Birbirinden tamamen farklı fıtratlarda yaratılan insanoğlunu manen güzelleştiren ahlaki davranışlardır. Davranışlarındaki incelikler, başkalarına gösterdiği hürmet, yardımlaşma ve daha birçok güzellikler bunların hepsi ortak güzelliklerimizdir. Efendimizin bize bırakmış olduğu kutlu mirasta da bu güzellikleri çok net görmekteyiz. Toplum adına bize bırakılan ve bizim mutlu olmamızı sağlayan en temel ahlaki erdemlerim başında gelen bir kavram vardır. O da nezakettir.
Nezaket, Müslüman’ın en görünür yönlerinden birisidir. Bu husus bizim her türlü insani ilişkilerimize yansımalıdır. Sadece insanlara karşı değil diğer canlılara karşı da biz, nezaketimizi göstermekle yükümlüyüz.
İslam, insanı Kelime-i Şehadet ile içine alır. Süze süze en güzel en saf haline getirir. Nezaketle kişiliğin asaletini yüceltir ve nezaketli Müslüman yapar ya da Müslüman zaten nezaketli olmak zorundadır desek yanlış olmaz. Çünkü inandığı din kişiyi bu yöne götürür ve tabi olduğu peygamberinin en temel güzelliklerinden birisi de nezaket âbidesi olmasıdır..
Başkalarına karşı nezaket: Firavun’a giderken bile Hz. Musa’ya kavl-i leyyin (güzel-tatlı söz) kullanılması istenmiştir. (Taha,20 /44). Bu konuda dikkatimizi çeken bir başka husus ise, müşriklerin ilahlarına sövmenin yasak edilmiş olmasıdır. (Enam,6 / 108) Yani bir anlamda Müslüman’ın davranışlarında öylesine bir kimlik var ki, karşısındaki kim olursa olsun davranışlarındaki nezaket ölçüleri kendisi için esastır.
Ebeveyne karşı nezaket: İnsana aciz kaldığı vakitlerde en büyük desteği sağlayan, zamanı gelince terbiye eden, yiyecek ve giyeceğini temin eden, her türlü ihtiyacını karşılayan, büyümesi ve gelişmesine sebep olan ana ve babadır. Din, Anne-babaya “öf” bile dememizi yasaklamıştır.(İsra, 17/23) Bir evde çocukların anne-babalarının odalarına günün belli vakitlerinde izinsiz girmemelerini öğretmektedir. (Nur, 24 / 58) Konuşmalarımızda birbirimize karşı güzel söz ( kavl-i leyyin ) kullanmamızı öğütlemektedir. (Bakara,2/263) Ne güzel bir öğüttür, bizler için hayatlarından vaz geçmiş o anne ve babalarımız için.
Tebliğ (Uyarma)da nezaket: Kur’an-ı Kerim Efendimiz’e etrafındaki insanlara yumuşak davranmasını teşvik etmiş, eğer katı yürekli olsaydı etrafındakilerin dağılıp gideceğini haber vermiştir. (Âl-i İmran,3/159) Ahlakını Kur’an’dan alan Efendimiz’in hayatının her safhasında bu güzellik kendini göstermektedir.
Peygamberimiz topluluk içinde yanlış yapan kişiyi bildiğinde bile, “Bana ne oluyor ki, böyle görüyorum?” ya da “ İnsanlara ne oluyor ki böyle yapıyorlar?” diye başlayan mübarek sözlerini umuma söyler, yanlış yapanı dışlamadan hatayı düzeltirdi.
Ailede nezaket: “Onlara ısınıp kaynaşasınız diye size kendi türünüzden eşler yaratıp aranıza sevgi ve şefkat duyguları yerleştirmesi de O’nun kanıtlarındandır. Doğrusu bunda iyi düşünen kimseler için dersler vardır.”(Rum 51) Rabbimiz Kerim kitabımızda aile olmayı anlattığı ayetlere bakıyoruz kelimeler ne kadar da nezaketli: Isınmak, sevgi, şefkat.
Yine Rabbimiz bize dua öğretiyor Kur’an’da, nezakete bakın lütfen; Eşlerimizi ve çocuklarımızı bize göz aydınlığı kıl ve bizi Allah’a karşı gelmekten sakınanlara önder eyle.” (Furkan 74)
Yürüyüşte nezaket: Yürüyüş kişinin karakterini gösterir. Kibir ve gurur gösterisi içinde olmayan mütevazı ve vakarlı bir yürüyüş, yürüyenin soylu ve ağır başlı bir kişi olduğunu gösterir. Allah Teala bu hususa şöyle dikkat çekmektedir Lokman Suresinde: "Yeryüzünde böbürlenerek dolaşma. Çünkü sen (ağırlık ve azametinle) ne yeri yarabilir ne de dağlarla ululuk yarışına girebilirsin . "
Konuşmada nezaket: Sesin güzelliği kadar ses tonu da mühimdir. Lokman'ın oğluna verdiği öğütlerden biri de bu hususa dikkat çeker. "Yürüyüşünde tabii ol, sesini alçalt. Unutma ki, seslerin en çirkini merkeplerin sesidir."(Lokman 19)
Dua da nezaket: “Rabbinize alçak gönüllüce ve için için dua edin. Çünkü O, haddi aşanları sevmez.”(Araf 55) İbadet ve dua dilinde bile nezaketi, tevazuyu emrediyor Rabbimiz.
Yetime nezaket: Efendimizin Uhud savaşı dönüşü yetim kalan sahabeye nezaketine bakalım: “ Uhud savaşında babası şehit düştüğü için yetim kalan Beşir b. Akrebe'yi Hz. Peygamber, ziyaret ettiğinde üzüldüğünü ve ağladığını görünce "Ağlama! benim, baban; Aişe'nin de annen olmasını istemez misin?" deyince yetimin cevabı sevinerek "evet" olmuştur. Hz. Peygamber böylece onu teselli edip gönlünü almıştır. Burada Peygamber, sadece baban ben olayım dememiş aynı zamanda eşi Aişe'yi devreye sokarak ona annelik rolünü vermiştir. Aişe de büyük bir ihtimalle bundan haberdar edilmiş olup, bu rolü seve seve kabul etmiştir. “ ( Buhari, et-Tarihu'l-Kebir, Haydarabat, 1941, II, 78. )
İnfakta nezaket: İnfakta gözetmemiz gereken nezaketi Rabbimiz şöyle bildiriyor: “Mallarını Allah yolunda harcayıp da arkasından başa kakmayan, fakirlerin gönlünü kırmayan kimseler var ya, işte onların Allah katında mükâfatları vardır. Onlar için korku yoktur ve onlar mahzun da olmayacaklardır. Güzel bir söz ve bağışlama, peşinden ezâ gelen bir sadakadan daha hayırlıdır. Allah hiçbir şeye muhtaç değildir, hilim sâhibidir. Ey îmân edenler! Allâh’a ve âhiret gününe inanmadığı hâlde malını gösteriş için harcayan kimse gibi, başa kakmak ve incitmek sûretiyle, yaptığınız infak ve sadakalarınızı boşa çıkarmayın!..” (el-Bakara, 262-264) Özellikle nezaket, incelik ve letafet gibi kavramlar, hayatımızda gün be gün azalmaktadır. Sadece ortamın gereği kurallara uymak şeklindeki bazı yapmacık tavırlar, hayatı güzelleştirmeye yetmemektedir. Hayatın her alanında nezaket Müslüman şahsiyetlerin süsüdür. Nezaket, insanları ince bir düzen, doğru ve ihlaslı davranışlarla birbirine kenetler.
Nezaket hayatımızdan hiç eksik olmasın. Rabbimiz, hepimize yüce dinine hizmet edebilmeyi nasip eylesin. Edep ve nezâket ölçüleri içerisinde, sırf rızâ-yı ilâhîyi ümîd ederek gönüllerimizi huzur ve saâdet hazînesi kılsın!
Allah razı olsun Ahmet hocam kaleminize ve yüreğinize sağlık
Ahmet Sevim gibi bir hoca Afyonkarahisar’ın başına gelmiş en güzel şeylerden bir tanesidir benim gözümde . Gerek efendi kişiliği gerek işindeki başarısı her zaman bir öğrencisi olarak takdirlerimi kazanmıştır ve hayatımda örnek aldığım sayılı insanların başını çekmiştir sağ olun var olun ömrünüz uzun sağlıklı olsun hocam .