FIRINCI VE HAMUR YOĞURUP EKMEK YAPANLAR

10 Ocakta, Çalışan Gazeteciler Günü kutlanır. Toplantılar yapılır. Resmi olsun olmasın kuruluşlar ilgi gösterir. Gazeteciler sevincini belirtir.
Bana göre Çalışan Gazeteciler ifadesi yanlıştır. Çalışmayan, çalışamayan gazeteci elbette vardır. Emekli olmuştur işi bırakmıştır veya işsiz kalmıştır. Gazete çalışanları; her gün aktaranlar, teknik hizmette bulunanlar, köşe yazılarını dikkatle inceleyip hata yapmamaya gayret gösterirler. Bir virgülün, noktanın yanlış konması yazının anlamını değiştirir. Günümüzde bilgisayarla yazı tertibi bu tür yanlışları önlemektedir. El yazısı ile veriler hatalı olabiliyordu.
Bir tarihte, Yarım Elma Derneği ve bitişik hamamın restore edilerek, müze yapılması önerisinde bulunmuş, yazılı metni gazeteye vermiştim. çıkan gazetede, Alimoğlu camisinin yıkılması ifadesi şaşırttı. Böyle bir cami yok eski hamam vardı.
Gazete sahipleri, un, su, elektrik, makineyi temin edendir. Gazete çalışanı ise un yoğurup ekmeği pişirendir.
Bir başka bilerek yapılan hata ise ,''Eski bakanımız, Suriye su koordinatörü Milletvekilimiz Veysel Eroğlu, T.B.M.M.Meclis katip üyesi Burcu Köksal, Milletvekili avukat filan, A.K.Ü. Dr. öğretim üyesi falan diye yazılmasıdır.
Sadece isimlerin yazılması uygun olur. Ayrıca Çoban, Zeybek Eroğlu , Köksal sıfatsız yazılsa tanınmaz olur mu?
------------------------
Gazetelerde yazan çizen teknik görevde çalışanların 10 0cak gününü kutlar. Mutlu bir yaşam dilerim.
-------------------------
Emekli emniyet müdürümüz, (Afyonda iken, Natıkası düzgün güler yüzlü Cancağızım diye şiir yazdığım) Natık Canca'ya Allah'tan rahmet, ailesine sağlık selamet dilerim.