AVRUPADAKİ GURBETÇİ GÖZÜNDEN TÜRKİYENİN GÖRÜNÜMÜ
Değerli gönüldaşlarım
Bu günkü yazımda Avrupa’daki gurbetçilerin Türkiye’yi nasıl gözlemlediğini ele alacağım acizane.
Malumunuz yirmi dört Haziran Cumhurbaşkanlığı ve parlamento seçimleri yaklaşıyor ve partiler bir birleriyle yarışma adına projeler vaatler vererek seçmeni ikna yolunda çaba gösteriyorlar.
Bura kadar her şey iyi güzel.yalnız güzel olmayan bir şey toplumumuzun UNUTMA HASTALIĞI geçmişimizi çabuk unutmamız.
Memlekete gelip Yurt içinde yaşayan vatandaşlarla sohbet ettiğimizde sanki Türkiye de her şey çok kötü memleket yangın yeri bize soruyorlar siz nasıl görüyorsunuz diye?
Bizde başlıyoruz anlatmağa evvelden Edirne kapıkule gümrük kapısından girdik mi kapıda içmeğe su alacak bakkal dükkanı,gümrük muamelelerini beklerken sıcaktan gölgelenecek bir mekan yoktu. Şimdi kapıkuleden girince modern kafeteryalar alış veriş merkezleri. Kapıdan Edirne’den Sakarya’ya kadar Avrupa’ya kıyasladığımızda nerdeyse bedava otoban ve Sakarya dan Eskişehir’e gelene kadar bedava tüneller (o tünellerden Avrupa da olsa minimum iki yüz lira vererek geçersin)
Duble yollar evvelden hasta olmaya korkardık hastanelerin durumundan,şimdiki hastanelerimizin Avrupa’dan artısı var eksisi yok elhamdülillah. Daha neleri sayalım Allaha şükür hizmet saymakla bitecek gibi değil dediğimizde yurt içindeki vatandaşın bize cevabı şu;
Madem iyi de neden dönmüyorsunuz? Cevap: Zamanında memleket çok iyi yönetildiği için gurbetteyiz.
Buradan şunu belirteyim kardeşlerim mahallenin içindeki insan etrafına baksa neyi görür?
Tabiî ki karşısındaki duvarı. Ama aynı insan köyün dışındaki tepeye çıksa bütün köyü seyretme imkânına sahiptir.
İşte gurbetçi de köyü tepeden seyreden insan gibidir. Olan hizmetleri daha iyi görme imkânına sahiptir. Köyünü boş ver bulunduğu ilden komşu ile gitmemiş bir insan Edirne’deki hizmetleri,Bilecik’teki tünelleri,İstanbul’daki modern hava alanını köprüleri,Marmaray’ı Avrasya tünelini nerden bilsin. Ama gurbetçi o yolu çiğnediği için bilir.
Birde moda olmuş hastane deki doktor, Adliyeki hakim, Üniversitedeki hocayla davar güden çobanın oyu bir mi diye. Peki, yurt içinde yaşayan EY VATANDAŞIM bin bir zorlukla işini gücünü bırakıp Üçyüz kilometre yaparak oyunu kullanmak için dört saat kuyruk bekleyen GURBETÇİ ile yurt içinde yüz elli metre ötede üşene üşene oy kullanan vatandaşın oyu bir mi? Kardeşlerim bırakalım bu mesnetsiz insanları kutuplaştırıcı üslupları Türk vatandaşı olarak sandığa her giden vatandaş birinci sınıftır ve oyu da birdirdir.
Biz gurbetçileri bu yanlış konuşma ve davranışlar üzmektedir. Her şeye rağmen biz vatanımıza vatandaşımıza gücenip küsmüyoruz ve sandığa giderek en iyi seçimi yapıyoruz. Sırası gelmişken belirteyim yurtdışında sandıklar açıldığı andan itibaren Anketlere göre GURBETÇİLER CUMHUR İTTİFAKINI tercih ederek DEVAM kararı almışlardır. Memleketimiz için hayırlı olsun. Saygılarımla.