız odasının organizesini gelin tarafı yapar,kapısını erkeğin sağdıcı bekler, kuş uçurtmazdı.Erkek odasında,erkekler çeşitli oyunlar oynayarak düğünü renklendirirlerdi. Düğüne bütün akrabalar katılıp hizmet etme mecburiyeti vardı. Hizmete hile yapanı Çeşme’nin hatıl’ına suya basarak cezalandırırlardı.
OKUCU GELME:
Komşu köylerden düğüne gelenler koyun keçi getirerek Köye girerken tabanca tüfek patlatarak ses verirler. Düğüncülerde davul zurna ekibi ile yine tabanca tüfek patlatarak karşılarlayarak erkek odasına getirilir. Çalgıcı oyun havasını vurur bir fasıl oynadıktan sonra herkesle selamlaşıp otururlardı.
Biz çocuklar için doyumsuz zevkti o anlar.
ÇARLI:
Kına gecesi gündüzü ikindi namazından sonra geline kenarları işlemeli beyaz bir ÇAR giydirilir. Davul zurna ve köyün kadınlarının,kızlarının eşliğinde köyü bir defa dolaştırılıp kız evine en yakın büyük bir avluya toplanıp gelini ortaya alıp,üzerindeki beyaz ÇAR’ı çıkartılıp pullu al giydirilir ve üzerine kadınlar ergenlik çağına gelen kız veya oğullarına öndüç diye yazma,poçu veya tülbent örterler, Gelinin başını övdükten sonra ÇARLI biterdi.
KINA GECESİ:Bütün kadın ve kızlar toplanıp büyük bir hazla,Kına karılır geline ve sağdıç’ına yakılır. Yakıldıkdan sonra kaynana hediyesini gelinin avucuna saplar. Ondan sonra Kınalı eller sarılır. Gelinin başına pullu al örtülür.
Tefci kadın yanık türküyle
Şu gönlümün yarasını
Kimse bilmez orasını
Çağırın kızın Anasını
Kız Anasız gelin olmaz
Olsa bile yüzü gülmez..! diye kızın Annesini Babasını,bacısını,Kardeşini,amcasını,Halasını,teyzesini,dayısını teker teker çağırır hediyesinin vererek sarılıp hasret giderirlerler. Buruk bir mutluluk olur adeta. Hayır dileklerini dileyerek geceyi bitirirler.
GELİN ALMA SÜRECİ:
Gelin konvoyundan önce kız evi tarafından Güveyi elbisesi gelir,Güveyi bir hoca eşliğinde giydirilir hazırlandıktan sonra gelin alma arabaları toplanırdı.
Eskiden motorlu vasıta hiç yoktu. Gelin konvoyu at arabaları ile olurdu. Ergenler atlı olur, cirit oynayarak ilerlerdi konvoyda, yolun kenarında ki seyircilere, fıstık, portakal, para saçılırdı.Bin bir naz eden gelini güveyi yakınları gelinin erkek veya kız kardeşine bahşiş vererek gelin alınır güle oynaya damat evine getirilir,evin önünde dualardan sonra gelin naz eder arabadan inmez,kaynana veya kaynata hediyesini herkesin önünde haykırdıktan sonra gelin iner gelin tam kapının önünden adımını attığı anda damat kapının üstünde sağdıçla birlikte elindeki fıstık çıkınını gelinin üzerine boşaltırlar ve gelin içeri girer. Çalgı oyun havasını vurur. Ardından Güveyi sağdıçla birlikte kapının eşiğine durdurulup eş,dost, akraba takıları Güveyi ve sağdıç’ın bağrına takarlar bozuk paralar da tepsiye atılır.
Takı merasimi bittikten sonra Güveyi sağdıçla birlikte oğlan odasına yatsı namazına kadar dinlenmeye ayrılır.
GÜVEYİ KOYMA SÜRECİ̇:
Gelin alındıktan yatsı namazına kadar erkek odasında dinlenen güveyi ve sağdıç yatsı namazına camiye gidip namazı kaldıktan sonra düğün Cemaat ile birlikte güveyi odasının önüne gelinir dua edilir dua bittikten sonra; heyetin yumruk darbelerine karşı Sağdıç güveyi’yi korumaya alır. Güveyi gerdek odasına girdikten sonra iyi dileklerle cemaat dağılır. Sonra gerdek odasının önüne gerdek bezini almak için bir kadın görevlendirilir. Güveyi gerdek odasına girdikten sonra gelinin duvağını açar her ikiside iki rekat namaz kıldıktan sonra konan bir tepsi baklavadan bir birine sunduktan sonra,gerdek odasının bacasından(bahşiş için )sallanan bakraca baklavadan bolca koyarlar ve bakracın ipini titretirler bakraçcı,bakracını bacadan çektikten sonra Gelinle güveyi izdivaca girerler eğer gelin sağlamsa Güveyi gerdek bezini gerdek odası önündeki görevli kadına kapı aralığından uzatır. Sonra Güveyinin yakınları Sevinç’lerini bildiren üç el silah atarlar. (Eğer gelin sağlam değilse; düğün evini bir matem alır.Gerdek odasının kilimine sarılarak görevliler tarafından Baba evine götürülüp teslim edilir. )
GELİNİN SÖYLEMEZLİK SÜRECİ̇:
Düğünün ertesi sabahı gelinin yakınları gelini görmeye gelirler gelin ellerini öper baklava dağıtır ayrılırlar.
Yeni gelin, gelecek dini bayrama kadar, baba evini ziyaret etmez. Kaynatanın yanında sesli konuşmaz.
Buna “söylemez” adeti denir. Söylemez adetinin bozulması için Bayram da kaynatanın elini öper, kaynata onu, koyun keçi, ziynet altın, yeni elbise gibi hediye ile ödüllendirirdi.
Bayram ziyaretine baba evine, çerez ve hane halkına hediyeler ile, davulsuz zurnasız sade bir törenle götürülür, kız babası geline yukarıdaki gibi hediyeler verir.
Ve düğün süreci burada biter.
Saygılarımla