Şartlar/ koşullar ne olursa olsun, yine de bütün insanlarımıza yeni yılda sağlık/mutluluk/ bol kazanç ve nice yıllar dilerim.
Yeni yılları kutlu olsun.
Şartlar ve koşullar dedim!
Evet…
Öyle günler, aylar ve yıllar yaşıyoruz ki Allah tüm insanlarımızın yardımcısı olsun.
Yönetenlere; insanlarımızı siyasal beklentileri adına kutuplaştırmamasını, onlara karşı vicdanlı ve güler yüzlü olmalarını, birlik ve beraberlik türkülerini söylemelerini, sağlıklarıyla, eğitimleriyle, hukukun üstünlüğü ile insan gibi yaşamaları için de, ekonomik özgürlüklerini vermelerini dilerim.
Çünkü bu bir insandır, insan!
Tanrının yarattığı; eğitilen ve öğretilen, ayrıca insan gibi yaşanması konusunda da, her türlü olanağın sağlanması gereken, aklı/fikri olan bir yaratılmış, bir varlık!
Bana göre en kutsal yaratık!
Dilerim bu dualarımız kabul olur.
***
Yeni yıla girerken de, pek fazla sağa/sola sataşmayalım dedim.
Onun için de affınıza sığınarak bir fıkra ile başlamayı uygun gördüm.
Arif olanlar anlara selâm olsun!
***
BENİM İÇİN GÜNDE İKİ DEFA BAĞIR!
Zamanın berrinde, kralın biri; “ Her kim ülkesi için emek vermiş, kahramanlık göstermiş ve halen daha buna devam ediyor ise onlara ödül ve madalya vereceğim, duyurulur” şeklinde ilân verir.
Emeği geçenler, kahramanlık yapanlar, bu ülke için mağdur olanlar, neredeyse her kes müracaatını yapar.
Bu arada bu ilânı duyan bir inek de başvurusunu yapar!
Kral bunu duyunca biraz şaşırır ve ineği çağırır...
“Sen nasıl hizmet verdin bakalım” diye sorar?
İnek kendinden emin bir şekilde; “kralım ben ve benim gibiler, etimizin yenmesi için canımızı verdiğimiz gibi, sütümüzle de; peynir, yağ, yoğurt yapılması gibi besleyici büyük hizmetler verdik. Takdir sizin” der.
Bunu düşünen kral, doğru bulur ve bunun ödülünü verin diye talimatını verir.
Bu arada bunu katır da duymuştur!
Hemen koşar ve kralın huzuruna çıkar.
“Ben de hizmetlerimin karşılığı ödül istiyorum haşmetli kralım” der.
Padişah bakar ve “sen ne hizmet verdin ki ödül talep edersin” diye sorar!
Katır’da; “bunca yıl yük taşıdım, top çektim, cepheye cephane yetiştirdim, yaralandım, benim de hakkım, takdirinize sunuyorum Kralım” der.
Padişah düşünür!
Doğru bulur ve bunun da ödülünü verin diye emir verir.
Bu arada eşek de, kan ter içinde koşarak gelir ve padişahın huzuruna çıkar!
Buna bakan kral!
“Sende mi ödül istersin diye sorar?
Ne yaptın, anlat bakalım” der?
Eşek biraz mahcup;” önce arkamdan ittiler, sonra başımdan çektiler, daha sonra sırtıma çıktılar, yıllarca bana yük taşıttılar!
Bu benim de hakkım. Öyle değil mi ama haşmetli kralım” der?
Kral düşünür taşınır, haklı yahu der.
“Tamam, sana da ödül vereceğim.
Bunun yanında sana her yıl bedava ot, saman ve arpa da vereceğim.
Yalnız bir şartım var”!
Eşek sevinir ama üzgün bir şekilde; “sende mi padişahım” diye sorar?
“Padişah yok/ yok. Öyle değil!
Yalnız benim için günde iki defa anıracaksın o kadar” der!
***
Gülümseyen/gülen yüzleriniz solmasın!
Sevgi/saygı bizden.