GURBETİ BİR BANA SOR
Değerli gönüldaşlarım
Yıl 1980 lise tahsilimi tamamladım. Güzel ülkemizde kaos ve kaosun ardından birde Kenan Evren askeri darbesi ülke Ekonomisi yerlerde ve kimse geleceği için istikbali için hiçbir plan yapamıyor. Parası birikimi olanlarında yoğun ENFLASYON üzerine parası eriyor velhasıl herkes geleceği için çare arıyordu.
Bu arayış içerisinde olanlardan biriside bendenizdi. Ama yinede kendimi en şanslı gençler arasında görüyordum. Annem Babam ailem FRANSA da idi. Umuda yolculuk yapmak için mücadeleyi başlattım vize almak için büyük uğraşlardan sonra 1981 yılında FRANSA ya kaçak geldim.
Geldik gelmesine de hayatımızı sürdüre bilmek için iş lazım iş de çalışmak için dil lazım bütün bunlarla mücadele ederek yerleştik çeşitli işlerde çalışarak 37senedir gurbetteyim ve burasını kabullenemedim. Ve şunu söyleyebilirim bütün benim gibi beraber olan bütün vatandaşlarım da aynı duyguda olduğu inancındayım. Şimdi fırsat buldukça anavatana geliyor gidiyoruz. Yani Gurbetçinin kaderi bir orada bir burada. Velhasıl dostlar GURBET denince dil susar duygular konuşur.
GURBET
Otuz beş senemi aldın götürdün,
Bu beden bu yükü çekmiyor Gurbet.
Umudu hevesi sildin bitirdin,
Özümden hüzünün çıkmıyor Gurbet.
Güneş üzerinde başka batıyor,
Riyakârlar sende mekik atıyor,
İnsanlar insanı ucuza satıyor,
Kimseler kimseyi takmıyor Gurbet.
Ayar tutmam dağılmışım sarkarım,
İçimde bir stres senden ürkerim,
Güllerine dokunmaktan korkarım,
Gül'ün bile sahte kokmuyor Gurbet.
Yıllarca uğrunda akıttık teri,
Görmedim yoluna konulan seri,
Bulamadım sende sözünün eri,
İnsanlar yalandan bıkmıyor Gurbet.
Dürüst sesler göçtü kısıldı sende,
Duygular duvara asıldı sende,
Gençlerden ümidim kesildi sende,
Gönüller gönüle akmıyor Gurbet.
Gazi ne söylesin şaştı arada,
Bir Fransa bir Türkiye Sırada,
Cismim üzerinde ruhum orada,
Dönüp arkasına bakmıyor Gurbet.