AKSAM YILIN İLK KONSERİNİ VERDİ
AKSAM (Alimoğlu Kültür Sanat Merkezi) Türk Sanat Müziği Topluluğu Şef Yıldırım Aktaş yönetiminde yılın ilk konserini 5 ocak 2018 tarihinde verdi.
Konser Hattat Karahisari Kültür merkezinde saat 20:00 de başladı.1-bölüm-Çiçek kokan Şarkılar. 2.Bölüm- Muzaffer İlkar Şarkıları şeklinde iki bölümden oluşan konsere müzik severlerin ilgisi yoğundu.Birçokları konseri sonuna kadar ayakta izlediler.Valimiz Sayın Mustafa Tululmaz da dinleyiciler arasında idi.
Şef Yıldırım Aktaş'İn yönettiği konser her zaman olduğu gibi AKSAM'a yakışır bir konserdi.Zaman zaman dinleyicilerin de şarkılara eşlik etmeleri konsere renk kattı.Bu da böyle konserlerde dinleyicinin aşina olabileceği eserlerden birkaç tane de olsa koymanın dinleyiciyi salonlara çekmenin bir yönteminin olduğu unutulmamalıdır.
AKSAM Türk Sanat Müziği Topluluğu korosu ve solo söyleyenler sanki bir profesyonelmişcesine icraatını yaparak dinleyicilerin büyük beyenisini kazandılar ve hak ettikleri alkışı aldılar.
AKSAM'ın kuruluşuyla Kocatepe Üniversitesi konservatuar öğretim görevlileriyle birliktelik yapıp, akademik anlamda toplulukların çalıştırılmasının sanatımıza yaptığı katkı asla yadırganamaz. Bunun içindir ki, İbrahim Alimoğlu'na mûsıkî sevenler adına çok teşekkÜr ederim.
Uygulamada ise eleştireceğim taraf,kimseyi üzmemek adına bunu yapacağım.
Solo yapan solistlerin bazılarının doktor,öğretmen gibi akademik ünvanları ile anons edilmesi kanımca hiç hoş olmadı, biraz reklam havası oluşturdu.Kendimden örnek vereyim;Ben sanat okulu elektrik bölümü mezunuyum,solo almış olsaydım (?) elektrikçi ünvanıyla ben anons edildiğimde hepimiz insanız biraz manen incilmezmiydim?.Doktor ünvanının karşısında. Veya birkaç kişi ünvansız anons edildiğin de dinleyiciler acaba bunun mesleği neydi? Onu mu düşünecek? veya,kendini söylenen şarkılaramı verecek? Akademik ünvanın bana göre ön plana çıkması yanlışından dönülmesini sadece,Şef'n ünvanının söylenmesi kimse tarafından yadırganmaz ama nasıl emeği geçtiyse bilemiyoruz koro başkanının bile adının anons edilmesi abartılı ve dinleyicinin,zamanına saygısızlıktır.
Onun dışında herşey gayet güzeldi.Sunucu kardeşim Canan Özgün'ün bir şarkıda atlamasının dışında çok güzel bir sunuculuk yaptığını özellikle belirtmek isterim.Sunuculuk zannedildiği kadar kolay bir iş değildir. Rahmetli Ankara Radyosu Sunucularından Derya Kaya ne güzel sunuculuğu yapardı. TRT Nağme'den biliriz.Canan kardeşimizi de ilerde,sunuculuk yaparken sıkılmadan dinleyeceğimize eminim.
2.Bölümün sonunda ise; Güftesi Fesih Aktaş, bestesi Osman Yılmaz tarafından yapılan "AKSAM MARŞI"Koro tarafından ilk defa seslendirildi. Söz yazarı Fesih Aktaşı ve besteyi yapan güzel insan Osman Yılmaz'ı emeklerinden dolayı tebrik eder,başarılarının devamını dilerim.
Eleştirilerimi yaparken hiç bir art niyetim olmaksızın yaparım. Bundan dolayı birilerinin kırılacağını düşünüp,eleştirmekten asla çekinmem arzum hep iyi şeylerin olmasıdır.Varsa yanlışların düzeltilmesidır.
Bu arada yazmış olduğum bir şiiri de affınıza sığınarak sizlerle paylaşıyorum.
YOSMANIN ANI SANI MI?
Oturdum aylarca,yıllarca, tüketmedim sabrımı.
Hayretler içinde kendime sordum: bu mekteplinin ayıbımı?
Ben kıdemliyken onbaşı yaptın menekşe hanımı, sıktın canımı.
Buna sebep; Yapılan bir tavsiyemi? yoksa,yosmanın anı sanı mı?
-Beyim! akan su yolağını bulur derdi,Susuz Köyü'nün muhtarı.
Bağlar,bahçeler dolaşır her çiçeğe konar bal,yapacaksa arı.
Sabrımı tüketse de,çatlatsada beni,sütü bozuk soytarı.
Dal kurumaz,dökmezse çiçeği, ağaç;verir narı.