HEM DİNDAR, HEM DE GADDAR!
Olur mu olur?
Sapıttıktan sonra niye olmasın ki?
Kim, kimler, nereye nasıl bakıyorlar önemli olan bu?
Düz bakan mı var, yan bakan mı var, aha burası Türkiye, bu günlerde her şey olur.
Atatürk adına böyle bir söylem, böyle bir bakış bile olur!
Yazıklar olsun!
Bu bir saygısızlıktır, bu bir densizliktir, bu bir vicdansızlıktır, bu bir kindarlıktır!
Çünkü Müslümanlık dininde Tanrı; insanlığı ve dünya yaşamını düzene sokmak adına, iyilikleri/ kötülükleri, inancı gösteren/anlatan bir elçi, bir de kutsal kitap göndermiştir!
Kullarım doğruyu/yanlışı ve kutsallığı öğrenip kötü yollara düşmesin, huzur içinde insan gibi, birbirlerine sevgi/saygı duyarak birlikte yaşasınlar diye.
O nedenle Müslüman olanlardan, bu kutsal dine inananlardan hiçbir kimse bunu yapmaz ve söylemezler!
Bunu ancak bu tür tipler söylerler!
Çünkü hem dindar, hem de gaddardırlar!
Yani türü az bulunanlardan!
Bu bizim dinimize ve insanlığımıza da yakışmaz.
Ama bazı densizlerin yüzünden de bu tür olayları yaşıyoruz işte.
Müslümanlıkta olmayan, Müslümanlığa hiç yakışmayan ama sözde Müslüman geçinen bir tarihçi müsveddesi; Atatürk heykellerinin “ bir köpek leşi gibi sürüklenerek kaldırılacak” sözü bu ülkedeki inanın bütün vatanseverleri son derece üzmüştür!
Yazıklar olsun!
Senin gibilerine sahip çıkanlara da yazıklar olsun.
Atatürk heykeline “bir köpek leşi” gözüyle bakan bu tipin geçmişini araştırdığımızda, acaba hangi tarihi yaşamın ne kadarlık bir varisi olduğu da kesinlikle ortaya çıkacaktır!
Çünkü hem Türk, hem de Müslüman olan bu ülkedeki vatandaşların her hangi biri, Atatürk’ü sevmese dahi, genlerden gelen bir yapıyla, dinsel inanışıyla ve de gelenek kültürümüze göre de bu sözü sarf etmez.
Çünkü kanı buna müsaade etmez!
Bu olsa/olsa her vidası gevşemiş, ipleri kopmuş, kendini bir şeyler zanneden ve kimseye yar olamayan insanların işidir.
Çünkü bu tipler yapısı ve düşünceleri bozuk olan tiplerdir.
Devlet ve yurttaş olma adına, bağımsızlıktan, özgürlükten, işgalden ve verilmesi gereken İstiklâl savaşından da anlamazlar!
Bunlar tarih boyu her gelene ve her gidene boyun eğen tiplerdir!
Çünkü bu tipler ve benzerleri, padişah fermanıyla İstiklâl savaşına bile katılmayan, katılmamak için ortam yaratmaya çalışan ve savaştan kaçan sözde varlıklardır.
Bir kez daha sözde tarihçi olan bu fesi uzun püsküllü adamı şiddetle kınıyorum.
Sana yazıklar olsun.
***
Ne insanlar var be kardeşim?
Ne kayıp fikirli kişiler var!
Ne olduğundan, nasıl bir toplum değerlerinden, vicdanlardan, yasalardan, nasıl kopuk olduklarını görmeyen/duymayan insanlar var!
Hayret değil mi?
Biz toplum olarak eskiden böyle değildik!
Ne oldu bize be kardeşim ne oldu?
Sanki bazılarının başına taş düşmüş gibiler.
Yazık!
Hani derler ya?
Ne olacak bu memleketin hali diye?
İşte aynen böyle!
Şimdi de Manisa’da sivri akıllının biri çıkmış bas/bas bağırıyor!
“Ne imiş bu hayvan hakları “diyerek!
Bakın Allah aşkına; insan haklarını geçtik, sanki sıra hayvan haklarına gelmiş de, ne gereği varmış da, adeta dana gibi böğürüyor!
Ayıptır/ayıp!
Günahtır/günah!
Tabi ki önce insan hakları ama tabii ki de hayvan hakları da olacak.
Olacak ki her canlıya verilen bir değer, bir saygılı bakış ve onun da bu dünyada bir yaşama hakkı olsun.
Ama bizim sivri zekâlı insanımız ne diyor biliyor musunuz?
“Ne imiş hayvan hakları?
Et deyince kesip yiyorsunuz…!
Bir yere kapatınca da bas/bas bağırıyorsunuz”?
Bu nasıl hayvan haklarıymış, anlamak mümkün değil” diyor.
Bu adamın önce dinini, sonra da dünyada yaşayan varlıkların hakları nedir onu öğrenmesi lazım.
Konunun bizi ilgilendiren yanı, onun barbarca kara cahilliği değil, başta insan hakları olmak üzere tabii ki hayvan haklarına da sahip çıkılmasıdır.
Bu tür insanların aslında adli kayıtlara bakarak, hayvanlarla ilişkiye giren kanı bozuk insan sayısının ne kadar olduğunu da bilmesi gerekir.
Bunun etle, kapatılmayla da alakasının olmadığının buna ifade edilmesi/ anlatılması adeta şart olmuştur.
Ne olduğunu bilmeyen ama konuşan densizler diyebilirim.
Bunlara da yazıklar olsun.
***
Çanakkale belediye başkanının, belediye meclis toplantısında, hangi görüşe sahip olursa olsun, haklı bile olsa, bir bayana yaptığı tavrı asla tasvip etmiyorum ve şiddetle de kınıyorum.
Biz nasıl bir insanız?
Önce bunu bilmesi gerekir.
Bir de belediye başkanı olmuş.
Sana da yazıklar olsun.